Kanunen kabul edilmeyen giderlerin vergi ve net kara etkisi
Kurumlar vergisi beyan dönemi Nisan ayına ait ikinci yazımız “kanunen kabul edilmeyen giderler” üzerine olacak.Bir önceki yazımızda, kurumlar vergisinin hesaplandığı vergi matrahının tespitinde, şirket finansal tablolarındaki kara eklenen “kanunen kabul edilmeyen giderlerden” bahsetmiştik. Şimdi bu yazımızda bu konuya değinerek efektif vergi yüküne nasıl bir etkileme yaptığını göreceğiz.
Kanunen kabul edilmeyen giderler
Kurumlar vergisi matrahının tespitinde, gerek Kurumlar Vergisi Kanunu ve gerekse diğer mali mevzuat düzenlemelerinde mevcut olan birçok giderin indirim yapılması kabul edilmemektedir.
Gerçekten de mevzuatımızda kanunen kabul edilmeyen giderler çok geniş. Niçin kanun izin vermiyor? Bunu değerlendirmek gerekir. Acaba yasalarımız vergi ödeme alışkanlığı olmayan veya bu eğilimde olan mükellefler göz önünde bulundurularak mı hazırlanmış? Bu durumda yasalara uyan, vergi ödemeyi ciddi bir görev ve sorumluluk olarak algılayan mükellefler için fazladan vergi ödemek gibi bir sonuç ortaya çıkmıyor mu?
Oysa bu giderlerin çoğu kurumların faaliyetleri çerçevesinde yaptığı harcamalardır. Örneğin şirkete ait telefon faturaları masraf da, bu faturalarda yer alan özel iletişim vergisi masraf değil mi? Bunun gibi birçok örnek var:
-Şirket aktifinde yer alan ve şirket faaliyetinde kullanılan araçların Motorlu Taşıt Vergileri,
-İşle ilgili ödenen tazminatlar ve cezalar. Örneğin; Rekabet Kurumu, Sermaye Piyasası Kurulu, Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu gibi düzenleyici kurumlarca yapılan uygulamalar sebebiyle ödenen para cezaları,
-Kıdem tazminatı karşılığı,
-Garanti giderleri karşılığı,
-Sigorta şirketlerindeki bazı teknik karşılıklar (acente karşılığı ve devam eden riskler karşılığı),
-Bankalardaki kredi karşılıkları,
-Finansal kiralama ile faktöring şirketlerindeki donuk alacak karşılıkları,
-Vergi mevzuatı ile muhasebe standartları arasındaki değerleme farklılıkları,
-Kurumlar vergisinden istisna edilen kazançlara ilişkin giderler ve
Bunun gibi birçok gider unsuru şirketin bilanço karına eklenerek vergiye tabi tutulmaktadır.
Kanunen kabul edilmeyen giderlerin etkisi ve anlamı
Safi kurum kazancının (=vergi matrahı) tespitinde gider olarak kabul edilmeyen bu masraflar şirketlerin muhasebesinde gider yazılmakla birlikte kurumlar vergisi matrahının tespitinde “Kanunen Kabul Edilmeyen Gider” olarak matraha eklenirler. Böylece, gider kabul edilmeyen tutar üzerinden %20 nispetinde ilave kurumlar vergisi ödenmiş olur. Bu sebeple muhasebeciler arasında bunlara “vergili gider” adı verilir.
Kanunen kabul edilmeyen giderlerin vergi etkisini daha iyi görebilmek için aşağıdaki basit örnekten faydalanabiliriz.
1.Kurum 2.Kurum
Hasılat ve Gelir toplamı : 1.000 1.000
Kabul Edilen/Edilmeyen Gider : 500 500
Vergi Öncesi Kar : 500 500
Vergi Matrahı : 500 1.000
Kurumlar Vergisi (%20) : 100 200
Vergi Sonrası Kar : 400 300
Kar Dağıtım Stopajı : 60 45
Dağıtılan Temettü : 340 255
Toplam Vergi Yükü : %32 %49
Yukarıdaki örnekten görüldüğü gibi vergi öncesi kazanç her iki kurumda da aynı olduğu halde ikinci kurumda ödenen vergi tutarı kanunen kabul edilmeyen giderlerin %20’si kadar daha fazla olmakta ve sonuçta vergi sonrası net kar rakamları farklılaşmaktadır. Başka bir deyişle, hasılat ve gider rakamları aynı olan iki şirketin finansal sonuçları, yani net karları farklı olmaktadır. Çünkü ilk şirketteki toplam vergi yükü %32 iken, diğer şirkette bu oran %49 olmaktadır (Toplam Vergi/V.Ö. Kar). Bu sonuç, her iki şirketin ortaklarına dağıtacağı temettü miktarını da farklı hale getirmektedir.
En çok vergiyi kurumsal firmalar ödüyor
Bir önceki yazımızda değinmiştik. İlk 100 şirket, nerdeyse toplam kurumlar vergisinin yarısını ödüyor.
Maliye Bakanlığı Gelir İdaresi Başkanlığı sitesindeki vergi istatistiklerine göre; 2012 yılında 662.000 adet vergi mükellefinden toplanan kurumlar vergisi rakamı 32,1 milyar TL ve bu verginin hemen hemen yarısı (14,5 milyar TL) Türkiye sıralamasındaki ilk 100 şirket tarafından ödeniyor. Bunların 22 tanesi banka ve ödedikleri toplam vergi de 9,1 milyar TL.
Görüldüğü üzere en çok vergiyi kurumsal firmalar ödüyor. Bu vergi rakamında hiç kuşkusuz ki; yukarıda belirttiğimiz kanunen kabul edilmeyen giderlerin etkisi de var.
Oysa şirketin faaliyeti ile ilgili olan masrafların ve diğer finansal mevzuatlara uygun olarak ayrılan karşılıkların vergi mevzuatı açısından da kabul edilmesi gerekir. Bize göre, şirketten ortaklar tarafından çekilen veya ortaklara ait olup da şirkette gider kaydedilen harcamalar kanunen kabul edilmeyebilir. Bu doğrudur. Ayrıca örtülü sermaye, örtülü yoldan kazanç dağıtımı, transfer fiyatlandırması yoluyla kazanç aktararak vergiyi azaltmak konuları da tamam. Zaten örtülü kazanç aktarımı yasağı Sermaye Piyasası mevzuatında da var ve çeşitli yaptırımlara tabi. Ancak işle veya faaliyetle ilgili olan, sonuçta öz sermayede azalış yaratan masrafların vergi mevzuatı açısından da kabul edilmesi çok doğal olmalıdır.
-
04 Ekim 2024, Cuma
Bankalarla nakdi uzlaşmalı forward işlemi yapan şirketlerde Katma Değer Vergisi tarhiyatı
Devamını Oku -
08 Ağustos 2024, Perşembe
Gayrimenkul yatırım fonlarında (GYF) ve ortaklıklarında (GYO) yeni vergi durumu
Devamını Oku -
11 Haziran 2024, Salı
Forex işlemlerindeki kur farkı vergisinde yeni gelişmeler
Devamını Oku -
22 Mayıs 2024, Çarşamba
Enflasyon düzeltmesi ve 2023 yılı yeniden değerlemede son 3 ay amortismanları için itiraz gerekçesi
Devamını Oku -
02 Mayıs 2024, Perşembe
Mevduat faizi ve TL yatırım fonu stopaj oranlarındaki yeni uygulama
Devamını Oku -
19 Nisan 2024, Cuma
Kurumlar vergisi beyanında örtülü sermaye kar payı istisnası nasıl ve ne zaman kullanılır?
Devamını Oku -
14 Mart 2024, Perşembe
Temettü (kâr payı) geliri olanlarda vergi beyanı
Devamını Oku -
05 Mart 2024, Salı
Ücret gelirlerinde vergi beyanı ve iade alma hakkı
Devamını Oku -
24 Ocak 2024, Çarşamba
Gerçek kişiler yönünden eurobond gelirlerinde vergi durumu (2024)
Devamını Oku -
29 Aralık 2023, Cuma
Yeni Torba Yasa’daki vergi mevzuatı konuları
Devamını Oku
- BANKA HİSSELERİ
-
Hisse Fiyat Değişim(%) Piyasa Değeri
- BASIN TOPLANTISI - ETKİNLİK - KONFERANS
-
Basın Daveti
Türkiye Kurumsal Yatırımcı Yöneticileri Derneği
06 Şubat 2020, 09:30
Türkiye Kurumsal Yatırımcı Yöneticileri Derneği (TKYD), 2019 yılında Emeklilik ve Yatırım Fonları performanslarını ve fonlara artan ilgiyi açıklıyor. 06 Şubat 2020...
- Tüm Etkinlikleri Göster