Türkiye Kurumsal Yatırımcı Yöneticileri Derneği (TKYD), 2019 yılında Emeklilik ve Yatırım Fonları performanslarını ve fonlara artan ilgiyi açıklıyor. 06 Şubat 2020...
Hisse | Fiyat | Değişim(%) | Piyasa Değeri |
---|
E-posta listemize kayıt olun, en son haberler adresinize gelsin.
Döviz kuru 15 Temmuz darbe girişimi öncesine göre yüzde 7'ye yakın, 23 Eylül'de Moody's'in kredi notumuzu düşürmesinden bu yana ise yüzde 4 arttı. Her zaman kur arttığında olduğu gibi "ne oluyor?" sorusu soruluyor.
Birincisi, Türkiye’ye gelen sermaye akımının yavaşladığı görülüyor. Temmuz ve ağustostaki ödemeler dengesi verilerden görüyoruz ki; cari açığın yarısı kadar finansman gelmiş. Açık yurtdışındaki mevduatlardan kapatılmış ki; net hata noksan yükselmiş.
İkincisi, önemli döviz akım kaynağı olan yabancıların tuttuğu hisse senedi ve tahvil miktarındaki değişim sıfır. Döviz gelmezse kur yükseliyor. Hele çıkarsa daha sert yükseliyor. Olağanüstü hal uygulamasının devamı yabancı yatırımcıyı tedirgin eden önemli bir unsur. Siyasetçilerin “yeni bir girişim olacak” tarzı söylemleri de bu tedirginliği besliyor.
Üçüncüsü, son bir yılda ödemeler dengesinde kabaca 15 miyar dolarlık rahatlama sağlayan ve de kur üzerinde baskıyı azaltan petrol fiyatları yeniden 50 doların üzerine çıktı. İleriye dönük beklentileri bozuyor, kur tahminlerini de.
Dördüncüsü, ağustos itibariyle son bir yılda 7 milyar dolara patlayan turizmdeki kötü seyrin ‘cebe’ yansıması belirginleşiyor. Gelecek yıla dair beklentilerin zayıf kalması kur üzerine etkili oluyor.
Beşincisi, FED’in faiz artırımını artık Aralık ayında yapacağına dair beklentiler yüzde 70’lere vurdu.
Altıncısı, ekonomi politikasında gerek Orta Vadeli Program’da gerçeklerden uzak varsayımlar, gerekse reformun adının dahi anılmaması Türkiye’nin ‘hikayesiz’ kalmasını besliyor.
Yedincisi, Suriye’de yürütülen kara harekatına Musul’la ilgili potansiyel başka bir harekat olasılığı ve jeopolitik risklerin artması da kur yükselişi üzerinde etkili.
Özetle, son bir yılda döviz kurunun fazla yükselmeden belli bir bant içinde kalmasını sağlayan döviz arz-talebi açısından iyi dönem geride kaldı.
Son olarak, kur yükselişi bir ‘odağın’ ekonomik darbe vurmak için yaptığı bir ‘operasyon’ mu? Yanıtı işlem hacminde. Türkiye’de günlük kabaca 8.5 milyar dolarlık döviz alım-satımı yapılıyor; bunun yüzde 10’u bankaların kendi arasında yaptıkları işlemlerden, yüzde 55’i bankaların yurtiçi müşterileri ile yaptığı işlemlerden, yüzde 35’i ise bankaların yurtdışı müşterileri ile yaptığı işlemlerden oluşuyor.
Finansingundemi.com’da yer alan bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır. Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir. Burada yer alan bilgiler, güvenilir olduğuna inanılan halka açık kaynaklardan elde edilmiş olup bu kaynaklardaki bilgilerin hata ve eksikliğinden ve ticari amaçlı işlemlerde kullanılmasından doğabilecek zararlardan www.finansingundemi.com ve yöneticileri hiçbir şekilde sorumluluk kabul etmemektedir. Burada yer alan görüş ve düşüncelerin www.finansingundemi.com ve yönetimi için hiçbir bağlayıcılığı yoktur. BİST isim ve logosu “koruma marka belgesi” altında korunmakta olup izinsiz kullanılamaz, iktibas edilemez, değiştirilemez. BİST ismi altında açıklanan tüm bilgilerin telif hakları tamamen BİST’e ait olup, tekrar yayınlanamaz.