Türkiye Kurumsal Yatırımcı Yöneticileri Derneği (TKYD), 2019 yılında Emeklilik ve Yatırım Fonları performanslarını ve fonlara artan ilgiyi açıklıyor. 06 Şubat 2020...
Hisse | Fiyat | Değişim(%) | Piyasa Değeri |
---|
E-posta listemize kayıt olun, en son haberler adresinize gelsin.
Uluslararası Finans Enstitüsü (IIF) İcra Direktörü Hung Tran, AA muhabirine, gelişmekte olan ülke piyasalarına yönelik sermaye akımları, ticaret savaşlarının etkileri ve Çin piyasasındaki son gelişmelere ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Gelişmekte olan ülkelere 2017'deki güçlü para girişlerinin ardından bu yıl sermaye akımlarının şeklinde bazı değişiklikler yaşandığını anlatan Tran, ikinci çeyrekteki çıkışlara rağmen hala pozitif bir görünüm bulunduğunu söyledi.
Tran, ikinci çeyrek boyunca dünya ticareti yapısındaki değişikliklerin, bazı gelişmekte olan ülkelerde önemli dengesizliklerin artmasına yardımcı olduğunu aktararak, bu durumun güçlü sermaye çıkışı ve yerel para birimleri ile varlık fiyatlarında düşüşün deneyimlenmesini beraberinde getirdiğini ifade etti.
Gelişmekte olan ülkelere ilişkin temmuz ayı verilerinin, sermaye akışlarında toparlanmaya işaret ettiğini belirten Tran, "Gelişmekte olan ülke varlıkları, ikinci çeyrekte yaşanan güçlü net çıkışlar sonrasında temmuz ayında bir miktar toparlanma kaydetti. Gelişmekte olan ülkelere sermaye akımlarının ileriye dönük devam etmesi, para politikalarındaki normalleşmenin nasıl uygulanacağına bağlı. Eğer ABD Merkez Bankası (Fed), yıl sonuna kadar faizlerde beklenenden daha az artırıma gider, dolar istikrar kazanır ve ticaret gerilimi daha artmazsa, temmuz ayında görülen sermaye girişleri yıl sonuna kadar devam edebilir. Muhtemelen gelişmekte olan ülkeler yılı net sermaye akımları açısından pozitif tamamlayacaktır." diye konuştu.
"Çin varlık fiyatlarındaki sert düşüşün krize dönüşebilir"
Hung Tran, Çin varlık fiyatlarındaki sert düşüşün krize dönüşebileceğini belirterek, "Çin ile diğer birçok gelişmekte olan ülkeler arasındaki ticaret, yatırım ve borç verme bağlantısındaki artış dolayısıyla, Çin'de yaşanacak büyük bir mali kriz diğer gelişmekte olan ülkeler için oldukça önemli olacaktır. Çin'deki net sermaye çıkışları, geri kalan gelişmekte olan ülkelerdeki volatiliteyi önemli ölçüde artırabilir." dedi.
Çin varlık fiyatlarında 2015 ve 2016 yıllarında da düşüş yaşandığını anımsatan Tran, şunları ifade etti:
"Çinli yetkililer geçmiş deneyimlerinden çok şey öğrendi. Artık daha esnekler ve riskleri yönetmek için hazır durumdalar. Ülkede hisse senetleri yıl başından bu yana ciddi değer kaybetti, ancak bu aşamalı bir şekilde gerçekleşti ve panik havası olmadı. Şu anda net sermaye çıkışları, net sermaye girişi şeklinde tersine döndü. Ben, Çinli yetkililerin bu finansal süreci yönetmek için çok çeşitli politika tedbiri ve araca sahip olduklarını düşünüyorum. Hükümet, ticaret gerilimine karşın büyümeyi sürdürmek ve ekonomiyi yumuşak bir inişe yönlendirmek için daha esnek ekonomi politikalarını takip ediyor. Ben yumuşak iniş hedefinin ulaşılabilir olduğunu düşünüyorum."
"Türkiye'ye 51,3 milyar dolarlık sermaye girişi beklentimizi koruyoruz"
Hung Tran, Türkiye ekonomisi ve finansal piyasalarına yönelik de değerlendirmelerde bulundu.
Türkiye'de yüksek enflasyon ve faiz ortamının bulunduğunu belirten Tran, "Türkiye'de faiz oranları, yatırımcıyı çekmek için yeterli bir seviyede ancak, yatırımcılar açısından Merkez Bankası'nın hangi seviyelerde ne kadar kalacağı önemli. Çünkü uzun süre yüksek Faiz oranları seviyelerinde kalınması, ekonomik büyüme ve faaliyet üzerinde negatif bir etki yaratacaktır. Biz mevcut koşullar altında şu ana kadar Türkiye'ye iyi bir sermaye girişi olduğunu düşünüyoruz. Ancak girişler dış borçlanma gereksinimini karşılayacak kadar güçlü degil. Bu yüzden döviz rezervleri ve lira üzerindeki baskı devam ediyor." diye konuştu.
Tran, "IIF olarak Türkiye'ye bu yıl sonunda net sermaye girişi miktarının 51,3 milyar dolar olacağını öngörüsünde bulunmuştunuz. Bu beklentinizde revizyona gidecek misiniz?" sorusu üzerine, şu yanıtı verdi:
"Biz şu an için Türkiye'ye bu yıl 51,3 milyar dolarlık sermaye girişi olacağı beklentimizi koruyoruz. Bununla birlikte sermaye girişi kalitesi ve sağlamlığının geçen yıla göre çok azaldığını söyleyebilirim. Dolayısıyla beklentimizi koruyoruz ancak sermaye girişlerinin kalitesinin oldukça düşük ve daha spekülatif olduğunu belirtmek istiyoruz."
"Daha istikrarlı bir dolar öngörüyoruz"
Hung Tran, gelişmiş ülke merkez bankaları para politikalarındaki normalleşmenin, gelişmekte olan ülke piyasalarına etkilerine yönelik de görüşlerini paylaştı.
Burada, Fed, Avrupa Merkez Bankası (ECB) ve Japonya Merkez Bankası (BoJ) para politikaları arasındaki senkronizasyonun ne ölçüde olup olmadığının önem taşıdığını vurgulayan Tran, şimdiye kadar üç merkez bankasında da farklı bir normalleşme hızı görüldüğünü, bu durumun tahvil faizleri ile dolar üzerinde yukarı yönlü baskı yarattığını söyledi.
Tran, 3 büyük merkez bankasının parasal daralma uygulamasının, gelişmekte olan ülkeler için iyi olmayabileceğini düşündüklerini aktararak, şu değerlendirmeleri yaptı:
"Bu nedenle son yıllarda gelişmekte olan ülke piyasalarında daha fazla volatilite görüldü. Ben, gelişmekte olan piyasalarda volatilitenin büyük ihtimalle süreceğini ve izlenmesi gereken en önemli tarihin ECB'nin normalleşme sürecine gireceği bu yılın sonu ve 2019 olacağını düşünüyorum. Bu süreç, tahvil faizleri ile gelişmekte olan ülke piyasalarına sermaye girişlerini biraz daha fazla negatif etkileyecektir. Bununla birlikte sermaye akımları açısından kilit soru, hangi ülkelerin politika üretme ve kurumların dayanıklılığı açısından daha ciddi dengesizlikleri karşılayabilecek göstergelere sahip olduğu olacaktır."
ABD tarafında daha sıkı bir para politikasının dolardaki güçlenmeyi sürdürebileceğine işaret eden Tran, ancak normalleşmeyle birlikte gelişmiş ülke merkez bankaları tarafından uygulanan para politikaları arasındaki farkın azalacağını, bu nedenle piyasa beklentilerinin ötesinde daha istikrarlı bir dolar öngördüklerini sözlerine ekledi.
Ver mehteri...
birileri para versin diye bakıp duruyoruz. ama güçlü ekonomi tribünlere oynamak güzel
Eyy Çinnn .yıllarca bizden aldıgın dolarları abd hazine bonosun yatırdın.her sene 25 milyar dolarlık acık verdik 10 senede 250 milyar doalr yapar.bu parayı türk piyasalrına geri getirceksiin yok ööle alıp da kaçmaak
FAİZ LOBİLERİ İSTEDİĞİNİZ OLDU. BUYRUN GELİN LEŞKARGALARI.
Ver coşkuyu ver, masallaa masallaa, yerse diye habire cekler caklar yağdırmaya devam. Ama haklı adamlar, millet de afiyetle yiyor bunları. Reel sektörün dış borcu olmuş 293 milyar dolar, bunun 150 milyar doları da bizim bankalara. 50 milyar dolar nereye gelecek? Cebime mi girecek? Borcu borçla ödemeye gelecek. Tabi o da gelirse...Polyanna okumaya devam.
Reel sektörün borcu tamamdır peki bu büyük şirketlerin paraları nerde isvicredemi yoksa sana gore guvenli ulke amerkadami
yani diyor ki satarken pahalı satayım doları alırken de ucuz bunun yanına faizi de ekle al sana sömürü ülkesi birileri konuşsun adamlarda para var takla attırırlar valla
Suudi Arabistan ve Katar gibi ülkelerden Türkiye'ye dolar yağacaktı, yağan kafamıza ceviz büyüklüğünde dolu oldu.
İSLAMİ EKONOMİ israilin korkusu sana nerenden 1 dolara girmiş.
Tanrı merkez bankasından razı olsun. Sayesinde dolarlarımızla zengindik bir gecede daha da zengin olduk. Bir gecede kazandığımız parayla yeni bir ev alacağım. Bu sene de oyum hükümete.
Dogalgaz ve petrolün alternatifi olmadan türkiyenin durumu bu yeni bir teknoloji lazım
yıllarca babamı ve o yaştaki düşük gelirli insanları turist gelecek döviz girecek ekonomi iyi olacak ninnileriyle uyuttunuz ve uyutuyorsunuz adam bir gün tatil yapamadan dünyayı terk etti gitti. şimdide döviz girecek ülke kalkınacak ninnileri vallahhi ülke kalkınsa alt gelirlinin neyi değişecek ah aziz nesin ah nasıl bildin bizi
Ne çabuk unuttunuz. Babana sor memur seyyar saticilik yapiyodu şimdi hangi arabayı alayım diyo.merak ediyom olumsuz yorumlar yapanlar sizin derdiniz vatan mi para mi
Finansingundemi.com’da yer alan bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır. Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir. Burada yer alan bilgiler, güvenilir olduğuna inanılan halka açık kaynaklardan elde edilmiş olup bu kaynaklardaki bilgilerin hata ve eksikliğinden ve ticari amaçlı işlemlerde kullanılmasından doğabilecek zararlardan www.finansingundemi.com ve yöneticileri hiçbir şekilde sorumluluk kabul etmemektedir. Burada yer alan görüş ve düşüncelerin www.finansingundemi.com ve yönetimi için hiçbir bağlayıcılığı yoktur. BİST isim ve logosu “koruma marka belgesi” altında korunmakta olup izinsiz kullanılamaz, iktibas edilemez, değiştirilemez. BİST ismi altında açıklanan tüm bilgilerin telif hakları tamamen BİST’e ait olup, tekrar yayınlanamaz.