FINANSGUNDEM.COM – DIŞ HABERLER SERVİSİ
Geçtiğimiz haftalarda piyasalardaki çalkantılı süreçten hedge fonları zaferle ayrılamadı. ABD devlet tahvili piyasasında ve banka hisse senetlerinde görülen sert hareketler sayısız fonun yıllık bazda eksiye dönmesine sebep oldu. Bu ciddi dalgalanmaların sebebi ise ABD’deki yerel banka iflasları ve Credit Suisse’in çöküşüydü.
Finansgundem.com’un derlediği bilgilere göre krizlerin öncesinde birçok hedge fonu yöneticisi merkez bankalarının inatla yükselen enflasyonu kontrol atına alabilmek için faiz artırması gerektiğine inanıyordu. Bu rasyonel gibi görünen fikir aynı zamanda söz konusu ticaretin yatırımcı kalabalıkları tarafından tercih edilmesi anlamına geliyordu. Yani fonların hepsini değiştirecek bir gelişme tehlikeliydi.
Financial Times yazarı Laurence Fletcher’a göre en acı verici olansa makro fonlar ve bilgisayarlar tarafından yürütülen fonların devlet tahvilleri karşısında pozisyon almasıydı. Geçen yıl çok sayıda fon yöneticisi tahvillerdeki büyük satış dalgasına tutunarak servet kazanmıştı ve görüşlerini değiştirmek için çok az neden görmüştü.
Silicon Valley Bank’in iflasıyla birlikte yatırımcılar bir anda devlet tahvillerinin güvenli sığınağına koştu. 2 yıllık ABD Hazinesi tahvil getirileri 1987’den bu yana en büyük hızla düşüşe geçti. Hedge fonlarıysa bir anda kendilerini ters bir pozisyonda buldu. Zira umutsuzca kaçmak istedikleri varlıklara karşıt yatırım yapmışlardı. Pozisyonlarını çözmek için yarışan fon yöneticileri ise fiyat hareketlerini daha da kötü hale getirdi.
Krizden büyük darbe yiyen fon şirketlerinden birisi de ünlü fon yöneticisi Said Haidar’ın Haidar Capital firmasıydı. Firma geçen yıl tahvil yatırımları üzerinden yaklaşık yüzde 200 kazanmış ve göz kamaştırıcı bir performans sergilemişti. Ancak Fletcher’ın derlediği bilgilere göre hedge fonu mart ayının başından ortasına kadar yüzde 32 değer kaybetti. Hatta kaynaklardan birisi fonun yıllık bazda yüzde 44 değer kaybettiğini de belirtiyor.
Chris Rokos'un geçen yıl yüzde 50'den fazla getiri sağlayan Rokos Capital firması da krize ters ayakta yakalanan firmalardan biri. ABD Menkul Kıymetler ve Borsa Komisyonu (SEC), fonun marj çağrılarıyla karşı karşıya kalmasının ardından endişelerini dile getirmişti. Ancak FT’nin haberine göre firma bu tür çağrıları karşılama kabiliyetinden endişe duyulmadığını belirtiyor.
Bilgisayar destekli hedge fonları da krizden hasar aldı. Piyasa eğilimlerini takip ederek kâr elde etmeye çalışan birçok fon piyasalardaki kargaşa ortamından önce tahvil varlıklarını açığa satış pozisyonunda tutuyordu. Fonlar gelişmelerin ardından bu pozisyonları hızlı bir şekilde kesmek zorunda kaldı. Man Group'un AHL Evolution fonu 28 Mart tarihine kadar yüzde 11,3 değer kaybetti. Progressive Capital Partner'ın Lale Trendi fonu ise 24 Mart ayında yüzde 26,3 düşüş gerçekleştirdi.
Bu arada, birçok fon da banka hisse senetlerine yönelik yatırımlarından zarar gördü. Yükselen faiz ortamında, daha yüksek net faiz gelirinden yararlanacak bankalara sahip olmak başlangıçta mantıklı bir hamle gibi görünüyor.
Morgan Stanley müşteri notuna göre, hedge fonlarının sektöre yönelik yatırımları, şubat ayı başlarında 12 ayın en yüksek seviyesine ulaşmıştı. Fonların bu tercihinde bankaların daha yüksek borçlanma maliyetlerinden etkilenmesi düşüncesi yatıyordu ve hedge fonları piyasanın diğer bölümlerine karşıt banka hisselerini tercih eden bahisleri tercih ediyordu. Bankacılık sektöründeki sarsıntı bu fonların gafil avlanmasına sebep oldu.
UBS Hedge Fonu Birimi O’Connor’ın Yatırım Birimi Eş Başkanı Bernard Ahkong Avrupa’da hedge fonlarının “doğru varlıklara karşı ayı pozisyonu almadığını” söyledi. Ahkong fonların “yüksek faiz oyun kitabına göre” hareket ettiğini sözlerine ekledi.
FT yazarı Fletcher yüksek faiz oranlarına geçiş dönemlerinin bir dizi kara mayını ve şiddetli piyasa hareketin anlamına da geldiğini belirtiyor. Finans yazarına göre bu durum teknoloji hisseleri yatırımcılarının geçen yıl çok yakından tecrübe ettiği bir durum. Fletcher ticaret koşulları yavaş yavaş daha elverişli hale geliyor olsa da bundan sonraki süreçte birçok tehlikenin gerçekleşmesinin muhtemel olduğunu söyledi.
SVB’yi sosyal medya mı batırdı?
SVB'nin çöküşü nakite yön verdi
UBS, Credit Suisse satın almasaydı global finansal kriz yaşanabilirdi