Yazdır
FINANSGUNDEM.COM – DIŞ HABERLER SERVİSİ
Deutsche Bank CEO'su Christian Sewing, Avrupa ve ABD’nin ciddi bir resesyon ihtimaliyle karşı karşıya kaldığı konunda uyardı. Almanya’nın en büyük bankasının başındaki isim ekonominin karşı karşıya olduğu riskleri tanımlarken “kusursuz fırtına” ifadesini kullandı. Sewing’e göre küresel ekonomiye ilişkin en büyük endişe ise enflasyon ortamı.
Finansgundem.com’un derlediği bilgilere göre geçtiğimiz hafta ABD Merkez Bankası (FED), Avrupa Merkez Bankası (ECB), İsviçre Merkez Bankası (SCB) ve İngiltere Merkez Bankası (BoE), değişik yöntemlerle de olsa geçen hafta enflasyonu kontrol altına almak için harekete geçti. Euro Bölgesi'ndeki tüketici fiyat enflasyonu Mayıs ayında %8,1 ile yeni bir rekor seviyeye ulaştı. ECB, Temmuz toplantısında faiz oranlarını yükseltmeye başlama niyetini doğruladı.
Dünyanın dört bir yanındaki merkez bankası liderleri ve ekonomistler, enflasyonu dizginlemek için agresif para politikası sıkılaştırmasının gerekli olabileceğini belirtiyor. Ancak uzmanlar bu politikaların ekonomileri resesyona sürükleme riski taşıyabileceğini ve küresel faktörlerin bir araya gelmesi nedeniyle büyümenin halihazırda yavaşladığını kabul ediyorlar.
Avrupa'nın Ukrayna'daki savaşa yakınlığı ve Rusya'dan gelen enerji kaynaklarına olan bağımlılığı, kıtayı savaş karşısında savunmasız kılıyor. Rus gazının akışının kesilmesi ihtimali ise Avrupa'yı benzersiz bir krizin eşiğine getirebilir.
CNBC’nin haberine göre Deutsche Bank CEO’su Sewing konuyla ilgili açıklamasında “Kesin olan bir şey var: Rus gazının aniden kesilmesi durumunda, resesyonun daha erken gelme olasılığı açıkça çok daha yüksektir. Bu konuda hiç şüphe yok” ifadelerine yer verdi.
Sewing, “Ancak genel olarak öyle zor bir durumla karşı karşıya olduğumuzu söyleyebilirim ki, Almanya'da da, Avrupa'da da 2023'te veya bir sonraki yıl, önceki yıllarda gördüğümüzden daha yüksek bir resesyon olasılığı var ve bu sadece bu korkunç savaşın etkisiyle oluşan bir durum değil. Enflasyona bakın. Bunun para politikası için ne anlama geldiğine bakın” dedi.
Ukrayna'daki savaştan kaynaklanan enflasyon ve buna bağlı olarak Rusya'ya yönelik yaptırımların küresel ekonominin önündeki tek engel değil. Pandemi sonrası yeniden canlanan tüketici talebiyle ve özellikle Çin’de Kovid-19 kısıtlamalarının yeniden canlanmasıyla tedarik zincirinde de ciddi bir sıkışma oluştu.
Deutsche Bank CEO’su konuyla ilgili yorumlarında, “Bu o kadar zor bir durum ki, ekonomiyi ciddi şekilde etkileyebilecek üç, dört itici güç var ve bunların hepsinin bir ve aynı anda bir araya gelmesi, ekonomi üzerinde çok fazla baskı olduğu anlamına geliyor. Bu nedenle Avrupa'da ve aynı zamanda ABD'ye de bir resesyon olasılığı oldukça yüksek" ifadelerine yer verdi.
Enflasyon en büyük endişe
Küresel ekonominin önündeki tüm engeller göz önüne alındığında Sewing geleneksel modellere güvenme konusunda giderek daha isteksiz hale geldiğini söyledi. Deutsche Bank CEO’su “günün sonunda ekonomik durgunluğa neden olabilecek üç veya dört gerçek anlamda kaldıracın” etkili olduğu “kusursuz bir fırtınayla” karşı karşıya olunduğunu söyledi.
Ancak Sewing en büyük endişesinin enflasyon olduğunun altını çizdi.
Deutsche Bank CEO’su, “Enflasyonun beni gerçekten en çok endişelendiren bir şey olduğunu söyleyebilirim ve bu nedenle merkez bankalarından, ister FED’den olsun ister şimdi ECB'den olsun aldığımız sinyallerin doğru olduğunu düşünüyorum. Enflasyonla mücadele etmemiz gerekiyor zira günün sonunda enflasyon ekonomi için en büyük zehirdir" ifadelerine yer verdi.
Fitch: Yeni ECB aracı mali riskleri azaltabilir
Summers: Enflasyonun düşmesi için işsizlik yükselmeli
Finans CEO’larının yeni trendi ‘hava durumu’ tahminleri