Volkan Karsan [email protected]

Almanya’da hayat pahalılığı yaklaşık yüzde 40… (2)

Ercan anısı film gibi aklımızdayken, Köroğlu ile Ayvaz torun hasretiyle düştük Frankfurt yollarına… Kapıda bizi iki sıra polis karşıladı, ilk postada vukuatsız geçtik… Ama pasaport gişesinde yanakları sağlıklı beslenmeden al al, bol patatesten hafif semirmiş bir delikanlı ile mavi gözlü sarışın bir hanım kız bizi karşıladı… Bendenizin oturma izni olduğu için oldukça dik duruyorum ama torun hasreti ile yanan anneannenin beş yıllık vizesi ve onlarca giriş çıkışı var… Alman polis hanımefendi sormaz mı “Dönüş biletini göreyim” diye… Ben de eski Almancı ve beyan esastır düsturuna önem veren bir kişi olduğum için “12 gün sonra dönüyoruz” dedim… Ama ısrar kıyamet bilet denince ben kendimi Ercan’da zannedip birkaç mimik ve mırıldanma ile tepki gösterdim, tosun birader hönkürdü,  “Polise saygılı ol buradan geri gönderirim” diye… Ben tabii hala Ercan modundan çıkamıyorum ve ısrar ediyorum: “Sen bana saygılı ol, benim oturma iznim var… Üstelik burası AB ve burada Alman Türk olmak değil insan olmak değerli…” Bu diyalog biraz daha gerginleşerek devam etti… Ama açık söyleyeyim hafif geri vitesle bileti de göstererek tatlıya bağlandı… Tabii turpun büyüğü heybede değil evde ortaya çıktı ve bana birkaç günlük susma cezası verildi…

Bu maceralı girişten sonra ilk şok ilk market gezisinde yaşandı… Yıllardır 0,70 Euro olan çikolata olmuş 1 Euro, 1,50’luklar 2,10… 2,40’lık peynir 3 Euro… Aklınıza ne gelirse yaklaşık yüzde 35-40 zamlanmış… Almanın tuzlu simidi bretzel bile yüzde 33 zam görmüş… Ben daha buraya altı ay önce gelmiştim nasıl değişti diye hayıflandım… Üstelik zamanında 12 yıl yaşamışım, 1 Marklık ekmek 10 yıl 1,10 olmamış… Euro döneminde neredeyse Doğu/Batı birleşmesinden bu yana her şeyin fiyatı yıllarca oynamamış… Sonra düşündüm 1 Euro doğduğu gün 2 Alman Markı’nın yerini almıştı… Şimdi ise alım gücü açısından 1 Euro olmuş 3 Alman Markı… Bu durum, bu coğrafyada yaşayanlar için bir kaos sayılabilir… Üstelik bir de benzin olmuş 2 Euro mazot ucuz ama mazotlu araba yasaklanmak üzere… Ne Ukrayna savaşıymış mahvetti cennet Almanya’yı şimdi silahlanma da gündeme gelince varın siz düşünün, galiba gerçekten bizi kıskanacaklar…

Sonrasında Alman siyasetinden iyi anlayan bir dostumla sohbet ettik… “Almanya’yı bitiren solcular oldu” dedi… Nedenini de ekledi:

“Bunlar özgürlük, çevre, cinsiyetsizlik diyerek soyut kavramlarla sosyal demokratlardan uzaklaştılar. Sağcıların ise sloganları somut, belki daha katılar ama hiç değilse ekmek, az vergi ve iş imkanı için somut çözümler öneriyorlar.  Bu sosyal demokratların hükümeti son kez görmeleridir. Bundan sonrası muhafazakarlarla aşırı milliyetçilerin hükümetleri olur.”

Bu sözler üzerine kapıdaki polisin kendine aşırı güvenine hak verdim…

Arkadaşım ekledi: “Aşırı sağın somut bir göçmen politikası da var, solcularda onun ne olduğu belli değil. Ne diyor sağcı: İşime yarayan yabancı gelsin çalışsın, kalsın çalışsın. Ama bana yük olacak, iltica etmek isteyen geri gitsin…”

Bu da canım memleketimdeki düzenli düzensiz göçmenleri hatırlattı…

Sonra birkaç örnekle hiç alışık olmadığım davranışlarla karşılaştım… Mesela çocuğuna kucağında araba kullandıran bir baba, sağa sapmak için onlarca araç kuyruk beklerken en başa kaynak yapmak isteyen bir sürücü… Bunlar 12 yılı her gün ve 30 yılı zaman zaman bulunduğum ülkede görülmesi mümkün olmayan örneklerdi… İstemeye istemeye kapıdaki polise ayıp mı ettim diye düşündüm… Böyle giderse Almanya pahalılığı, bozulan düzeni ile bizi kıskanmasa da kendini bizim gibi hissedebilir…

Allahtan hala temiz ve hala olabildiğince doğayı koruyorlar, sokağa çöp atanlara rağmen…

Dipnot:

UNUTMAYIN… Bu dünyayı torunlarımızdan ödünç aldık. BUGÜN ÇEVRE, DÜNYA BARIŞI, HAK, ADALET İÇİN VE CEHALETE KARŞI BİR ŞEYLER YAPMIŞ OLMANIZI DİLİYORUM.