Türkiye Kurumsal Yatırımcı Yöneticileri Derneği (TKYD), 2019 yılında Emeklilik ve Yatırım Fonları performanslarını ve fonlara artan ilgiyi açıklıyor. 06 Şubat 2020...
Hisse | Fiyat | Değişim(%) | Piyasa Değeri |
---|
E-posta listemize kayıt olun, en son haberler adresinize gelsin.
FINANSGUNDEM.COM – DIŞ HABERLER SERVİSİ
ABD Merkez Bankası (FED) Başkanı Jerome Powell geçen hafta para politikası toplantısı sonrası yaptığı açıklamada faiz indirimlerinin yakın olduğunu bir kez daha dile getirdi. Ancak Yardeni Research’ün kurucusu başkanı olan ünlü ekonomi uzmanı Edward Yardeni Financial Times’taki açıklamasında FED’in yakın zamanda gerçekleştirebileceği olası bir faiz indiriminin enflasyon alanında kaydedilen ilerlemeyi riske atabileceği konusunda uyarıyor.
Çarşamba günü açıklanan ABD Federal Açık Piyasa Komitesi (FOMC) projeksiyonları FED üyelerinin 2024 sonunda faizlerin %4,60’a kadar düşeceğini öngördüğünü gösterdi. Powell, düzenlediği basın toplantısında, ekonominin iyi performans gösterdiğini ve işgücü piyasasının sıkı kalmayı sürdürdüğünü kabul etti. Ayrıca, enflasyon verileri de geçen yazdan bu yana önemli ölçüde ılımlı hale geldi. Yardeni’ye göre tüm bu göstergeler önemli bir soruyu gündeme getiriyor:
“Ekonomi mevcut Faiz oranlarıyla iyi gidiyorsa, faizleri neden düşürülecek?”
Powell ve meslektaşları, enflasyon ılımlı seviyelerde kalmaya devam ederse ekonominin aşırı kısıtlayıcı hale gelmemesi ve resesyona neden olmaması için faizleri düşürmek zorunda kalacakları görüşünü savunuyor. Enflasyon %2’ye düşerse ve federal fon oranı %5,25’te kalırsa reel faizler %3,25 olacak. ABD’de reel faizlerin %3’ün üzerinde olduğu dönemlerde daha önce birkaç resesyonun yaşandığı biliniyor.
Ancak Yardeni reel faiz oranı kavramının para politikasını yönetmek için oluşturulan teorik bir kavram olduğunu belirtiyor. Zira ünlü ekonomi uzmanına göre tüketici fiyat endeksi enflasyon oranının gecelik faiz oranlarından çıkarılmasının herkes için önemli bir değişken olmasına inanmak zor. Yardeni “Gerçekten de herhangi birinin ekonomik ve finansal davranışı bu reel fon oranından etkileniyor mu?” sorusunu sordu.
Yardeni federal fon oranının nominal tahvil getirileri üzerinde bir etkisi olduğunu hatırlatıyor. Diğer bir deyişle FED faizlerinin ekonomideki davranış üzerinde daha fazla etkisi olması muhtemel. Ancak, Yardeni’ye göre reel federal fon oranına odaklanmanın temel dayanağı, para politikasının, çoğunlukla "doğal" oran olarak da adlandırılan bir tür "nötr" orana yakın tutmayı hedeflemesi gerektiği düşüncesidir. Söz konusu nötr seviye enflasyonun ılımlı kaldığı ve ekonominin de büyümeye devam ettiği ortamı ifade eder. Ancak Yardeni ekonominin bu tip doğal yasalar tarafından belirlenmediğini de hatırlatıyor:
“Tarihsel veriler resesyonların aşırı yüksek reel faiz oranlarından kaynaklanmadığını gösteriyor. 1960'lardan bu yana yaşadıklarımızın çoğu, para politikasının bir finansal krizi tetikleyene kadar sıkılaştırılmasından kaynaklandı ve ardından hızla bir kredi sıkışıklığı geldi ve bu da durgunluğa neden oldu. FED’in geçmişte nominal federal fon oranını düşürmesine neden olan finansal krizlerdir, borçlanma kriterinin çok yüksek olduğu ve resesyona neden olmak üzere olduğu algısı değil.”
Yardeni 2008 Küresel Finans Krizi sırasında FED yönetiminin acil likidite olanaklarını nasıl hızlı bir şekilde kuracağını öğrendiğini belirtiyor. Pandemi kısıtlamalarına yanıt olarak yapılan da bu oldu. Sonuç olaraksa Kovid resesyonu sadece iki ay sürdü. FED geçen yıl mart ayında bankacılık krizi geliştiğinde aynı taktiği tekrar uyguladı ve resesyon hiç yaşanmadı.
Ünlü ekonomi uzmanı FED’in finansal krizleri yönetmeye devam etmesi ve ekonomideki kredi sıkışıklıklarını çözmeyi sürdürmesi halinde parasal sıkılaştırma dönemleri sırasında resesyon riskini azaltacağını belirtiyor. Para politikasının önemli ölçüde sıkılaştırılması ise ABD ekonomisinin son iki yılda büyümeye devam etmesinin ana nedenleri arasında.
Yardeni para politikasının uzun ve değişken bir gecikmeyle hareket ettiği iddialarına da cevap verdi. Zira gerçekten de iki yıl süren sıkı para politikasının gecikmeli etkileri henüz görülmediyse FED’in faizleri düşürmesi gerekebilir. Ancak Yardeni finansal krizlerin resesyonların ana riski olması halinde FED’in faiz seviyelerine karar verirken kredi döngülerine daha fazla odaklanması gerekebileceğini belirtiyor.
Yardeni açıklamasının sonunda FED yönetimine şu ifadelerle seslendi, “Hisse senetleri, altın, bitcoin ve konut fiyatları halihazırda rekor yükseklikteyken spekülatif balonu şişirme riski neden alınıyor? Neden elde ettiğiniz başarı ile uğraşıyorsunuz?”
Atlanta Fed Başkanı Bostic: Hala pandemi ekonomisindeyiz
BofA CEO’sundan FED’e uyarı: Tüketiciyi zorlamayın
FED iki büyük hatasından ders alacak mı?
Atlanta Fed Başkanı Bostic, bu yıl bir faiz indirimi öngörüyor
Finansingundemi.com’da yer alan bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır. Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir. Burada yer alan bilgiler, güvenilir olduğuna inanılan halka açık kaynaklardan elde edilmiş olup bu kaynaklardaki bilgilerin hata ve eksikliğinden ve ticari amaçlı işlemlerde kullanılmasından doğabilecek zararlardan www.finansingundemi.com ve yöneticileri hiçbir şekilde sorumluluk kabul etmemektedir. Burada yer alan görüş ve düşüncelerin www.finansingundemi.com ve yönetimi için hiçbir bağlayıcılığı yoktur. BİST isim ve logosu “koruma marka belgesi” altında korunmakta olup izinsiz kullanılamaz, iktibas edilemez, değiştirilemez. BİST ismi altında açıklanan tüm bilgilerin telif hakları tamamen BİST’e ait olup, tekrar yayınlanamaz.