TÜSİAD’ın yeni başkanı Kaslowski oluyor

Başkanlık koltuğuna oturmanın ateşten gömlek olarak nitelendirildiği Türk Sanayici ve İşinsanları Derneği (TÜSİAD), 20 Şubat'ta seçimli genel kurula gidiyor. İki yıldır başkanlık görevini yürüten lndex Grubu'nun patronu Erol Bilecik, yeni dönemde aday olmayacak. 49'uncu dönem başkanlık koltuğu için üyeler arasında önemli ölçüde uzlaşma sağlandı. Seçimden önce yönetim kurulu üyelerinin uzlaşmasıyla üzerinde mutabık kalınan isim Simone Kaslowski oldu. Erol Bilecik yönetiminde başkan yardımcılığı görevini yürüten Kaslowski, TÜSİAD'ın yeni dönem başkan adayı olarak yönetim kurulunda yer alacak isim listesi üzerinde çalışıyor. Oluşturulan liste pazartesi günkü istişare toplantısında netleşecek. Yeni dönemde mevcut yönetim kurulunda yer alan 12 üye isimden en az üçte biri değişecek.

20 ŞUBAT'TA SEÇİM VAR

20 Şubat'ta Four Seasons Otel'de yapılacak seçimle yeni dönem yönetim kurulu da belirlenecek. Bu seçimde Yüksek istişare Başkanlık görevinde ise değişim olmayacağı ifade ediliyor. TÜSİAD YİK başkanlığını iki dönemdir yürüten Tuncay Özilhan, bugünlerde liste hazırlığında olduklarını söylerken, sonrasında YİK Başkanı olması gündeme gelebilecek isim Ömer Sabancı ise konuyla ilgili sorumuzu yanıtsız bırakıp bir yorumda bulunmak istemediğini kaydetti.

Başkanlık görevini bırakacak Erol Bilecik'in ise Fenerbahçe Spor Kulubü'nde etkin olması bekleniyor. Bilecik'in TÜSİAD yönetiminde birlikte çalıştıkları Fenerbahçe Başkanı Ali Koç'a destek olacağı ifade ediliyor.

KÜRESEL İLİŞKİLERİ GÜÇLÜ

Simone Kaslowski isminin ön plana çıkmasında ise Ankara ile iyi iletişim içinde bulunmasının ve uluslararası ilişkilerinin güçlü olmasının belirleyici kriter olduğu ifade ediliyor. Başkanlık seçiminde yönetim kurulunda yer alma süresine ve toplantılara katılıma önem verildiği de aktarılıyor. Bu kriterlere tam uyan birisim olarak Simone Kaslowski'nin Ali Koç ve Murat Özyeğin'den bir dönem önce yönetim kurulunda yer alması da başkanlık için öne çıkmasında önemli bir etken oldu.

İlk ve orta öğrenimini İstanbul'da tamamlayan Simone Kaslowski, ABD'de Clark Worcester Üniversitesi'nden 1984 yılında mezun oldu. 1985 yılında Organik Kimya İstanbul'da satış bölümünde göreve başladı. Organik Kimya üretim ürünlerinin ihracat pazarını geliştirme yönünde çalışmalar yapan Kaslowski, 1993 yılında Organik Kimya'nın satış bölümü yöneticisi oldu. Yatırım projelerinde aktif olarak görev aldı. 1995 yılında Organik Kimya CEO'su olan Kaslowski, dijitalleşme, bankacılık, yurtdışı girişimleri ve AB ile ilişkiler konularında önemli bir deneyime sahip. Babası Aldo Kaslowski de TÜSİAD'da uzun dönem etkin isimlerden biri oldu. Simone Kaslowski ise TÜSİAD'da ilk olarak kimya görev gücü başkanlığı görevini üstlenerek çalışmalara başladı. 2013 yılında TÜSİAD yönetim kurulu üyeliğine seçildi ve altı yıldır TÜSİAD Yönetim Kurulu'nda Küresel ilişkiler Yuvarlak Masası Liderliği görevini yürütüyor. Kaslowski, 2017'den bu yana ise başkan yardımcılığı yapıyor.

ANA GÜNDEM AB OLACAK

Yeni yönetim kurulunun en önemli gündem maddesi ise AB ve uluslararası ilişkiler olacak. Bu doğrultuda TÜSİAD yönetim kuruluna bu iki konuda ağırlıklı çalışmaları olan yeni isimlerin girmesi bekleniyor. Aslında bir önceki yönetim kurulunda bunun sinyali verilmiş, genel sekreterlik görevine Bahadır Kaleağası'nın getirilmesiyle bu alanın ön plana çıkacağı belli olmuştu. Uluslararası çalışmalara ağırlık veren TÜSİAD, bu dönemde yeni temsilcilikler de açacak.

Türk iş dünyasında temsil gücü yüzde 80, vergi gelirleri açısından ise yüzde 85'i aşan bir üye yapısına ulaşan TÜSİAD'a dünyanın en büyük şirketleri de üye. Son dönemde Apple, Amazon, Facebook, Alibaba, Microsoft gibi şirketlerle temsil gücünü genişleten TÜSİAD'ın, yeni dönemde tekrar gündeme gelecek Gümrük Birliği anlaşmasında da Ankara ile önemli bir mesai yürütmesi bekleniyor.

YATAY YÖNETİM EĞİLİMİ

Gelen bilgilere göre yeni dönemde TÜSİAD'da yatay bir yönetim anlayışı da ön planda olacak. 11 ismin yer aldığı yedek üyeler, yuvarlak masa başkan yardımcısı olarak görev üstlenecekler. TÜSİAD'ın böylece yatay yönetim eğilimini güçlendireceği ifade ediliyor. (SİBEL ATİK/EKONOMİST DERGİSİ)