Türkiye'de düşük faiz artık görülmez!

Odea Bank'ın ev sahipliğinde gerçekleşen "2014 Türkiye ve Gelişmekte Olan Ülkeler için Bir Dönem Noktası Mı?" konferansı öncesinde CNBCe.com'un sorularını yanıtlayan Massachusetts Teknoloji Enstitüsü İktisat Profesörü Daron Acemoğlu Türkiye ekonomisine ilişkin açıklamalarda bulundu.

TÜRKİYE İÇİN KRİTİK BİR DÖNEM

Acemoğlu, Türkiye'de belirsizliğin çok olduğunu belirterek, siyasi ve makroekonomik belirsizliklere dikkat çekti. Acemoğlu, "Seçimlerin sonucunun ne olacağı hiç belli değil. Seçim sonrası gelişmelerin, hem ekonomi hem siyasi ivmelerin nereye gideceği hiç belli değil. Bu yüzden bu belirsizliğin Türkiye'ye çok kötü etkisi var. Yabanncı yatırımcı belirsizliği sevmez. Özellikle şu anda yabancı yatırım zaten her taraftan çekilmek üzere. Öyle olunca Türkiye için çok kritik bir dönem" dedi. Acemoğlu Türkiye'deki en büyük risk olarak da siyasi riskleri işaret etti, "Siyasetin Türkiye'de ne olacağı belli değil. Türkiye gibi cari açığı çok yüksek olan bir ülke için hiç iyi olmaz. Türkiye gibi kurumları hala zayıf olan bir ülke için hiç iyi olmaz" diye konuştu.

TÜRKİYE DALGALANMALARA HAZIR OLMALI

Seçim öncesi artan siyasi tansiyonun seçimin ardından da düşmesini beklemediğini dile getiren Acemoğlu, cumhurbaşkanlığı ve genel seçimlerle de belirsizliklerin devam edeceği öngörüsünde bulundu. Acemoğlu, "Yabancı sermaye de zaten kaçacak yer arıyor, Fed'in politikalarındaki değişimden sonra gelişmekte olan ülkelere aynı sıcaklıkla bakmayacaklar. Onun için Türkiye'nin makroekonomik dalgalanmalara hazır olması lazım" diye konuştu.

YABANCI SERMAYE UYARISI

Acemoğlu, "Yabancı sermaye Türkiye'yi daha riskli olarak görmeye başladı. Bunu risk önceliklerinden görebiliyoruz ve seçim zamanındaki belirsizlikler buna katkıda bulunacaklar. Her ne kadar finansal sermayeler hızlı bir şekilde davransalar da her zaman anında davranmıyorlar yani Aralık'tan beri olan gelişmelerin etkisini şimdi hissetmeye başlıyoruz. Nisan ayında hissedeceğiz, Mayıs ayında hissedeceğiz. Belirsizliklerle daha iç içe yaşamaya alışmış olmamız lazım. Türkiye'nin ekonomisine bakarsanız son 7 sene içinde tüketime çok ağırlık verdi, yatırıma yeterince ağırlık vermedi. Tüketim aslında yatırım kadar hızlı bir şekilde değişebilen bir şey. Kredi artışı düştüğü zaman, faizler arttığı zaman, yurtdışından gelen paralar azaldığı zaman tüketimde de çok hızlı bir düşüş olabilir. Bunu da kontrol etmemiz lazım" dedi.

ESKİ DÜŞÜK FAİZLERİ ARTIK GÖREMEYİZ

Ünlü iktisatçı, seçimin ardından faizlerin yüzde 10'lar seviyesinin biraz altına inebileceğini ancak eski düşük faiz dönemine dönmenin mümkün olmadığını söyledi. Acemoğlu, "Zaten iyi bir şey de değildi. Türkiye'de faizler çok düşüktü. Problemin bir bölümü de faizlerin bu kadar uzun süre bu kadar düşük tutulmasından kaynaklanıyor. Faizleri bu kadar uzun süre düşük tuttuktan sonra faizleri artırmak gerektiği zaman çok büyük bir artışa yol açıyor bu. Bunun da negatif etkilerini daha tam görmedik" dedi.

YÜZDE 2 BÜYÜME İYİMSER

IMF'nin ve yabancı bankaların 2014'te Türkiye ekonomisinin yüzde 2, yüzde 3, yüzde 3,5 büyüyeceği tahmininde bulunduklarını hatırlatarak, "Bence 2014 çok çalkantılı geçebilir, bunlar biraz optimist olabilir" yorumunda bulundu.

KREDİ NOTU DÜŞEBİLİR

Acemoğlu, Türkiye'deki bu belirsizliklerin devam etmesi halinde bir not indirimi gelebileceğini söyledi, "Kredi kuruluşları 1 sene geriden geliyor. Şimdi değil ancak bu trendler devam ederse gelecek 1 sene içinde not indirimi gelebilir" dedi.

FED TÜRKİYE'Yİ NEGATİF ETKİLECEK

Fed'in tahvil alımlarını azaltacağına ilişkin kararı da değerlendiren Acemoğlu, "Tahvil alımları sona erecek bu artık kesinleşti. Bu sona erdikçe de tüm gelişmekte olan ülkelere çok büyük negatif bir etkisi olacak. Güney Afrika ve Türkiye bunların içinde en önde çünkü cari açıkları çok yüksek. Güney Afrika'da hükümetin nereye gideceği belli değil, Türkiye'de de öyle. Yabancı paraya çok ihtiyacı var bu ülkelerin. Fed'in gevşek para politikası sona erdiği zaman bunun etkileri negatif olacak" diye konuştu.