FINANSGUNDEM.COM – DIŞ HABERLER SERVİSİ
Eski bir CIA ajanı olan Rupal Patel kariyeri boyunca başkanlara, siyasilere, sivil toplum yöneticilerine, özel kuvvet birimlerine ve büyükelçilere brifing verdiğini belirtiyor. Patel CNBC’deki yazısında tüm bu etkileşim sırasındaki en önemli şeyin duygusal zeka olduğuna dikkat çekti.
Patel her bir konuşmasında dinleyicisini anlaması gerektiğini karşısındaki insana erişmek için onunla aynı dili konuşması gerektiğini belirtiyor. Örneğin Patel eski ABD Başkanı Barack Obama kendisinden yazılı bir raporun grafiksel temsilini istediğinde tam olarak istediğini aldığını anekdot olarak belirtiyor.
Eski CIA ajanı yüksek duygusal zekaya sahip insanların başkalarıyla konuştukları sırada her zaman yaptığı 6 ortak şeyi sıraladı:
1. Büyük isimlerden korkmazlar
Patel’a göre duygusal zekası yüksek insanlar patronları veya yüksek profilli müşterileri gibi önemli olduğu düşünülen insanlar konusunda psikolojik bir baskı altına girmiyorlar. Arka plan gürültüsünü görmezden gelmeyi ve mesajlarını iletmeye odaklanmayı biliyorlar.
Bu tür bireyler karşılarındakinin unvanı her ne olursa olsun nezaket ve saygıyla davranıyorlar ve bu onların iletişimini daha etkili hale getiriyor.
2. Pratik yaparlar ve doğru hazırlanırlar
Önemli bir sunum veya bir toplantı öncesinde duygusal zekası yüksek insanlar anksiyete provası değil gönderecekleri mesajın provasını yapıyorlar. Zira Patel’a göre kendini kontrol etmeye odaklanan insanlar sonunda gergin olurlar. Ancak mesajlarına ve kelimelerin iletilmesine odaklananlarsa iyi sonuçlar olurlar.
Korkuyla mücadele etmek içinse kelimeleri yüksek sesle söylemeye hazır olmak gerekir. Patel okuyucularına güçlü bir kişiliğe bürünmelerini ve ihtiyaçları olabilecekleri tüm bilgilere ulaşmalarını tavsiye ediyor. Eski CIA ajanı doğal bir konuşma haline gelene kadar pratik yapmaya devam etmek gerektiğini ifadelerine ekledi.
3. Geniş bir bakış açısına sahiptirler
Eski CIA ajanı insanların bazen tüm çabalarını rağmen kendini aptal yerine koyulduğunu görebileceğini ve bunun normal bir durum olduğunu söyledi. Ancak Patel duygusal zekası yüksek insanların işlerin ters gitmesi halinde dahi bunun dünyanın sonu olmadığını bildiğini belirtiyor.
Zira duygusal zekası yüksek insanları sözleri ister iyi isterse de sessizlikle karşılansın devam edebilme yeteneğine sahipler. Bir an için durumu hazmederek hatta şaka ile söz konusu garipliği kabul ederek ilerlemeye devam etmek Patel’a göre karşı tarafın size daha fazla saygı duymasını sağlayabilir.
4. Topluluk karşısında konuşmaya küçük ve düşük ölçekte başlarlar
Emekli CIA ajanı tanıdığı en iyi konuşmacıların topluluklar karşısında konuşmaya bu şekilde başlamadığını belirtiyor. Ancak duygusal zekası yüksek olan insanların çoğunun her zaman geliştirecek yönleri olduğunu anladıklarına dikkat çekiyor. Bu tür insanlar rahatsız olacakları bir durumla karşılaşmaktan kaçmıyorlar.
Patel yüksek duygusal zekası olan insanların topluluklar karşısında konuşma konusunda daha az korku duyduğunu söyledi. Emekli CIA ajanına göre bir iş toplantısında gönüllü olarak konuşmak veya önemli bir arkadaş toplantısında kadeh kaldırarak konuşma yapmak küçükten başlamak için iyi örnekler. Daha sonrasında ise özgüvenini geliştiren bireyler daha büyük sahnelerde konuşmacı olarak öne çıkabilir.
5. Güçlü yönleriyle liderlik ederler
Duygusal zekası yüksek insanlar hangi ortamlarda hangi iletişim tarzlarının en iyi sonuçları vereceğini bilir ve mesajlarını da bu duruma göre uyarlayabilir. Ayrıca seslerini etkili bir şekilde duyurmanın her zaman gerçek seslerini canlı ve spontane bir biçimde kullanmak anlamına gelmediğini de bilirler. Çünkü bazen bir senaryo, bir e-posta veya mektup yazmak asıl amaca çok daha iyi hizmet edebilir.
6. Seslerini neden duyurmak istediklerini bilirler
Yüksek duygusal zekaya sahip insanlar bir amaca yönelik konuşur. Patel bu noktada okuyuculara seslerini duyurmalarının amacını soruyor. Bir konuşmanın amacı kariyerinizde ilerlemek, işletmenizi büyütmek, inandığınız fikri desteklemek, konfor alanınızdan çıkmak veya büyük bir düşünceyi savunmak olabilir.
Patel sesinizi duyurmanın amacının içinizdeki düşünceleri “sözlü olarak kusmaktan” ibaret olmadığına dikkat çekti. Zira sesinizi duyurmak içinizdeki gücü kullanmakla ve sizin için önemli olan şeyleri en doğru zamanda konuşmakla ilgilidir.
Ofise dönüş için Y kuşağı kriterleri
Emeklilik birikiminde başarılı olanların 4 ortak özelliği