Yükselen faizler etkisini gösterdi

ING Bank’ın İstanbul Bilgi Üniversitesi ve IPSOS iş birliğinde gerçekleştirdiği ING Mortgage Barometre’nin Mayıs 2011 dönemi sonuçları açıklandı. Mayıs ayı boyunca 14 ilde yaklaşık bin kişinin katılımıyla gerçekleştirilen görüşmelerde, tüketicilerin konut satın alma eğilimleri ve tercihleri, bu tercihlerini etkileyen dinamikler ve ekonomi ile ilgili beklentileri ölçülerek, konut piyasasının nabzı tutuldu. ING Mortgage Barometre Mayıs 2011 dönemi sonuçları, Nisan ayına göre bir puanlık düşüş göstererek 83’ü gösterdi.

Konut alma isteği azalıyor mu?

Her ay düzenli olarak piyasanın “ev alma iştahını” ölçen ING Mortgaga Barometre’nin Mayıs ayı sonuçları tüketicilerin bugün ve gelecekte konut satın alma ve konut kredisi kullanma eğilimleriyle ilgili sonuçları ortaya koydu.

Piyasa koşulları değerlendirildiğinde, mevcut piyasa koşullarının konut alımına uygun olduğunu düşünenlerin oranı Nisan ayında yüzde 42 iken, Mayıs ayında bu oran yüzde 41 olarak gerçekleşti. Gelecekte konut satın alma eğilimi Mayıs ayında yüzde 53 olarak ölçülürken, bu oran Nisan ayında yüzde 55 düzeyindeydi.

Faiz oranları konut alımını etkiliyor

ING Mortgage Barometre’nin Nisan ayı araştırmasında sorulan “Faiz oranlarının yükselmesi durumunda konut alım kararınızı erteler misiniz?” sorusu Mayıs ayında da soruldu. Gelecekte konut almayı düşünen ve şu anda konut alma konusunda kararsız olan kişilerin Nisan ayında yüzde 67’si, Mayıs ayında ise yüzde 68’i, faiz oranlarının artması ile konut alım kararını ertelediklerini belirtti. Faizlerdeki artış ile konut alım kararını erteleyecek kişilerin Nisan ayında yüzde 43’ü, Mayıs ayında ise yüzde 41’i, konut alım kararını bir yıla kadar erteledi. Konut alımını iki yıl ve üzeri ertelediklerini söyleyenlerin oranı Nisan ayında yüzde 57, Mayıs ayında ise yüzde 59 olarak gerçekleşti.

ING Mortgage Barometre’nin Mayıs 2011 dönemi sonuçlarında öne çıkan bir diğer başlıksa konut satın alırken kullanılacak kaynaklarla ilgili. Buna göre, konut satın alınırken kullanılacak kaynakların başında yüzde 66 oranı ile kredi kullanımı yer alıyor. Bu oranı Ocak (yüzde 57) ve Şubat (yüzde 59) oranlarıyla karşılaştırıldığında tüketicilerin banka kredisine olan taleplerinde artış gözlenmektedir.

Ev alımı için 105 bin TL ayrılıyor

Çalışmaya katılan tüketiciler, Mayıs ayında krediye aylık ödenebilecek ortalama taksit tutarının 1.028 TL olduğunu belirttiler. Bu tutarda bir önceki ay olan Nisan ayına göre göreceli olarak çok az bir düşüş gözleniyor. Ortalama olarak 75 aylık vade ile ev kredisi tercih edilirken, alınması düşünülen ev fiyatı ortalama 105 bin TL ayrılıyor.

Tüketiciler konut tercihlerini sıfır daireden yana kullanırken, konut satın almayı planlayanların bir yıl ve daha uzun sürede ev satın almayı planladığı ve en çok içinde oturmak, yaşamak için ev satın almak istedikleri dikkat çekiyor.

Ekonomiyle ilgili iyimser hava artıyor

ING Mortgage Barometre sonuçlarına göre Türkiye’nin mevcut ekonomik durumuyla ilgili iyimser beklentiler artıyor. Mevcut ekonomik durumu geçtiğimiz üç aya göre daha iyi bulanların oranı yüzde 40 olarak ölçüldü. Türkiye’nin gelecek üç aydaki ekonomik durumunun, mevcut durumdan daha iyi olacağını düşünenlerin oranı da yüzde 37 olarak gerçekleşti.

ING Mortgage Barometre Mayıs ayı sonuçlarını değerlendiren ING Bank Ekonomisti Muhammet Mercan, Şubat 2011’deki küçük bir gerileme hariç Kasım 2010’dan bu yana artan ve Mart 2011’de tarihi yüksek düzeye ulaşan ING Mortgage Barometre’nin son iki ayda aşağı yönlü bir trendin ilk işaretlerini verdiğini kaydetti. Mercan, “Piyasa koşullarının uygun olduğunu düşünmelerine rağmen, tüketicilerin kısa vadede konut alma tercihinden uzaklaşma eğilimini sürdürmeleri; Merkez Bankası’nın izlediği sıkılaştırıcı para politikası ve dış gelişmelerin yansımasıyla faizlerin dip noktalardan dönmeye başladığı geçtiğimiz aylarda, bu eğilimin süreceği düşüncesiyle öne çekilen konut talebinin belli bir doygunluğa ulaşmaya başladığının işareti sayılabilir” dedi.

Seçimlerin, ekonomi üzerinde psikolojik etkisi devam ediyor

Sonuçları değerlendiren Bilgi Üniversitesi’nden Yrd. Doç. Dr. Orhan Erdem, seçimlerin eskisi kadar ülkeyi yormamasına rağmen hala psikolojik bir etkiye sahip olduğuna değinerek, bu etkinin Nisan ve Mayıs aylarındaki konut satın alma isteğini bir miktar azaltmış olduğunu belirtti. Faizlerdeki artış seçimin psikolojik etkisiyle de birleşip tüketicilerde kısa süreli bir bekleyişe sebep olmuş olsa da bunun önemli bir tedirginlik olmadığını kaydetti. Erdem, “Konut kredilerideki hacim önemli oranda artış gösterdi. Ocak ayından bugüne konut kredilerinden yüzde 13 artmış oldu. Bu oran 2009 yılındaki toplam artışa denk bir artış oranıdır. Bu veriler seçim tedirginliğinin aşılması durumunda talebin eskiye döneceği sinyallerini veriyor” dedi.