Yabancı girişiyle piyasalar rahatlar

Hisse ve tahvil piyasasında net satıcı konumda olan yabancılar son iki haftadır alım yapıyor. Borsadaki yerli yatırımcı sayısı 1 milyon 761 bin ile zirvede. Yerli yatırımcı girişi sürüyor

Piyasalarda oynaklık oldukça yüksek... Özellikle kur hareketleri fiyatlarda anormalliği artırdı. Hafta içerisinde 7.95 TL sınırına kadar tırmanan dolar kuru şimdilerde 7.87 seviyelerinde. Dolar/TL’de destekler 8 günlük ortalamanın bulunduğu 7.82 ve 20 günlük ortalamanın bulunduğu 7.71 seviyelerinde.

Dolar kurunda sert yükselişleri tetikleyen temel unsur yurtdışı jeopolitik risklerdeki yükseliş ve Türkiye’ye olası bir yaptırım uygulanma ihtimali. Rus menşeli S400 sistemine karşı ABD’nin yaptırımlarının devreye girme olasılığı bir diğer fiyatlanma unsuru. Puslu havalar spekülatif hareketler için zemin oluşturuyor. Anlaşıldığı kadarıyla kasımdaki ABD seçimlerine kadar gerilim devam edecek. Bu nedenle dalgalı seyir sürebilir.

İyi sinyaller var

Tüm bunlardan ayrı olarak TL varlıklarda reel getiri imkânı arttıkça yabancıların TL ve TL cinsi enstrümanlara ilgisi artacak. BIST 100 Endeksi 1165 seviyesinde ve 8, 20, 50 günlük ortalamalarının üzerinde hareket ediyor. Teknik analizde güç göstergelerinden biri olan RSI yükseliş yönünde eğilim gösteriyor. Bu gösterge yükselişte ve henüz aşırı alım bölgesinde değil.

Öte yandan yabancıların son iki haftadır tahvildeki alımlarına ilave olarak geçtiğimiz hafta hisse senedi piyasasına da yöneldikleri gözlendi. Pay piyasasında geçtiğimiz hafta 131 milyon dolarlık alım gerçekleşti. Bununla birlikte henüz yabancı payındaki azalma eğilimi korunduğunu not etmek gerekiyor. BIST’teki yabancı payı şimdilerde yüzde 47.82 seviyesinde. Geçtiğimiz hafta yabancılar tahvilde ise 479 milyon dolarlık alımda bulundu. Önceki hafta ise 115.6 milyon dolarlık alım gerçekleştirmişlerdi.

Hacim yüksek

Yurtiçi yerleşiklerin döviz mevduatı ise 217.8 milyon dolar seviyesinde bulunuyor. Reel kur endeksi 62.2 ile en dip seviyelerde. Mevcut durumda yerlilere geçen borsadaki ağırlığın bir süre daha devam edeceği anlaşılıyor. Borsada haftalık bazda haziran sonrasında artmaya başlayan işlem hacminin de oldukça yüksek olduğu görünüyor. Hacimdeki artışın sürmesi piyasalara ilginin sürdüğü şeklinde yorumlanmalı. Hareketin olduğu yer aynı zamanda çekim merkezidir. Piyasalar heyecanını kaybetmedikçe yeni yatırımcıların gelmesi, düşük değerleme oranlarıyla işlem gören BIST 30 ve BIST 50 hisselerine ilgiyi artırabilecektir.

Borsada duyarlı şirket zamanı

Pandemi ile birlikte BIST Sürdürülebilirlik Endeksi’ne dahil şirketler daha fazla önem kazandı. Kurumsal, çevresel ve sosyal risklere karşı politika oluşturan ve bunu istikrarlı şekilde hayata uygulayabilen firmalar aynı zamanda artı bir katma değer yaratmakta. Bu durum şirketlerin hisselerine de olumlu katkıda bulunacaktır.

Koronavirüs salgını geride kalsa dahi artık yatırımdan tüketim alışkanlıklarına kadar birçok noktada değişim kaçınılmaz. Yatırım tercihleri kadar yatırım ürünleri de yeniden gözden geçirilecek. Çevre ve doğaya duyarlı firmalar tüketiciler kadar yatırımcıların da tercihlerinde dikkat edecekleri bir kriter olacak. Yatırım kriterindeki bu değişim hemen hızlı bir şekilde hayat bulmasa da zaman içinde kademeli bir yönelimin yaşandığı gözlenecektir.

Böylesi bir durumda Sürdürülebilirlik Endeksi kapsamındaki firmaların daha fazla ilgi görmesi mümkün olabilecektir. Duyarlılık düzeyi artan şirketlerle birlikte aynı zamanda bu endeksteki şirket sayısı da artacaktır. Bireysel yatırımcıların artan duyarlılığı kurumsal bazda yatırım fonlarının da bu hassasiyete cevap vermesi hatta bu eğilimdeki yatırımcılara yönelik fonların kurulması mesafeli duran borsa şirketlerinin de politikalarını gözden geçirmelerine sebep olacak.

Halihazırda BIST Sürdürülebilirlik Endeksi’ne dahil 53 şirket bulunuyor. Kapsamdaki şirket sayısı endeksin hesaplanmaya başladığı 2014 yılında 15 iken geçen süre içinde sayı hızla arttı.

BIST Sürdürülebilirlik Endeksi’nde dikkat çeken hisselerin başında düşük fiyat kazanç oranı ile ilk 20 şirket şöyle sıralanıyor: Vakıflar Bankası, İş Bankası (C), Sabancı Holding, T. Halk Bankası, Akbank, Yapı ve Kredi Bankası, T.S.K.B., Garanti Bankası, Koç Holding, TAV Havalimanları, Vestel, Türk Telekom, Doğan Holding, Enerjisa Enerji, Aksa Enerji, Tofaş Oto. Fab., Ülker Bisküvi, Doğuş Otomotiv, Vestel Beyaz Eşya ve Kordsa Teknik Tekstil.

Yatırımcıların Sürdürülebilirlik Endeksi’ni keşfettikleri oranda daha bilinçli ve düşük riskle kazanma olasılıkları da mümkün olabilecek. Şirketlerin bu endekste yer almaları beraberinde belli bir rekabeti de getirecektir.