FINANSGUNDEM.COM – DIŞ HABERLER SERVİSİ
Enflasyondan kurtulmak isteyen ABD’li tüketiciler resesyonla mücadele etmek zorunda kalabilir. JPMorgan Yönetim Kurulu Başkanı Daniel Pinto CNBC’deki açıklamasında ABD Merkez Bankası’nın (FED) ekonomi yavaşlasa bile faiz artırımlarına devam edebileceğini öngörüyor.
Pinto açıklamasında, “Bana kalırsa enflasyonu tekrar uygun bir konuma getirmenin çok önemli olduğunu düşüyorum. Eğer bir süreliğine az da olsa derin bir resesyona sebep olsa bile bu ödemek zorunda olduğumuz bir bedel” ifadelerine yer verdi.
Finansgundem.com’un derlediği bilgilere göre FED yetkilileri bu yıl enflasyonla mücadele etmek amacıyla faizleri beş kez artırdı. Ancak yükselen faiz oranları şimdiye kadar ekonomistlerin beklediği verimi sağlayamadı.
ABD enflasyonunun en yaygın ölçütü olan tüketici fiyat endeksi (TÜFE), Eylül ayında bir yıl öncesine göre %8,2 arttı. Bu, Haziran ayındaki 40 yılın en yüksek seviyesi olan %9,1'in neredeyse bir puan altında olsa da, FED’in %2'lik hedef oranının hâlâ çok üzerinde. Değişken gıda ve enerji fiyatlarını hariç tutan çekirdek enflasyon ise daha geçen ay 40 yılın en yüksek seviyesine ulaştı. Söz konusu durum enflasyonun ekonomide ‘yerleşik’ hale geldiği argümanını destekliyor.
Pinto’nun şahin kanat para politikasına ilişkin yorumları ABD eski Hazine Bakanı Larry Summers’ın ve Queens Collage Başkanı Mohamed El-Erian’ın görüşleriyle örtüşüyor.
Ancak her üst düzey ekonomist ve iş dünyası lideri, enflasyonun burada kalacağına veya FED’in faiz oranlarını yükseltmeye devam etmesi gerektiğine inanmıyor. Milyarder yatırımcı Barry Sternlicht'ten Howard Üniversitesi Ekonomi Profesörü William Spriggs'e kadar, enflasyonun halihazırda düşmekte olduğunu ve FED’in büyük bir resesyon yaratmadan önce faiz artırımlarını duraklatması gerektiğini savunan giderek artan bir eleştirmen grubu da bulunuyor.
Arjantin'deki enflasyon krizini hatırlattı
JPMorgan Başkanı Pinto, Arjantin'de çocukken yaşadığı deneyimi, enflasyonla mücadelenin FED için en önemli öncelik olması gerektiğinin kanıtı olarak göstererek, bu yeni güvercin FED savucularını azarladı.
Arjantin tarihsel olarak dünyadaki en kötü enflasyon krizlerinden birkaçıyla mücadelesi ile biliniyor. Örnek vermek gerekirse ülkede eylül ayında, tüketici fiyatları yıllık bazda %83 artmıştı. 1944 ve 2015 yılları arasında Arjantin'in yıllık ortalama enflasyonu %204 olarak kayıtlara geçmişti.
Pinto Güney Amerika ülkesindeki çocukluğundan hatıraları paylaştı. JPMorgan Başkanı Arjantin Pezosu’nun söz konusu dönemde inanılmaz bir hızla değiştiğini ve işçilerin paralarını ABD Doları’na değiştirmek için acele etmedikleri takdirde maaşlarının değerinin %20’sini bir günde kaybedebildiğini söyledi.
Pinto, erken gençlik yıllarında süpermarketlerin, enflasyonun bir sonucu olarak ürünlerdeki fiyatları saatlik olarak yeniden etiketlemek için ‘çalışan orduları’ işe almak zorunda kaldığını söyledi. Pinto, “Günün sonunda tüm etiketleri kaldırmak ve ertesi gün yeniden başlamak zorunda kalıyorlardı” diyor.
Pinto'nun enflasyon kriziyle ilgili yıkıcı deneyimleri, merkez bankalarının artan tüketici fiyatlarıyla mücadele ederken daha agresif olması gerektiğine inanmasına neden oldu. Zira eğer yapmazlarsa, enflasyon Arjantin'de olduğu gibi ekonomide ve daha az ölçüde ABD'de 1970'lerde ve 80'lerde olduğu gibi yerleşik hale gelebilir.
Pinto, “İşte bu sebepten insanlar ‘FED çok fazla şahin’ dediklerinde onlara katılmıyorum” açıklamasında bulundu.
JPMorgan Başkanı FED’in faiz oranlarını mevcut seviyelerin yaklaşık 2 puan üzerinde %5’lik bir zirveye çıkarması gerektiğini savundu. Pinto bunun yapılması halinde işsizliğin artacağını ve nihayet enflasyonun kontrol altına alınacağını söyledi.
Pinto ABD ekonomisinin resesyon kriziyle başa çıkma kabiliyeti olduğunu geçmişte de kanıtladığını belirtiyor. Finans yöneticisi ABD’li hane halklarının ve işletmelerin hâlâ güçlü bilançolara sahip olduğunu, bankacılık sisteminde daha az kaldıraç bulunduğunu ve mortgage standartlarının 2008’dekinden çok daha yüksek olduğunu sözlerine ekledi:
“Geçmişte sorunları tetikleyen şeyler şimdi çok daha iyi bir konumda. Bununla birlikte, yeni bir şeyin ortaya çıkmamasını umut etmelisiniz.”
'Siyah kuğu' endişesi
Pinto potansiyel bir “siyah kuğu” ihtimaline dikkat çekti. Siyah kuğu terimi ekonomide olağanüstü sonuçlar doğurabilecek beklenmedik bir olayı belirtiyor. Pinto’ya göre söz konusu beklenmedik olay Ukrayna’dan, Tayvan’dan veya dünyanın beklenmedik başka bir yerinden çıkabilir.
Pinto son olarak, faiz artışları şirket kârlarını etkilemeye devam ettikçe ABD borsasının düşmeye devam etmesini beklediğini de sözlerine ekledi:
“Henüz piyasanın dibini gördüğümüzü sanmıyorum. Gelecek yıla girerkenki kurumsal bilançoları düşündüğünüzde, beklentiler hâlâ aşırı yüksek olabilir. S&P de dahil olmak üzere bazı hisse senedi piyasalarındaki fiyat kazanç katları muhtemelen biraz yüksekte."
BoE'nin faiz kararı ne olacak? İşte tahminler
Küresel borsalarda kâbus bitmedi: İşte ayı piyasasının 9 aşaması
JPMorgan CEO'su: ABD resesyona girecek