TBMM Genel Kurulu'nda önceki gece yaşanan tokmak, bardak ve demir sandalyelerin havada uçuştuğu kavganın yankıları sürüyor.
Umut Erdem ve Bülent Sarıoğlu'nun Hürriyet'teki haberinde olayda yaralanan ve darbeye maruz kalan milletvekilleri ‘o saatleri’ anlatırken, AK Parti İstanbul Milletvekili Oktay Saral’ın başı çektiğini, herkese saldırdığını belirttiler. İşte vekillerin ağzından Meclis’e yakışmayan o olay:
KABURGALARIM DEMİRE GELDİ
Musa Çam (CHP İzmir Milletvekili)
Başkanvekili Ayşenur Bahçekapılı, muhalefetin söz hakkına ambargo koydu. AKP Grup Başkanvekili Mustafa Elitaş gelip kürsüyü işgal edince, HDP’li milletvekilleri ‘Kürsü bizimdir, söz hakkı bizimdir. Söz hakkımızı engelliyorsunuz’ tepkisini gösterdi ve AKP’li milletvekilleri kürsüyü işgal ettiler. Kürsüyü kuşattılar ve milletvekillerini tartaklamaya başladılar. Tartaklama esnasında da hem tekme attılar, hem de ittiler. 20 kişi üzerime saldırdı. Ortada bulunan çiçeklerin olduğu yere attılar. Sağ taraftaki kaburgalarım demire geldi ve hasar gördü. Kaburgamda çatlak var ve Başkent Hastanesi’nde tedavi görüyorum. Kavganın başını İstanbul Milletvekili Oktay Saral ve arkadaşları çekiyordu. Meclis’te bodyguard gibiydiler. Meclis uzun süredir böyle şiddet uygulaması görmedi. Hastaneden alacağım rapora göre, şikayette bulunup bulunmama durumunu gözden geçireceğim.
SARAL HERKESE SALDIRDI
Ertuğrul Kürkçü (HDP Mersin Milletvekili)
Meclis’te bir kavga değil, linç girişimi vardı. Buna karşı koymaya çalıştık. Bütün her şeye AKP Grup Başkanvekili Mahir Ünal ve Mustafa Elitaş’ın Meclis Başkanvekili Ayşenur Bahçekapılı’yı baskı altına alması yol açtı. Gece yarısından önce mutlaka İç Güvenlik Tasarısı’nı Meclis gündemine sokma telaşındaydılar. O yüzden sürekli Bahçekapılı, muhalefete verdiği sözleri geri almaya çalıştı. Bahçekapılı, Grup Başkanvekilimiz İdris Baluken’in söz hakkını Elitaş’a verince, arkadaşlarımız Pervin Buldan ve Sebahat Tuncel, kürsünün önünde durdu. Bunun üzerine Elitaş, arkadaşlarımızı yumruklayarak kürsüye geçmeye çalıştı. Arkasından AKP’li vekiller blok halinde koparak saldırıya geçti. Biz de arkadaşlarımızı korumak için devreye girince yumruklar onları geçip bize geldi. Kürsünün önünde Sebahat Tuncel’e saldırı olunca onu korumak için yanına gittim ve Sebahat Tuncel’e saldıran Saral bana da saldırdı. Kafama yumruk geldi. Çok kalabalıktı ve herkesin elleri kolları işliyordu. Başım kanıyordu. AKP’li Saral, bu saldırıda başı çekiyordu ve herkese saldırdı. Aykut Erdoğdu’ya tokmakla vurdu. Bana vuran da, Sırrı’ya saldıran da oydu. 40-50 kişilik bir grup aralarında sözleşmişler, saldırıya geçeceklerine karar vermişler. Mahmut Tanal’a fotoğraf çektiği için saldırdılar.
TETİKÇİ GRUP BUNLAR
Refik Eryılmaz (CHP Hatay Mİlletvekili)
HDP’li Sebahat Tuncel kürsüye çıkınca, AKP Grup Başkanvekili fiili müdahelede bulundu. Resmen vurdu. Vurunca HDP’li vekiller devreye girdi. Bizim de Mahmut Tanal arkadaşımız görüntü alıyordu. Kendisine saldırdılar. Biz de araya girip engellemek istedik. Bu kez bize saldırdı. Oktay Saral tokmağı yüzüme fırlattı. Burnuma geldi ve kanama oldu. Düştüm, elimde çatlak oluştu. İki taraftan ceketimi yırttılar. Bu bir rezalet. Recep Özel’in elinde başka birşey vardı. Şuursuzca saldırıyorlardı, kendilerini kaybediyorlardı. Saral, provokasyon çıkarmak için geliyor. AKP içinde 5-10 milletvekili sürekli kavga çıkaran bir tetikçi grubu. Bunlar sadece kavga çıkarmak için görevlendirilmiş özel bir ekip. Müdahale etmesek Tanal’ı linç ediyorlardı. Milletvekili ama kendinden geçmiş. Sağlıklı bir ruh hali içinde değil 5-6 vekil, muayene edilmeli. Hep aynı kişiler, Oktay Saral, Recep Özel, bunlar miletvekili değil.
ÇEKİYORUM DİYE TELEFONUMU GASP ETTİLER
Mahmut Tanal (CHP İstanbul Milletvekili)
Kavgayı kaydederken bana her taraftan saldırdılar. Telefonuma el koydular, gasp ettiler. Zorluk içinde geri aldım. Meclis’te olay olduğu zaman belirli vekillere saldırıyorlar. Ben hep saldırıya maruz kaldım. Delgeçten, zımbaya, su bardağına, tokmağa, çan dahil, sandalyeler envai türünü yaşadım. 20 kişi saldırıyor, kendinizi kollamaya çalışıyorsunuz. Bunlar nasıl eğitim almış, nasıl bir kültürden gelmiş, bunların eşi, çocukları yok mu, bunları nasıl terbiye edecekler? Hamza Dağ ağza alınmayacak küfürler ediyor, bir de imam hatip mezunu. Sokaktaki seviye buradan yüksek. Sokakta biri saldırınca diğeri araya giriyor. Kavganın da bir adabı olur. Ne yaptım beni linç etmeye çalışıyorsunuz? Çok darbe aldım. Her olayda küçük oğlum arar ‘Baba ne durumdasın’ der. Meclis’te kolum, parmağım kırıldı. Riskli bir iş yapıyorum. Benim kaskom Allah’tır.
ZORBA YÖNTEMLER UYGULADILAR
Sebahat Tuncel (HDP İstanbul Milletvekili)
Biz İçtüzük’ten kaynaklanan engelleme hakkımızı kullanıyorduk. Pervin Hanım kürsüye yakın yerdeydi. Olacakları hissetmiş ki, beni yanına çağırdı. O sırada kürsüye doğru koşan biri beni itti; sonradan Elitaş olduğunu anladım. Onunla birlikte onlarca erkek geldi. Biz arada kaldık. Bir şiddetten, tacizden, kürsü işgalinden bahsedeceksek Elitaş bunları uyguladı. Görüntüler korkunçtu. Zorba yöntemler uyguladılar. Özellikle Elitaş, kurduğu baskıyla Başkanvekili Ayşenur Bahçekapılı’ya da bana göre şiddet uyguladı. Bir de utanmadan, “Birbirlerini dövdüler” diyor. Onursuzca bir açıklama. Bu şiddet uygulayan genel erkek tavrının aynısını Elitaş’ta da gördük. Gerçekleri ters yüz etmetir bu. Gerçeklerin ortaya çıkması için Meclis Başkanı’ndan görüntüleri biz istedik. Ama kapalı olduğu için vermeyeceklermiş.
DAHA ÇIKMADAN KANLI YASA
YASA ÇIKINCA NELER OLACAK
Levent Gök (CHP Grup Başkanvekili)
AKP, faşizmi Meclis’te denemeye çalışıyor, kurmak istediği polis devletini önce Meclis’te kendi kadrolarıyla deniyor. Demokrasiyi, insan haklarını, hukukun üstünlüğünü korumak için göğsümüzü siper ettik. Demokrasinin bir bedeli var, CHP olarak bu bedeli ödemeye hazırız. Daha görüşülürken bu yasaya şiddet ve kan bulaşmıştır. Bu yasa daha görüşülmeden kanlı bir yasadır. Meclis’te parlamento tarihinin en kanlı günlerinden biri yaşanmıştır. Milletvekillerine daha yasa çıkmadan bunu yapanlar, yasa çıktıktan sonra masum halka ne yapmazlar? Böyle bir tabloyu Türkiye sürdüremez. AKP her şartta bu yasayı çıkarmaya çalışırsa, biliniz ki seçimler dahi tehlikeye girer. Bir polis çıkar benim toplantımı engellemeye kalkar. Bir vali emir verir, toplantıya katılanlar gözaltına alınır. Bu yasa Türkiye’ye huzur getirmeyecektir.
KADINI KATLEDEN ZİHNİYETTEN FARKSIZ
Pervin Buldan (HDP Grup Başkanvekili)
AKP grubu pervasızca, vahşice saldırdı. Paketin devlet terörünü yasal hale getiren bir darbe yasası olduğu bütün örnekleriyle ortadadır. Genel Kurul’da yaşananlar toplumda yaşanacakların provasıydı. Karanlık odaklar tıpkı 1990’lardaki gibi devreye girecektir. Sokaklar artık infaz alanlarına dönüşecektir. Acaba bu hükümetin zihninin arka planında sürecin sona erdirilmesi planı mı var? AKP grubunun gözü kararmışcasına grubumuza yönelik adeta linç girişiminde bulunması hükümetin artık raydan çıktığının göstergesidir. AKP artık freni patlamış kamyon gibi. Kadına şiddetin kınandığı Genel Kurul’da birkaç saat sonra AKP grubunun biz kadın milletvekillerine yönelmesi çok vahim bir tabloyu ortaya çıkarmıştır. Bu zihniyetin, sokaklarda kadını katleden zihniyetten farklı olmadığı açıkça görülmektedir. Kadın başkanvekilinin biz kadın vekillere dönük darp girişimlerine sessiz kalması da tarihe gerecektir. Bu paketi bu Genel Kurul’dan çıkartmayacağız.
MAJESTELERİNİN PARLAMENTOSU DEĞİL
Oktay Vural (MHP Grup Başkanvekili)
Ey Davutoğlu, hodri meydan sana, motoloftan, bonzaiden bahsediyorsan, sizde bir gram siyaset namusu varsa, bonzai, molotof düzenlemesini ayırın, MHP açık ve net şekilde tavrını ortaya koyar. Yavuklusundan mektup bekler gibi Kandil’den mektup bekleyen ey Serok Ahmet, hodri meydan size. Milleti kandırmayın. Bu tasarı diktatörlüğe geçiş yasasıdır. Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı kalkıp bir kanun hakkında Meclis’e talimat gönderiyor. Sen Sultan mısın? Bu, majestelerinin parlamentosu değil, Saray’ın parlamentosu değil, milletin parlamentosu.
SANKİ DÜŞMAN KUVVETLER
Altan Tan (HDP Diyarbakır Milletvekili)
Ülke öyle bir noktaya geldi ki, sanki birbirine düşman kuvvetler birbirleri ile çarpışıyorlar ve bu çarpışmanın merkez üssü de Meclis. Buradan Türkiye bir yere gitmez. Ülkenin bu hale gelmesinin birinci sorumlusu Sayın Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan.
ÖZGÜRLÜK VEKİLLİKTEN ÖNEMLİ
Ali Rıza Öztürk (CHP Mersin Milletvekili)
Eşkıya Meclis’i bastı. AKP’deki birtakım milletvekilleri sağduyularını yitirmiş, kendilerine kabadayı süsü vererek saldırmışlar, terör estirmişlerdir. Ne pahasına olursa olsun bu paketi geçirme adına, kendilerince ‘Listelere girebilir miyiz’ diye. Özgür ve korkusuz bireyler olarak yaşamamız, milletvekili olmamızdan daha önemlidir.
İlk vukuatı değil
MECLİS’teki kavganın ön saflarında yer aldığı belirtilen AK Parti İstanbul Milletvekili Oktay Saral, geçmişte de birçok kavganın içinde yer aldı. Saral, 2014 yılı Ocak ayında, tartıştığı CHP Genel Başkan Yardımcısı Bülent Tezcan’ın üzerine yürüdü. Saral’ın attığı yumrukla gözlüğü kırılıp gözü moraran Tezcan, önce Meclis revirine kaldırıldı, ardından da ambulansla hastaneye götürüldü. Tezcan 3 günlük iş görmezlik raporu alırken, Saral’a Meclis Genel Kurulu’nda yapılan oylama sonucu kınama cezası verildi. Saral, kasım ayında da yine Meclis Genel Kurulu’ndaki bir tartışma sırasında MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural’ın üzerine yürüdü. Vural’ın da Saral’ın üzerine yürümesiyle Genel Kurul bir anda karışırken, kavga, araya giren milletvekilleri tarafından güçlükle yatıştırıldı.
Evraklarımız yırtıldı gong kırıldı
KAVGADA Meclis Genel Kurulu’nda kullanılan gong da kırıldı. Oturumu yöneten AK Partili Başkanvekili Ayşenur Bahçekapılı, “Bir kadın olarak ben de müthiş bir sözlü şiddete maruz kaldım. Yetmedi kürsü işgal edildi, yetmedi bütün evraklarımız yırtıldı, gong kırıldı ve ben bütün bunlardan etkilenerek içeride hepimizin gerildiği bir oranda ben de rahatsızlandım” dedi.
Kasklı basın toplantısı
MECLİS’te basın toplantısı düzenleyen HDP’liler arasında bulunan Ertuğrul Kürkçü elindeki kaskı göstererek, “Kara mizah unsuru değil. Ortaya çıkan tablo bir dönüm noktası” dedi.
CHP’den ‘ceza’ talebi
CHP Grup Başkanvekilleri Akif Hamzaçebi, Engin Altay ve Levent Gök, muhalefet milletvekillerini darp ettikleri iddiasıyla AK Parti milletvekillerinin cezalandırılması istemiyle TBMM Başkanlığı’na başvurdu. CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu da Twitter’dan yaptığı açıklamada, “Sokakta halkına, Meclis’te muhalefete saldıran bir zihniyet. Bu iktidarın uyguladığı tek yasa şiddet, haksızlık ve hukuksuzluk yasasıdır! Şiddet devletini zorbalıkla kabul ettirmek için Meclis’te terör estirmek, vekillere saldırmak, halka yaşatacaklarının başlangıcıdır. Milletin vekillerinin Meclis çatısı altında can güvenliği yokken AKP’nin, milleti korumak için yasa çıkarma yalanına kimse inanmaz!” dedi.
HDP’liler kendi kendilerini darp etti
AK Parti Grup Başkanvekili Mustafa Elitaş, sorular üzerine “Şiddet ve terör olmadığı takdirde her türlü öneriye açığız, bunu başından beri söylüyoruz ama bize herhangi bir önerme getirmediler. Meclis’te terör nasıl estirilir onun gösterisini yaptılar. Ama hâlâ açığız” dedi. AK Parti kaynakları da “Pakette köklü bir değişiklik düşünülmüyor. Ancak Meclis’teki müzakereler sırasında gündeme getirilecek makul öneriler elbette değerlendirilir, bu çerçevede rötuşlar yapılması her zaman mümkündür, tabii ki bu muhalefetin görüşmeler sırasında sergileyeceği tavra da bağlıdır” dediler.
ELİTAŞ: BULDAN VE TUNCEL BENİ TACİZ ETTİ
Elitaş, Meclis’te önceki gece yaşanan kavgayı anlatırken de “Kadına şiddetin tartışılıp lanetlendiği bir günde Meclis’i yöneten bir kadın başkanvekiline karşı sözlü şiddet ve taciz uygulandı” dedi. Kürsüde konuştuğu sırada kendisinin de HDP’li Pervin Buldan ve Sebahat Tuncel’in tacizine uğradığını savunan Elitaş, “Beni taciz edip kürsüden uzaklaştırmaya çalıştılar. Buldan bana yumruk sallarken, Tuncel de itekledi. Sonrasındaki açıklamalarıyla da beni hedef gösterdiler” dedi. “Sokakta çocukları kullananlar burada da 2 kadın milletvekilini bana karşı taşeron olarak kullanarak kürsüyü işgala kalkışmışlardır. Bu iki milletvekilini figüran olarak kullandılar” diyen Elitaş, arkadaşlarının kendisine yönelik bu saldırıyı önlemeye çalıştığını savundu. Elitaş, “Muhalefetten bir milletvekili Başkanlık Divanı’nı işgal ederken, HDP’li Hüsamettin Zenderlioğlu ise stenografların kullandığı sandalyeyi atmaya çalıştı” dedi.
KENDİ GÖĞSÜNÜ YUMRUKLADI
HDP’lilerin kendi kendilerini darp ettiğini de savunan Elitaş, “Vücudunda morluklar olduğunu söyleyen Tuncel rol yapıyor. O sırada ağzından köpükler saçıp, ‘Bana bunu nasıl yaparsın’ diyerek kendi göğsünü yumrukladı” dedi. Geçmiş olsun dileklerini ilettiği CHP’li Musa Çam’ın ise takılarak düşüp yaralandığını savunan Elitaş, “Hiçbir AK Partili’nin itme, fiili bir eylem gibi doğrudan bir saldırısı yoktur, özellikle kadınlara dokunmayı kendilerine yakıştırmazlar” dedi. Olaylar konusunda muhalefeti suçlayan Elitaş, CHP’nin Paralel örgütün maşası, MHP’nin de taşeronu haline geldiğini savunarak, “CHP ve MHP, HDP’nin de vagonu haline dönüşmüş. 6-7 Ekim olaylarının bir örneğini Meclis’te yaşattılar. Biz de bu paketi, sokakta bunların olmaması için çıkarıyoruz” dedi. HDP’nin Çözüm Süreci’ni baltalamaya çalıştığını da savunan Elitaş, Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun da önceki gece sabah 04.00’te kendisini arayarak gelişmelerle ilgili bilgi aldığını söyledi.