BASIN TOPLANTISI - ETKİNLİK - KONFERANS
Basın Daveti Türkiye Kurumsal Yatırımcı Yöneticileri Derneği 06 Şubat 2020, 09:30

Türkiye Kurumsal Yatırımcı Yöneticileri Derneği (TKYD), 2019 yılında Emeklilik ve Yatırım Fonları performanslarını ve fonlara artan ilgiyi açıklıyor. 06 Şubat 2020...

Tüm Etkinlikleri Göster
BANKA HİSSELERİ
Hisse Fiyat Değişim(%) Piyasa Değeri

E-posta listemize kayıt olun, en son haberler adresinize gelsin.

Ana SayfaFinans Kulis'Çocuğum bankacı olmasın'----

'Çocuğum bankacı olmasın'

'Çocuğum bankacı olmasın'
22 Ağustos 2011 - 09:15 www.finansgundem.com

Finansgundem.com’un başlattığı “Beyaz Yakalı Köleler” başlıklı yazı dizisine bankacılar yoğun ilgi gösterdi

Onlar Türkiye’nin en büyük ve en fazla kar eden kurumlarının çalışanları. Bugün bankaların yazdığı milyar dolarlık karlarda büyük katkıları var. Bankonun arkasındaki gizli kahramanlar… İşleri havale, hesap açma, EFT gibi klasik bankacılık işlemleriyle sınırlı değil, kredi kartı satıyorlar, sigorta yapıyorlar, kredi veriyorlar, yeni bir müşteri kazanmak için bir maraton koşucusu kadar efor sarf ediyorlar. Her üç ayda yenilenen hedeflerine ulaşmak için en yakınlarına aile üyelerine ve arkadaşlarına ürün pazarlıyorlar. Büyük ir bölümü asgari ücretliden biraz fazla kazanıyor. Her sektörde olduğu gibi bankacılık sektöründe de üst yönetim ile en alttakilerin ücretleri arasında büyük bir uçurum var. Bir bankacı fiyat uçurumunu şu sözlerle özetliyor: “Genel müdürün köpeğinin aylık mama gideri benim maaşımdan yüksektir.”
“ÇOCUĞUM BANKACI OLMASIN”
Bir kriz çıktığında ise önce onlar kapının önüne konuluyor. Ancak bir banka sınav açtığında ise on binlerce kişi onların yerinde olabilmek için yarışıyor. Onlar ise adeta robotlaşan hayatlarını sürdürmek için çalışıyorlar. “Çocuğumun bu mesleği yapmasına asla izin vermem” diyecek kadar yaptıkları işten soğumuş durumdalar. Üniversite mezunu bir bankacı, “Bu mesleği yapmaktansa kamuda çaycı olmayı tercih ederim” diyor.
Bu duruma gelinmesinin en büyük nedenleri ise düşük ücret, ‘hedeflere ulaşın’ baskısı, günün geç saatlerine kadar çalışmak zorunda kalmaları… Bazen tatil günlerinde bile işe gitmek zorunda kalmaları.
HİKAYENİZİ GÖNDERİN YAYINLAYALIM 
Evet onlar artık, ‘Beyaz yakalı köleler’…
Finansgundem olarak yaklaşık 190 bin bankacının hikayesini yazı dizisine dönüştürdük. Yoğun ilgi gören haberimize katkı sağlamak ve sıkıntılarını dile getirmek isteyen çok sayıda bankacı telefon ve mail yoluyla bize başvurdu. Yazı dizisi için hazırladığımız ön habere çok sayıda kişi yorum yazdı.
BU HABERİ VE YORUMLARI OKUMAK İÇİN TIKLAYIN
Sesiz çoğunluğun sesini duyurmak için başlattığımız bu yazı dizisinde söz bankacılarda…Siz de yaşadığınız sıkıntıları, dile getirmek istediğiniz taleplerinizi [email protected] ya da (0 212) 255 32 94-95 numaralı telefonu arayarak Finansgundem aracılığıyla gündeme taşıyabilirsiniz. 
İşte “mutsuz bankacılar ordusunun” hikayeleri…
BU MESLEK YÜZÜNDEN YUVAM YIKILDI
Ankara’dan arayan Bir bayan kamu çalışanı:
Bankamız geçtiğimiz günlerde yönetmenlik sınavı açtı. Bin 200 kişinin girdiği sınavı 73 kişi kazandı. Kazananlardan ise sadece 40 kişisi yönetmen olabildi. Diğerleri ise dışarıdan getirilmiş deniliyor. Son dönemde bankamızda torpille işe giren insan sayısındaki artış herkesi rahatsız ediyor. Evet çalışma şartları kötü ücretler düşük ama insanlar işsiz kalmamak için bu işin için kendilerini parçalıyor.  Hatta yeni gelenlerin önünü açmak için unvan sınavı süresi 3 yıldan 2 yıla düşürüldü. 40 yaşının üzerindeki banka çalışanlarına, “yaşlısın bırak git” muamelesi yapılıyor. Yıllarımızı bu bankaya verdik. Bugün bu kadar yüksek kar ediyorsa bundan bizim de büyük payımız var. 
Ama bırakın takdir edilmeyi hak ettiğimiz paraları bile gecikmeli alıyoruz artık.  1 Ağustos’ta yatacak performans primimiz 16 Ağustos’ta yattı. Bir de zaten bu performans primi adil değil. Operasyon yana cari işlemlerde duranlar daha düşük alıyor. Müşterilere ilk iletişimi biz kuruyoruz ve müşteri temsilcilerine biz yönlendiriyoruz. Birçok işlemi biz yapıyoruz diğerleri bizden daha fazla performans primi alıyor.
Yine biz bazı bankalardan daha iyiyiz. Bazı bankalarda insanların akrabalarından para alarak zar zor geçindiklerini biliyoruz. Bankacılar milyon liralık işlemleri yaparken bir de bu sıkıntılarla uğraşıyorlar. Bazı arkadaşlarımız işlerin tamamlayamadıkları için gidip gece yarılarına kadar evlerinde çalışıyorlar.
EN FAZLA BANKACILAR BOŞANIYOR
Ben eve geç gitme yüzünden eşimden boşandım. İşten geç çıkmanın bir maddi karşılığı bile yok. Benim küçük çocuğum vardı, bakıcı tutmak zorunda kaldık. Eşim eve benden erken geliyordu ve bakıcı cilve yaparak eşimi ayartmış, boşanmak zorunda kaldım. Böyle olmasını ister miydim? Benim durumda olan binlerce bankacı var. Erkekler de kadınlar da aynı durumda. Eğer erkek bankacının eşi çalışıyorsa bilin ki o ailede çalışma saatleri konusunda büyük sıkıntılar vardır. Şimdi biraz daha iyi eskiden zama zaman gece geç yarılarına kadar kalıyorduk. Yılbaşı gecesi işimizi bitiremediğimiz için ertesi gün de işe gidiyoruz. Benim çevremdeki bankacıların önemli bir kısmı bu konuda sorunlar yaşıyor. İşsiz kalmamak için katlanıyoruz, çocuklarımıza iyi bir gelecek verebilmek için katlanıyoruz yoksa bu iş katlanılacak bir eş değil.
BİZ ÇALIŞIYLORUZ JESTİYONU MÜDÜR ALIYOR
Bankacıların en büyük şikayet ettikleri konunun başında ise aldıkları ücretler geliyor. Bu çalışma şartları ve tempoya karşın aldıkları maaşları hiç hak etmediklerin düşünüyorlar. Tabii tüm bankalar böyle değil. Birçok özel bankada dolgun ücret alan çok sayıda memur var. Ama bunların sayısı çok fazla değil. Finansgundem’i arayan bir bankacı ise kendi performansları sonucunda yaşana kar artışından faydalanamamaktan yakınıyor.
İşte bankacının feryadı:
Birçok bankada yıl sonunda kar payı yani jestiyon dağıtılıyor. Ücretler pozisyona göre değişiyor ama bizim bankada jestiyonu müdürler alıyor. Müşteriyle biz görüşüyor, krediyi biz pazarlıyoruz, bankayı biz kara geçiriyoruz ama parayı müdür alıyor. Bu adil mi? Herkese dağıtılması gerekemez mi? Müdür zaten benim maaşımın üç katını alıyor, ekstra avantajları var, bir de benim kazandıklarımdan faydalanıyor. Bu sistemin düzeltilmesi gerektiğini düşünüyorum. Bugün bir iş bulsam bankadan ayrılırım. Ve azla çocuğumu bankacı olmasını istemiyorum. Adeta, dışı eli içi bizi yakıyor. Ayrıca fazla çalışma mesaisi ve kasa tazminatı da alamıyoruz. 
YARIN: SADECE 8 YIL DAYANABİLDİM-EVE GİTTİĞİMDE EŞİM UYUMUŞ OLURDU-TORPİLLİ BANKACILAR

ETİKETLER :
YORUMLAR (23)
:) :( ;) :D :O (6) (A) :'( :| :o) 8-) :-* (M)
  • Mehmet10 Ocak 2015 00:44

    Yıpranma hakkı istiyoruz.

  • ismail05 Kasım 2011 11:04

    benim annem banka emeklisi ama beni bankacı olmamı istemedi çünkü zorkuğu bir kenara müfettişlerin kötü davranışları en temel sebebidir.

  • yozgatlı05 Eylül 2011 23:49

    körler çarşısında ayna satma sağırlar çarşısında nağra atma ne deyim bilmiyorum düşenebiliyomusun müdür çıkmadan çıkamazmışız ya saat 22 30 ben eve geliyorum böyle bi mantık varmı ya hani eskiler diyoya nerde bu devlet nerde bu millet diye. bende soruyorum kardeşim nerde bu devlet nerde bu devletin polisi adamlar resmen yasayı hiçe sayıyor Allah aşkına biri yardım etsin. ortalıkta iş yok yoksa bizde işi bırakmasını biliyoruz da.....

  • murat sencan04 Eylül 2011 23:40

    hani buraya şükredin yazan arkadaşlar varya işte onlar geleceğin müdürleri, şimdi benim size müdürlerle ilgili hikayeyi burda anlatmama gerek olduğunu düşünmüyorum zaten her bankacı bilir. Onlar anladı :) Ne oluyorda bu devlete aileleri ile birlikte yaklaşık bir milyon kişinin isyanını duymuyor çok merak ediyorum. Kardeşim yazıyorum burda herkes duysun. bırakın bu işinize şükredin laflarını filan adam sana fazla mesai vermiyor yasayı çiğniyor, Adam sana alnının terini vermiyor dine aykırı davranıyo sen hala şükret diyosun. biraz burda mantıklı düşünmenizi istiyorum isimsiz şikayetlerde bulunun bddk ya şikayet edin, çalışma ve sosyal güvenlik müdürlüklerine şikayet edin. için bulunduğumuz vahim durum ancak böyle düzeltilir. lütfen mantıklı olun şikayet edin

  • adem03 Eylül 2011 13:17

    sizin bu söylediğiniz sanslı yada tanıdığı olup transfer ile gecenler için mevcut onlarda %10 nu olusturyor %10 %90nı asla yansıtamaz ayrıca daha cok para aldıkları hedef baskısı ve psikolojik tarvmalar onlarda daha fazla oluyor iş güvencesi hiç olmıuyor cünkü transfer oldukları banka elindeki portföyü kendi bünyesine cektikten sonra maalesef eskimiş eşya muamelesi yapıyor bu da hiç etik olmayan bir durum buradan başta BDDK olmak üzere tüm yetklililere sesleniyorum Bankacılık mesleği sağlam yasal temellere oturutlmadığından dolayı mesleğe tabi olanlar etik yasal olmayan iş kanunlarına ve bağlı yasalara aykırı davranışlara maruz kalıyorlar devletin buna bir an evel el atması lazım basta yıpranma payı ,emeklilik çalışma koşulları ve çalışan hakları olmak üzere topyekün sektörde temeli hukuka dayanan reformların hayata gecirilmesi gerekmektedir yoksa bu durum sektör içinde sosyal patlamaya kadar hertürlü tarvmatik ve dramatik olaylara da zemin hazırlayacaktır sosyal etkileri zaten ortada depersyon boşanma vb vakaların en üst düzeyde olduğu sektör bankacılık sektörüdr.lütfen artık bişeyler yapılsın

  • chucky6803 Eylül 2011 01:29

    bence her bankada çalışanın durumu aynı değil..çok iyi şartlarda çalışan bankacılarda var...en azından benim çevremdeki banka çalışanları güle oynaya gelip gidiyorlar..şahsen bu zamanda bayanlar için en güzel sektör bankacılık...işinizin kıymetini bilin..kurumsal bir yerde çalışmak nimettendir...ayrıca daha birkaç ay öncesinden bir garanti bankası çalışanına samimiyetine güvenerek ne kadar ücret aldığını sorduğumda bana 3500-4000 tl arasında değişiyor demişti..gene finans bankasında bir çalışan bayanın maaşını sortduğumda oda 2500 tl civarı demişti...ayrıca sosyal imkanlarını saymıyorum bile...çoğunun banka tarafından yapılmış özel sağlık sigortaları bile var..o kadar ağlanacak halleri yok...dediğim gibi belkide bankadan bankaya hatta şubeden şubeye bu çalışma şartları değişiyor...birde insan niyeti yani çalıştığın mesai arkadaşlarının üstlerinin tavırları çok önemli..bu her iş alanında geçerli...en süper sektördede çalışsan başındakiler adam değilse yandın

  • sedef28 Ağustos 2011 00:39

    İşin aslı faizler düştükçe banka karları gerilemeye başladı. Gider bütçesi yönetimi önem kazandı. Artık banka personelinin iyi gelir kazanması tepedekiler hariç imkansız. Onların ise iş garantileri neredeyse sıfır. Bu sayfalarda hergün birisinin gittiğini okuyoruz, eskiden transfer haberi okurduk, artık doğru evlerine gidiyorlar. Yani bu işin tadı ve rengi kalmadı. Dert yanmaya gerek yok. Bu gerçekleri bilerek ya tamam ya devam demek lazım.

  • misafir126 Ağustos 2011 14:05

    Celtics75 arkadaşım.Ben ve benim gibi bir çok meslektaşım ülkenin en iyi üniversitelerini bitirdik.Dönemimizde ülkenin tüm üniversitelerinin tüm öğretmenlik, tapu, adliye vs niteliksiz memurluklarına girebilmek için okunması gereken bölümlarini es geçtik, nitelikli meslek olan bankacılığı seçtik...Suç mu işledik?

  • Celtics7526 Ağustos 2011 10:42

    Tüm bankacılar dertli,az para alıp çok çalıştıklarını söylüyorlar.Bende diyorum ki madem az para aldığınızı ve bu parayı heryerde kazanacağınızı düşünüyorsunuz,istifa edin gitsin kardeşim.Bu kadar uzatmaya ne gerek var.Nasıl olsa heryerde bu parayı alacakmışsınız.

  • 24 Ağustos 2011 21:06

    şu sayfaya abuk subuk yok stressiz iş yok gibi mailler atanlar daha hedef baskısı ne demek bilmemiş olanlardır.bankacılık denen meslek sabah koltuğa oturduğunuzda rahat rahat yaslanamadığınız;müdürünüzün acaba ne zaman üzerimde stresini boşaltacağı an gelecek endişesiyle,cumartesi pazar mesaiiolmayan günde işe gelmezseniz ptesi günü hesap sorulan,akşam eve saat 10:30da vardığnızda eşinizin ve çocuğnuzun uyumuş olduğunu görüp 'ne olacak böyle'deyip yattığınız,kravatlı hamallıktan başka birşey değildir,ama birgün bu lanet mesleğin gidişatı değiştirecek bir değişim olacak bu ülkede ve bence o hareket de başladı. çalışanlar bankalardan anlaşarak ayrılmamalı yüksek tazminat davaları açmalı. bu yüksek karların altında ezilen bankacıların sosyal devlet ilkesi kapsamı altında hakları ezilmemeli artık. hele hele insanlıktan yoksun yöneticilerin baskılarına artık boyun eğmemeli. şubelerin yüksek karlı müşteilerinin yanında gülücükler atıp akşam toplantılarında o gülücük maskesini çıkartıp çalışanına şeytan olan o ahmak yöneticilere hadleri bildirilmeli

  • Belma 24 Ağustos 2011 18:44

    Selamlar yazı dizilerinde kendimi gördüm.Ne yazık ki birçoğunu yaşadım. Bir ara eski eşim bankada çalışmaya devam edersen boşanırız demişti.Bunu söyleyen üniversite mezunu sigorta şirketinde maaşla çalışan maaşlı uzman Ne müdür ,ne de pirimi var .Aldığı maaş kiraya ancak yetiyor. iş hayatıma başladığımdan beri beni destekledi yanımda olmuştu.Ancak bankada yeni organisazyon yeni bilgi işletim sistemi daha sonra bunun çokmesi derken tam altı ay eve gece 12 en erken 11 de ggidiyordum.Hafta sonları genellikle bankada olurduk .Bırak sosyal hayatı ne evimle ne eşimle ne de kendi bakımımla ilgilenir olmuştum.Zaman bizim için çok kıymetli olduğu için telefonlarda bile çok hızlı konuşur konuşulanlara müdahele eder kısa kestirirdim.Yemek yemeği unutmuştum .Yesem bile ne yediğimi bilmiyordum .Boğulurcasına hızlı yiyordum. piyasa 9,30 açılıyor 12 de kapanıyor 12,30 açılıyor 17,00 de kapanıyordu.Sonra back office işleri .Hiç bitmez .Kariyer palavrası için o kadar emek verdim karşılığını alırım diye bankada kaldım. Eşimle ayrıldık .Bankadan da daha sonra çıkarıldım.Sebep çalışma ortamına uyumsuzluk!!!!!!!! Trajik komik durum Adığım maaş tek başına gecinmeye yetmiyodu bile ..Boşanmış ,işsiz ve yanlız kalmıştım.Ailem dahil kimseyle görüşemiyor diyoloğum hemen herkesle kopmuştu.Hiç bu kadar kendimi değersiz hissetmemiştim.Boşlukta salınıyordum Kendimi tekrardan kazanmam zaman almıştı.

  • ferdi24 Ağustos 2011 00:15

    Sadece merak ediyorum, özellikle özel sektör banka çalışanlarının sıkıntıları aşikar ve bilmeyen yok. Peki zor şartlarda çalıştığımızı, kendimizden, özel yaşantımızdan vererek, aile düzenimizin , psikolojimiz bozulduğu aşikardır. Fakat bu ülkede çalışma bakanlığı, iş ve işçi bulma kurumu niçin tedbir almıyor, üzerine gitmiyor. Yine özel sektörde 40-45 yaş üzeri kaç bankacı çalışıyor, bu yaşa gelen bankacılar ne oluyor, nereye gidiyor, bilen var mı? 10 yıl ve daha az hizmeti olanlar bu meslekten emekli olacaklarını düşünüyorlar mı? Bunlara cevap verecek bir kişi varsa dinlemek istiyorum. En önemlisi niçin bankalar belli bir sendika etrafında toplanamıyor? Haklarını daha etkin bir şekilde aramıyor? Gerçekten beyaz yakalı kölelere dönüştürüldük, buna başkaldıralım.

  • ali23 Ağustos 2011 10:24

    Akşama kadar klimanın altında serin serin oturmanın nesi zor? 3 saat iş yapıyorsanız 4 saat dedikodu ve bilgisayardaki solitare ile vakit geçiriyorsunuz halinize şükredin.

  • rumuz köle23 Ağustos 2011 09:36

    bütün bu yapılan haksızlıklara katılıyorum, hadi bi şekilde robotlaşıp bi takıp şeylere katlanıp ihtiyacımız olduğu için çalışıyoruz ama bari BAYRAM TATİLLERİNDE BİZDE DİĞER İNSANLAR GİBİ 1 HAFTA TATİL YAPSAK.İdari tatil olduğu için bizler bu tatilden faydalanamıyoruz.syg.

  • 23 Ağustos 2011 00:08

    herşey bir yana gerçekten mobing doğru en kralı var dır herhalde

  • 22 Ağustos 2011 23:26

    mobbing denilen insanlik sucunun en cok islendigi yerler bankalardir. Kamuda ise bunun yaninda, takdir edilmemek ve kayirmacilik veya torpil buyuk sorundur. Karlar her zaman kamusal zararlar ise bireyseldir!..

  • bankacık22 Ağustos 2011 23:22

    aramızda hala neyi beğenmiyorsunuz tarzında konuşan sömürülmeyi ve köle olmayı sonuna kadar hak eden insanlar olduğunu gördükçe hak ettiğimizi düşünüyorum. günde 10 saat çalışıyorum, bin lira maaş alıyorum, personeline robot gibi davranan, adlarını bile bilmeyen, eşi için doğum iznine bile ayrılanlara laf eden, 15 gün doktor raporu olduğu halde sakat sakat bayan çalışanlarını işe gelmek zorunda bırakan asosyal bir müdürüm var, hak edipte sekiz aydır alamadığımız primler var, buna rağmen sürekli artan hedefler ve satış baskısı var, müşterileri ve işin riskini saymıyorum. bunlar iyi çalışma koşulları diyen, her yer aynı mantığınla hareket insanlar oldukça ülkemizde, tepki göstermek nankörlük sayıldığı sürece bize 1 olara 100 bu kafayla hakkımız bu kadar

  • bankacı22 Ağustos 2011 21:44

    Öncelikle bizlere bu şekilde bir imkan sunduğunuz için teşekkür ederim.Bankacıların bu şekildeki sorunlarını artık herkes biliyor,bu şekilde haberler yayınlamak kolay,finansgündem olarak yapabiliyorsanız çalışma ve sosyal güvenlik bakanlığını ve bddk yı göreve çağırın,fazla mesailerimiz verilsin öğlen bankalar kapatılsın,işte bunları bu ülkede kimse yapamıyor neden??? bilen yok...Basisen ; her sene seçim zamanında birşey atıyor ortaya ama gerisi yok,artık bizde haklarımızı istiyoruz ve insan gibi çalışmak ve yaşamak istiyoruz,bu sorunlarımızı bakanlıklara iletin mesai ücreti ödemeyen bankalara cezalar verilsin,herşeye karışan bddk bunlarada el atsın.Bu siteden beklentimiz sorunlarımızı sadece dinlemekle kalmayın çözüm üretilmesi için bize yardımcı olun.

  • misafir, eski banka çalışanı22 Ağustos 2011 14:37

    Yorumuma tepkiler üzerine kısa bir ilave; - Bankadan benden önce ayrılan çoğu arkadaş içinde devlet kurumları da olan başka sektörlere geçtiler, ne zaman haberleşsek fazla mesaili çalışıyorlar. "Siz daha rahat mısınız" diye sorduğumda "Her yer aynı" cevabını alıyordum. - Bankada üstleriniz, şubenizin müdürü deneyimli ve kendini her açıdan yetiştirmiş insanlarsa bu dertlerden daha az çekersiniz. - Bundan 6 yıl öncesine kadar üstüm ve onun üstü çok tatlı insanlardı, güle oynaya çalışıyorduk. Yerlerini "insanlıktan az nasiplenmiş diplomalı cahiller, otlar, kraldan çok kralcılar" alınca işyeri cehenneme döndü. Stressiz iş isteyene Orhan Veli'den "ölsem desene" şiirini tavsiye ediyorum. Sorumluluk, görev bilinci yüksek olan insan salaklığın, kişisel hırsların ayyuka çıktığı her yerde stres yaşar.

  • marco22 Ağustos 2011 11:19

    diğer sektörler de aynı diye bu mu olması gerekiyor? avrupa bankalarının avrupadaki çalışma koşulları örneğini neden vermiyorsunuz? aynı bankanın avrupa çalışanı ile Türkiye çalışanını bir karşılaştırır mısınız? hem diğer sektörlerden kastınız nedir? 4 yıllık üniversite mezunu ve bankacılık konusunda kalifiye eğitimli ve seçilmiş insanlardan bahsediyoruz. yoldan her çevirdiğiniz bu işi yapabiliyor mu?

  • mehmet erol22 Ağustos 2011 11:13

    Bankalar aşırı mesai yapılan kurumlar haline geldi. Maalesef bugüne kadar çalışma bakanlığı usulsüz fazla mesailere müdahale etmeyi aklından geçirmedi. Hem işssizlik var hem çalışanlar 12-14 saat çalıştırılıyor, hem de mesai ücreti almıyorlar. Bırakın ücreti servise binemediğinden yol ücreti de cepten gidiyor.

  • KirliBeyaz22 Ağustos 2011 11:01

    Yarın Beni bankadan çıkarsalar, kimseye tek kuruş borcum olmadan ayrılırım. Sağlığımda dahil birçok şey kaybettim bankada çalışarak, asla ve asla hakettiğim parayı ve takdiri alamadım. bizden başkası mutsuz demiyoruz ama hepimiz mutsuzsak bu oranı yakalamakta bir farklılıktır. çalışan memnuniyetinin en az olduğu sektörüz daha ne olmasını bekliyorsunuz anlamadım ki? cinnet geçirip müşterileri ve iş arkadaşlarımızı öldürüp , en son kafamıza mı sıkalım?? ANCAK BU SEVİYEDE BİR DRAM MI İLGİNİZİ CELBEDECEK????? evine gidememek, eşini çocuğunu, anne-babanı görememek, bayram seyran çalışmak, şu meşhur 9 günlük tatillerin hiçbirini yaşayamamak,bu ülkede yalnızca askerlerin girebildiği yerlere sürgün edilmek, yarım yaşamak, yarım ağlamak, yeterli bir ceza gibi gelmiyor mu size???

  • misafir, eski banka çalışanı22 Ağustos 2011 10:42

    Abartmayın. Sanki diğer sektörler çok rahat. Ayrıca çalışanlar biraz da kendine baksın. "Kapağı attım, artık yatarım, dünyada ne olup bitiyor umrumda değil, okumasam öğrenmesem, kendimi geliştirmesem de olur" zihniyetiyle çalışırlarsa, bir de üstüne gelirinin bilmem kaç katı harcama ve taksitlere girip, kendini boğan işyerinden kaçma lüksü yani birikim yapmazlarsa her meslekte aynı dert insanı bulur. Bütün renkler aynı hızla kirleniyordu, birinciliği beyaza verdiler.