Simit doların akrabası mı?
Son yazıda kaldığımız yerden simit ve tam kapanma ortamından devam edelim... Çok kadim, sadık ve değer verdiğim bir okurum yazmış: 1956-57 yıllarında genç gazeteciler olarak maaşımız 200 – 250 TL idi... Simit de o günlerde 5 kuruştu...
Yani basit bir hesapla genç gazeteci maaşı 4 bin, 5 bin simit alabiliyor ayda... Bu bağlamda şimdi bu kadar simit alabilmek için aynı tecrübedeki bir çalışanın 10 bin, 12 bin 500 lira maaş alması gerekiyor. Tabii Halk ekmek büfesi aramadan...
Benim hatırladığım 1964 – 65 yıllarında bir simit, bir gazoz 25 kuruştu... Ya simit 10 kuruştu, ya gazoz... Henüz kahverengi 10 kuruş yaşıyordu, sarı 25 kuruş son nefesindeydi... Delikli paralar tedavülden kalkmıştı...Oyun oynamak için bize verilirdi, sağda solda kalmış olanlar... Ama hala bir kuruşa 40 para diyenler vardı... 100 para iki buçuk kuruş ederdi, akılda kalan son delikli paraydı.... Rahmetli dayım çocukluğunda 100 para ile neler yaptıklarını anlatırdı... Yavrukurt yürüyüş adımı olarak söylenen, “5 para ver, 5 para ver, 5 para yoksa 10 para ver” bu paradan bahsediyordu işte...
Güçlü ekonomisi olan refah ülkelerinde hala daha tedavüldeki en küçük para birimleri önemlidir... Alınır verilir... Kimse kimseye bağışlamaz... Bizim marketlerdeki gibi iki kuruş üç kuruş aşağı yukarı yuvarlanmaz...
Bunun anlamını çok iyi vurgulayan doların isim babası “Thaler” ile ilgili bir Alman özdeyişi vardır: Wer den Pfennig nicht ehrt, ist des Talers nicht wert...
Yani diyor ki, hani şu markette kendi halinde alışveriş eden efsane Alman siyaset insanı Merkel'in atası: Feniğe saygı göstermezsen, onun değerini bilmezsen Taler'in değerinden fayda göremezsin... Mealen: Küçük para biriminin değerini bilmeyen büyük para birimini kullanma şansını elde edemez...
Ya da biz deki söyleniş şekliyle: Aza kanaat etmeyen çoğu bulamaz...
Yine dar gelirlimizi, zor geçinenimizi ilgilendiren bir konu ile bağlayayım... Son tam kapanma uygulaması zincir marketlerin pazar günleri açılmasına imkan tanımıyor... Son cumartesi bu marketlerin tezgahlarındaki özellikle sebze ve meyvelere baktım... Hepsi ertesi gün tezgaha çıkma şanslarının sınırında ve pazartesi hayatta kalamayacak durumda idiler... Yani cumartesi mesai sonunda ya da en geç pazartesi sabahı bir çöp yolculuğu ve ziyanlık söz konusuydu... Hiç değilse sadece bu kapanmaya mahsus sebze ve meyvede cumartesi son saatlerde özel indirimler uygulanarak bu ürünlerin dar gelirliler için satın alınma imkanı kolaylaştırılamaz mı?.. Ziyan olup çöpe gideceğine, sevap olup bazı ihtiyaç sahiplerine erken bayram ettirsin...
UNUTMAYIN… Bu dünyayı torunlarımızdan ödünç aldık.BUGÜN ÇEVRE İÇİN BİR ŞEYLER YAPMIŞ OLMANIZI DİLİYORUM.
-
Mustafa02 Haziran 2021 20:40
Bende yazayım 2005 de memur oldum 550 lira mmasim vardı 5-6 simit i 1 liraya alırdım akşam üstü 10; simide 1 lira verirdim. Maaşa 3300 simit alaniliyorduk bugün en ucuzu 2 lira 6600 lira. Yapıyor memur değilim şuanda maaşın güncel hali 5 bin lira yok Yalnız bı nokta var simidin üzerindeki susam doların hasidir
-
Serdar ARIKDAL 03 Mayıs 2021 22:04
En son delikli metelikle gazoz almıştım. Kordonboyunda. Çanakkale. İlkokul’a yeni başlanıştım.
-
Murat Yayla03 Mayıs 2021 14:35
Eski para ve kuruşları yeni kuşağa zaman zaman hatırlatmakta fayda var. Teşekkürler.
-
23 Ocak 2025, Perşembe
Her şeyin suçlusu yerel yönetimler
Devamını Oku -
10 Ocak 2025, Cuma
Gazeteciler Günü’nde dünya medyasına acı bakış
Devamını Oku -
23 Ekim 2024, Çarşamba
Ölmeden önce yapacağım son şey
Devamını Oku - 12 Ağustos 2024, Pazartesi Devamını Oku
- 08 Ağustos 2024, Perşembe Devamını Oku
-
24 Temmuz 2024, Çarşamba
Kendi dilini doğru konuşmanın önemi
Devamını Oku -
04 Temmuz 2024, Perşembe
Futbol ekonomisi büyüdükçe dedikodu artıyor
Devamını Oku - 16 Haziran 2024, Pazar Devamını Oku
-
04 Nisan 2024, Perşembe
Bodrum sendromu ve Türkiye özlemi
Devamını Oku -
01 Şubat 2024, Perşembe
Selçuklu’dan Paris’e çevre golü
Devamını Oku
- BANKA HİSSELERİ
-
Hisse Fiyat Değişim(%) Piyasa Değeri