Türkiye Kurumsal Yatırımcı Yöneticileri Derneği (TKYD), 2019 yılında Emeklilik ve Yatırım Fonları performanslarını ve fonlara artan ilgiyi açıklıyor. 06 Şubat 2020...
Hisse | Fiyat | Değişim(%) | Piyasa Değeri |
---|
E-posta listemize kayıt olun, en son haberler adresinize gelsin.
Türkiye'nin döviz kuru sorunu Türk Lirası'nın değer kaybetmesi, ödemeler dengesi krizi ile ilgili endişeleri artırırken, aşağıdaki grafiklerde de görüldüğü gibi, nereden bakarsanız bakın Türkiye'nin döviz rezervlerinin çok fazla koruma sağlamadığı gösteriliyor.
1-KISA VADELİ BAKIŞ
Reuters'ın haberine göre, bir ülkenin döviz rezervlerinin yeterliliğini ölçmek için kullanılan en yaygın yöntemlerden biri, rezervleri kısa vadeli borç ödemeleri ile karşılaştırmak. Bu ölçütten bakıldığında Türkiye'nin yüksek tutarlı döviz borçlanması ön plana çıkıyor. Yüzde 100, genellikle asgari seviye olarak kabul ediliyor. Bu oran, 2018'e yaklaşık yüzde 90'da başladıktan sonra yıl ortalarında yüzde 74'ün biraz altına düştü. Bu seviye en basit ifadeyle, borçlanma piyasalarına erişim olmadan ya da ekstra rezerv oluşturmadan, Türkiye'nin teorik olarak temerrüde düşebileceğine işaret ediyor. Türkiye'nin yılda ortalama 200 milyar dolar civarında borcu yeniden finanse etmesi gerekiyor.
2-REZERV YETERLİLİĞİ ÖLÇÜMÜ (RAM)
Uluslararası Para Fonu (IMF) ülke ekonomilerini tekrar düzlüğe çıkarma konusundaki bilgi birikimi nedeniyle kur krizlerinde uzman olarak görülüyor. IMF bir ülkenin şoklar karşısında kullanabileceği kaynakların hepsini hesaplamaya çalışan Rezerv Yeterliliği Ölçümü (RAM) olarak adlandırdığı daha
kapsamlı bir gösterge geliştirdi. IMF geleneksel döviz ve altın rezervlerine ek olarak merkez
bankası swap mekanizmalarını, ulusal varlık fonu ile IMF ve diğer koruyucu kurumlardan erişebildiği finansmanı da RAM hesaplamalarına dahil ediyor. IMF'nin genel ölçütlerine göre bir ülkenin RAM oranının yüzde 100 ile 150 arasında olması gerekiyor. RAM oranı 2013'ten beri her yıl azalan Türkiye şu anda yüzde 75'in altına düşmüş durumda.
3-REZERVLER İTHALATI BEŞ AY KARŞILIYOR
Diğer bir ölçüt ise ülkenin rezervlerinin ithalat maliyetlerini ne süreyle karşılayabildiği. Ancak bazı uzmanlar bu ölçütün fazla basite indirgeyici olduğunu ifade ediyorlar. Büyük bir enerji ithalatçısı olan Türkiye, petrol ve doğalgaz fiyatlarının geçen yıla göre yüzde 50 yükseldiği ve yükselmeye devam ettiği göz önüne alındığında, bu ölçüte göre özellikle öne çıkıyor. Bu ölçüte göre rezervlerin ithalat maliyetini karşılama süresinde en az üç ay güvenli bir süre olarak görülüyor. Türkiye'deki süre son verilere göre yaklaşık beş ay civarında bulunuyor, ancak TL istikrar kazanmazsa bu süre kısalabilir.
Finansingundemi.com’da yer alan bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır. Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir. Burada yer alan bilgiler, güvenilir olduğuna inanılan halka açık kaynaklardan elde edilmiş olup bu kaynaklardaki bilgilerin hata ve eksikliğinden ve ticari amaçlı işlemlerde kullanılmasından doğabilecek zararlardan www.finansingundemi.com ve yöneticileri hiçbir şekilde sorumluluk kabul etmemektedir. Burada yer alan görüş ve düşüncelerin www.finansingundemi.com ve yönetimi için hiçbir bağlayıcılığı yoktur. BİST isim ve logosu “koruma marka belgesi” altında korunmakta olup izinsiz kullanılamaz, iktibas edilemez, değiştirilemez. BİST ismi altında açıklanan tüm bilgilerin telif hakları tamamen BİST’e ait olup, tekrar yayınlanamaz.