Metal fiyatlarındaki dalgalanmalar ve fiyat risk yönetimi
Özellikle son iki yıl içinde baz metallerde diğer bir deyişle demir çelik, alüminyum, bakır, nikel, çinko, kurşun fiyatlarında önemli dalgalanmalar meydana gelmiş, bir çok şirket bu dalgalanmalardan önemli ölçüde zarar görmüştür. Bu dalgalanmalar; arz ve talepteki değişmelerin yanı sıra ABD’nin Çin ile olan ticaret anlaşmazlığı ve ABD’nin uygulamaya koyduğu tarifelere bağlı olarak da gelişmeye başlamıştır. Diğer bir deyişle ABD’nin nadir elementlerin yanı sıra bazı baz metallerle ilgili geliştirmeye başladığı yeni stratejisi metal fiyatlarındaki aşırı dalgalanmaların ana kaynağı haline gelmiştir.
ABD, Obama döneminde Çin’i Dünya Ticaret Organizasyonu’na davet ederek ABD ile serbest bir şekilde ticaret yapma imkanı vermiştir. Bu süreçte, devlet destekli ucuz fonlar ve düşük maliyetli girdiler nedeniyle Çin rekabet üstünlüğü yakalamış ve Çin’de tesis ve üretim patlaması meydana gelmiştir. ABD ise daha uygun fiyatlarla Çin’den ve Çin tedarikli diğer üretici ülkelerden mal almaya başlamıştır. Bu nedenle ABD’de önemli miktarda metal üretim tesisi zor duruma düşerek kapanmış (örneğin 1998 yılında 28 adet olan alüminyum üretim tesisi sayısı günümüzde 8 adete düşmüştür) bu metallere ait ihtiyaç yukarıda belirttiğim üzere ağırlıklı olarak Çin, Hong Kong, Rusya, Vietnam ve Venezualla gibi ülkelerden karşılanmaya başlanmıştır. Bu gelişme, ABD’nin tedariğinin dışa bağımlı hale gelmesinin yanı sıra ABD’nin bu alandaki tecrübe ve teknolojisinin de giderek kayıp olmasına neden olmuştur.
Diğer taraftan Çin’in Uzak Doğu’da ticaret yanında askeri alanda da hegemonya kurması ve ABD’nin bu elementlerle ilgili tedariğini önemli ölçüde Çin ve dost olmayan ülkelerden temin etmesi, ABD’nin nadir elementlerin yanı sıra bazı baz metalleri askeri ve stratejik malzeme olarak tanımlamasına yönlendirmiştir. Bu malzemeler hava, kara ve deniz kuvvetlerinin önemli askeri teçhizat ve ekipmanlarının yapımında kullanılmaktadır. Bu da ABD’yi Çin ve diğer dost olarak görmediği ülkeler ile ticaret savaşına yönlendirmiştir. Bu elementlerin tedariğini güvenli hale getirmek için iç piyasayı gümrük tarifeleri ve kotalarla korunaklı hale getirerek, yerli üreticileri yeni tesisler kurarak üretimi arttırmaya teşvik etmeye başlamıştır. Aynı zamanda dost ülkeler olarak gördüğü (Kanada, Avustralya gibi) ülkelere kotasız ve gümrüksüz serbest ticaret yapma imkanı vererek tedarik kaynaklarını güvenli olarak çeşitlendirme yoluna gitmiştir.
Bu durum baz metallerdeki fiyat harekelerini daha dalgalı hale getirmiştir ve Başkan Trump’ın tweetleri fiyatlarda belirleyici hale gelmiştir.
Bu nedenle baz metallerle iştigal eden şirketler için fiyat riski yönetimi eskisinden çok daha zor ve önemli hale gelmiştir. Bu riski yönetmek içinde LME bazlı Finansal Future Kontratlarının kullanılması zorunlu hale gelmiştir.
-
11 Ocak 2021, Pazartesi
2021 yılı ve sonrasında dünyanın karşılaşacağı önemli riskler
Devamını Oku -
01 Eylül 2020, Salı
Yunanistan ekonomisi ve Avrupa Birliği’nin desteği
Devamını Oku -
13 Nisan 2020, Pazartesi
IMF’den kaynak temini ve muhtemel şartlar
Devamını Oku -
09 Mart 2020, Pazartesi
Küresel risklerin gerçekleşmesi
Devamını Oku -
25 Kasım 2019, Pazartesi
Metal fiyatlarındaki dalgalanmalar ve fiyat risk yönetimi
Devamını Oku - 22 Temmuz 2019, Pazartesi Devamını Oku
-
27 Mayıs 2019, Pazartesi
Türkiye’nin risk primindeki artış ve ekonomik beklentiler
Devamını Oku -
07 Mart 2019, Perşembe
Merkez Bankası’nın faiz kararı ve bütçe dengesi
Devamını Oku -
21 Ocak 2019, Pazartesi
Üfe ve Tüfe farkının kapanması
Devamını Oku -
12 Aralık 2018, Çarşamba
Startupların gelişmesi ve başarılı olması
Devamını Oku
- BANKA HİSSELERİ
-
Hisse Fiyat Değişim(%) Piyasa Değeri
- BASIN TOPLANTISI - ETKİNLİK - KONFERANS
-
Basın Daveti
Türkiye Kurumsal Yatırımcı Yöneticileri Derneği
06 Şubat 2020, 09:30
Türkiye Kurumsal Yatırımcı Yöneticileri Derneği (TKYD), 2019 yılında Emeklilik ve Yatırım Fonları performanslarını ve fonlara artan ilgiyi açıklıyor. 06 Şubat 2020...
- Tüm Etkinlikleri Göster