Zafer Kurtul: Türkiye %5 büyümeli

Global büyüme oranlarındaki düşüşe dikkat çeken Sabancı Holding CEO’su Zafer Kurtul, “Genişlemiş para politikalarına rağmen maalesef beklenen büyüme olmadı, ve bu bizim gibi gelişmekte olan ülkeleri de çok etkiliyor” diye konuştu. “Türkiye'nin %5 büyümesi lazım ve biz bunu başarabiliriz, reformların uygulanması önemli” diyen Kurtul, Sabancı Holding’in hedefleri hakkında da çarpıcı açıklamalar yaptı.
BloombergHT’de Arzu Maliki'nin sunduğu "Üst Düzey" programına konuk olan Sabancı Holding CEO’su Zafer Kurtul’un konuşmasından önemli satır başları şöyle. 

BEKLENEN BÜYÜME OLMADI

-Global tehditler ve Türkiye ekonomisi... Bu konuda ne düşünüyorsunuz?
-Üstünde durmamız gereken konu global büyüme oranlarındaki büyümeler düşüyor, geçen sene %3.1’ken bu yıl tahminen %2.2 oranında bir büyüme olacak. Genişlemiş para politikalarına rağmen maalesef beklenen büyüme olmadı ve bu bizim gibi gelişmekte olan ülkeleri de çok etkiliyor. Düşen emtia fiyatlarından ve düşen faizlerden maalesef gelişmiş piyasalar yararlanamadılar.Dünya ticaret hacmi de şu anda en düşük seviyelerde.
Tabi ki komşu ülkelerdeki politik istikrarsızlık, Suriye ve Irak var. 2016 böyleydi, biz 2017'nin daha iyi olacağını düşünüyoruz.

-Sabancı Holding yıl sonu hedeflerine ulaştı mı?
-Türkiye'nin %5 büyümesi lazım ve biz bunu başarabiliriz. Reformların uygulanması önemli, biz bu sene %3 gibi büyüyoruz ama bu iç tüketime dayalı bir büyüme. Tabi büyümede de daha çok tasarrufa ve ihracata dönük büyüme önemli olandır, bu konuda kamu desteği de çok önemli ve Orta Vadeli Program’da bunu Hükümetimiz çok iyi planladı. Kamu yatırımlarının ve harcamalarının arttığını görüyoruz programda.
Biz hedeflerimizi tutturuyoruz, Akbank'ın neticeleri geçen seneye göre daha iyiydi. Geçen sene ilk 6 ay Türk bankacılık sektörünün öz sermaye karlılığı %7 iken, bu sene %10'a çıktı, Akbank'ta ise %15-16 seviyelerinde gerçekleşiyor. Banka bizim için çok önemli, portföyümüzün yarısını oluşturuyor.
Enerjide de iyi performans gösterdik, özellikle perakende ve dağıtım tarafında özelleştirmeden 3 bölge satın aldık, 14 ilde 20 milyon müşteriye hizmet ediyoruz 9 milyon abonemiz var.
Sanayi şirketlerimizin de çoğu çok iyi performans sağladı, inovasyona önümüzdeki dönem biraz daha ağırlık vereceğiz. Kompozit merkezimize de ilk planda yaklaşık 30 milyon dolar bir yatırım yaptık.
Brisa'da yeni bir fabrika kuruyoruz ve kapasiteyi %30 artırıyoruz, ihracata dönük bir yatırım olacak.
İran'a otobüs ve lastik ihracatı da düşünüyoruz.

-Enerjide hedefler neler?
-Bu sene Yaman Barajı da bitecek, orada 82 megawatt var, Tufanbeyli santralimiz devreye girdi, ardından Bandırma 2 devreye giriyor, yani yaklaşık 3700 megawatt gibi bir üretim hacmimiz oluyor ve bunun yarıya yakını yenilenebilir enerji, rüzgar ve güneş kaynaklı. Özellikle güneş ve rüzgara odaklanacağız

-EnerjiSA halka açılım süreci hakkında bilgi verir misiniz?
-Bizim halka açık olmayan en önemli şirketimiz EnerjiSA, bunun hazırlıklarını yapıyoruz tabi hem şirketin hem de piyasaların uygun olması lazım.

MERKEZ BANKASI’NIN DESTEĞİ DEVAM ETMEYEBİLİR

-Kur riski ve şirketleri bekleyen riskler neler?
-Bu artış trendi 2008'de başlamıştı zaten, ama bu trend devam edecek gibi gözüküyor, çünkü Merkez Bankası’nın da desteği devam etmeyebilir, mutlaka bir normalizasyon süreci başlayacak. Yani %12 gibi bir devalüasyon bekleyebiliriz.
Biz de enerji yatırımlarımızı uzun vadeli kredilerle fonladık. Özellikle likidite tarafında döviz riskini iyi yönetmek lazım. Tabi Türk Lirası kredilerinde de faiz oranları ucuz değil.

-Merkez Bankası faiz politikasını nasıl buluyorsunuz?
-Hepimiz faizlerin düşük olmasını isteriz, burada belirleyici olan bankaların fonlaması ile Türk Lirası mevduatına ne kadar Faiz verildiği önemli. Merkez Bankası’nın aslında piyasaya verdiği tutar toplam hacim oldukça küçük, 90 milyar civarında bir fonlama yapıyor ve bu o kadar belirleyici olmayabilir. Dolayısıyla bunun mevduat tarafı önemli, burada kaynak tarafında bir iyileştirme gerekebilir. Bunu da yapabilmemiz için tasarruf lazım. Tasarrufları artırmak faizler için de çok önemli bir adım olacaktır. Buraya odaklanmak gerekir.