FINANSGUNDEM.COM – DIŞ HABERLER SERVİSİ
Odadaki en konuşkan kişi olmak, insanların dikkatini çekmek için iyi bir yol olabilir, ancak mutlaka en iyi fikirlere sahip olduğunuz anlamına gelmez.
Finansgundem.com’un derlediği bilgilere insanlar kariyer ve sosyal hatlarında içe dönük ve dışa dönük olmak üzere iki farklı karakter grubuna ayrılıyor. İçe dönük kişilik tipleri, mümkün olduğunca az uyaranın olduğu ortamlarda rahat edebiliyor ve yenilenmek, güçlenmek için kendi içine dönmeyi, kendisiyle kalmayı tercih ediyor. Dışa dönüklerse ilgisini kendi iç dünyasına değil dış dünyaya ve çevresine yönelten bireyler olarak sınıflandırılıyor.
CNBC yazarı ve bir nörobilimci olan Friederike Fabritius kariyerinde daha önce Google ve Deloitte gibi büyük şirketlere en iyi yetenekleri nasıl çekeceği ve bu yetenekleri nasıl elinde tutacağı konusunda çalıştığını belirtiyor. Fabritius işverenlerin bu süreçte dışa dönük bireyleri tercih etmeye eğilimli olduğunu görmüş.
Ancak içe dönük insanların da işletmeye verebilecekleri şaşırtıcı derecede güçlü yönler var ve Fabritius bunların göz ardı edilmemesi gerektiğini belirtiyor. Nörobilimci hem dışa dönüklerin hem de içe dönüklerin harika karakter özelliklerine sahip olduğunu yazdı. Ancak Fabritius’a göre araştırmalar üstünlüğün içe dönüklerde olduğunu gösteriyor:
1. İçe dönükler daha fazla düşünüyor
Beynin en dış tabakasında bulunan gri madde, beyindeki yeni bilgileri işlemeye ve serbest bırakmaya hizmet eder.
Harvard'da yapılan bir araştırma, içe dönüklerin beyinlerinin farklı çalıştığını ve dışa dönüklere kıyasla daha kalın gri maddeye sahip olduğunu buldu. Güçlü bir şekilde dışa dönük olan insanlarda, gri madde tutarlı bir şekilde daha inceydi. İçe dönükler ayrıca analiz ve rasyonel düşüncenin gerçekleştiği frontal loblarda daha fazla aktivite gösterdi.
Hem içe dönüklerin hem de dışa dönüklerin beyinlerini tarayan bir başka çalışma, rahat bir dönemde bile, içe dönük bireylere ait beynin artan kan akışıyla daha aktif olduğunu buldu.
2. İçe dönükler daha uzun süre odaklanabilir
Ünlü bir içe dönük kişilik olan Albert Einstein çocukken, öğretmenleri onun bir milyon mil uzakta görünen, düşüncelerinde kaybolmuş sessiz bir münzevi kişilik olduğunu düşünüyordu.
Einstein, "Problemlerle daha uzun süre zaman harcarım" diyor. Bu yoğun odaklanma yeteneği, genellikle dışa dönüklerden daha çok geniş bir odağa sahip olan içe dönüklerin temel bir özelliğidir.
İçe dönükler, yalnız zaman geçirmekten hoşlandıkları için bir beceride ustalaşmak konusunda gereken saatleri tek başına harcamakta dışa dönüklere göre daha istekli olma eğilimindedir.
3. İçe dönükler genellikle belirli bir alanda yeteneklidir
İçe dönükler zeka açısından ortalama olarak dışa dönüklerle aynıdır. Ancak istatistikler, yetenekli insanların yaklaşık %70'inin içe dönük olduğunu göstermektedir.
İnsanlar, ortalamanın üzerinde zekaya sahip olduklarında veya müzik, sanat veya matematik gibi konularda üstün bir yetenek sergilediklerinde "yetenekli" olarak kabul edilirler.
İşyerinize, yalnız çalışmayı tercih edenleri eleştiren dışa dönükler hakimse, veya mesai sonrası kokteylleri atlayanlar ‘takım oyuncusu değil’ olarak eleştiriliyorsa bu durum içe dönük yetenekli insanları yabancılaştırabilir.
4. İçe dönükler doğru olanı yapar
İçe dönükler, dış olaylardan daha az etkilenme ve içsel ahlaki pusulaları tarafından daha fazla yönlendirilme eğilimindedir.
Sosyal uyum üzerine 2013 yılında yapılan bir araştırma, dışa dönüklerin, yanlış olsa bile, çoğunluğun görüşüne uymaya daha istekli olduklarını buldu. Dışa dönüklerin sosyal baskıya yenik düşme olasılığı içe dönüklerden daha yüksek.
Araştırmacılar şu sonuca ulaşıyor: Baskı ne kadar yüksek olursa, dışa dönükler o kadar fazla sayıda uyum gösteriyor. Buna karşılık, içe dönükler tarafından yüksek ve düşük baskı seviyelerine verilen uyum tepkilerinde bir fark görülmüyor.
İçe dönük bireyler için işyerlerinde uygun ortam nasıl oluşturulur?
İçe dönükler genellikle işyerlerinde tükenmiş hissederler. Zira meslektaşlarının çoğu içe dönüklüğün gücünü nasıl kullanılacağını bilmez.
İçe dönük insanlarla yöneticiler arasında doğru ilişkinin kurulması içinse şunlara dikkat edilmesi gerekiyor:
Sınırlara saygı gösterin
İnsanların işinin bölünmesinden sonra odağını yeniden kazanması 23 dakika kadar sürer. Her e-postanın veya mesajın anında yanıtlamasını beklemeyin.
Tek başına beyin fırtınası yapın
İnsanların bir odada birbirlerine bağırarak fikirler üretmesine izin vermek eğlenceli geliyor olabilir. Ancak araştırmalar, yaratıcılığı en üst düzeye çıkarmak istiyorsanız, insanların bir grupta paylaşmadan önce kendi başlarına fikir üretmelerine izin vermek gerektiğini gösteriyor. Üstelik içe dönük insanlar bu sayede fikirlerini paylaşmada çok daha rahat hissedeceklerdir.
Toplantıları kısaltın
Muhtemelen tahmin edebileceğiniz gibi, birçok içe dönük kişi toplantılardan hoşlanmaz. Tüm ofisin her toplantıya davet edilmesi gerektiği fikrini bırakın. Bu sayede hiç kimse dışlanmış hissetmez.
Belirli bir iletişim türünü zorlamayın
Ofisinizdeki içe dönükler e-postaları tercih edebilirken, dışa dönükler telefonda iş yapmaktan keyif alabilir. İnsanlara kameralarını açıp açmama gibi iletişim kurma yöntemleri konusunda istedikleri kararı vermeye teşvik edin.
Mahremiyet seçeneğini sağlayın
Dışa dönükler her zaman herkes tarafından görülmeyi seviyor olabilirler. Ancak içe dönükler mahremiyete ihtiyaç duyma eğilimindedir. Çözüm, içe dönükler için sessizlik ve özel alan ve dışa dönükler için canlı, etkileşimli açık alan sağlayan esnek bir çalışma ortamıdır.
İşten çıkarmaların sorumlusu CEO’lar mı?
Boşanmak iş hayatına iyi geliyor
Uzaktan çalışmada ‘paranoya’ tehdidi