Uluslararası sendikalar KESK için geldi

KESK Genel Başkanı Lami Özgen, heyetin katılımıyla düzenlenen basın toplantısında yaptığı konuşmada, "İstanbul grubu" olarak adlandırdığı KESK üye ve yöneticilerinden 29'unun 11 aydır mahkemeye çıkmadan tutuklu bulunduğunu söyledi.  
Diğer illerdeki arkadaşlarının daha önce farklı tarihlerde mahkemeye çıkarıldığını ve tahliye edildiğini aktaran Özgen, "Ancak İstanbul grubunun 11 ay mahkemeye çıkmaması, bizim geçmişten bugüne ifade ettiğimiz, kolluk ve yargı işbirliği ile üyelerimizi peşinen cezalandırmaya yönelik kasıtlı bir sürecin işletildiğinin somut göstergesidir" dedi.
Özgen, Çağlayan Adliyesi'nde 2 gün sürecek duruşmalarda uluslararası düzeyde birçok sendikadan destek ve dayanışma amaçlı katılım olacağını dile getirdi.  

"Dava siyasidir"

Uluslararası Sendikalar Konfederasyonu (ITUC) adına toplantıya katılan Nadine Thevent, duruşmaları uluslararası heyetle izleyeceklerini söyledi.
Thevent, meşru olan örgütlenme ve ifade özgürlüğü gibi temel haklarına sahip çıkarken tutuklanan sendikacıların derhal serbest bırakılmasını talep ettiklerini belirtti.
Bu duruşmanın, sendika karşıtı kampanyanın üzücü bir parçası olacağına dikkat çeken Thevent, "Örgütlenme, ifade ve gösteri yapma özgürlüğü gibi hakları sınırlamak Avrupa Birliği ve Avrupa standartlarıyla tamamen zıttır. Bugün 20'den fazla KESK üyesi tutuklu. Bizler, onların ailelerini, arkadaşlarını ve çalışma arkadaşlarını desteklemek için buradayız. Türkiye'deki sendikacı arkadaşlarımız, tamamen meşru olan ifade, örgütlenme ve gösteri yapma özgürlüğünü kullandığı için suçluysa Avrupa'daki ve dünyanın diğer yerlerindeki tüm sendikacılar olarak biz de suçluyuz. Biz de aynı suçu işledik" değerlendirmesinde bulundu.  
Avusturya Sendika Federasyonu'ndan Edith Nagy, Türkiye'deki durumu uzun süredir takip ettiklerini söyleyerek, "Avrupalı emekçiler burada, yalnız değilsiniz. Birlikte güçlü olduğumuzu biliyoruz" ifadelerini kullandı.
İsveç Profesyonel Çalışanlar Konfederasyonu'ndan (TCO) Lars Bengtsson, İsveç kamuoyunun büyük çoğunluğunun, Türkiye'nin AB'nin üyesi olması gerektiğini savunduğunu ancak Türkiye'nin bunun öncesinde atması gereken somut adımlar olduğunu belirtti.  
DİSK Genel Başkanı Kani Beko, KESK üye ve yöneticilerinin tutuklanmasının ve yargılanmasının siyasi bir karar olduğunu vurgulayarak, "Onurlu bir geçmişi olan KESK'i ve DİSK'i aslında susturmak istiyorlar. Ama biz inanıyoruz ki, KESK ve DİSK'i susturamayacaklar. Biz mücadelemizde omuz omuza olmaya devam edeceğiz. Onun için bugün buradayız. Tutuklu olan arkadaşlarımızın suçsuz olduğuna inandığımız için, bu ülkede demokrasi mücadelesi verdikleri için, gözaltına alınan ve tutuklanan arkadaşlarımızın serbest olmalarını talep ediyoruz" diye konuştu.