Cep telefonu pazarının lideri Turkcell’de TeliaSonera, Rus Alfa (Altimo) ve Çukurova grubu arasındaki karşılıklı davalar sonrası yaşanan anlaşmazlıklar Sermaye Piyasası Kurumu’nun (SPK) önceki günkü hamlesiyle yeni bir boyut kazandı. Aslında “Turkcell’e devlet müdahalesi” denildiğinde önceki güne değil bundan 8 yıl öncesine gitmek gerekiyor.
2005 yılında Türk ve İskandinav ortak arasında başlayan hukuk mücadelesine Turkcell’e bu süreçle birlikte ortak olan Alfa’nın da katılmasıyla işler yönetim tarafında karmaşık bir hal almıştı.
(2005’de Mehmet Emin Karamehmet hisselerini önce İskandinavlara satma kararı aldı, ancak son anda Rus Alfa’dan rehinli hisse karşılığı borç bulunca bu anlaşmadan vazgeçti. İskandinavlar da Karamehmet’e dava açtı.)
Yanlışa izin verilmedi!
Bu süreç sonrasında 2010 yılına gelindiğinde üç ortağın etkili olduğu yönetimde işler bir türlü anlaşmayla sonuçlanmayınca Türk hükümetinden ilk müdahale sinyali geldi.
O dönem, Ulaştırma Bakanı Binalı Yıldırım, Turkcell’i işaret ederek “Bu şirketlerde yanlışa izin vermeyiz” açıklaması yaptı. Sonrasında kabineden farklı isimlerinde de bu yönde söylemler geldi.
Tüm bu uyarılara rağmen üç ortak şirketin yönetim kurulunda bir türlü anlaşmaya gitmeyince SPK, yeni çıkan yasalarla kendisine tanınan yetkiye dayanarak ilk müdahaleye imza attı. Kurum, Mart 2013’de 3 üye atadı. Önceki gün de yönetime 2 üye daha atayarak işin boyutunu genişletti.
30 Nisan 2013 tarihinde üç ortağı temsil eden isimlerin yönetim kurulu üyeliklerinde süre dolmuş ancak bu isimlerin yerine bir atama yapılmamıştı.
Bu durum ortakları temsil eden hiçbir ismin yönetimde kalmamasına yol açmıştı. Böylece son atamalarla SPK bir anda 7 kişilik yönetimde 5 kişilik temsil hakkını elinde tutuyor hale geldi. Diğer 2 üyenin atanması için ise 3 ortağa çağrıda bulunan SPK, “bağımsız üye” olarak değerlendirilecek 2’şer kişilik aday listesinin 15 gün içinde kendisine gelmesini bekliyor.
Gelen isimlere bakarak diğer 2 üyenin atamasını yapması beklenen SPK, bu isimlerde ‘bağımsızlık’ tespit etmezse diğer üyeleri de kendisi atayabilir.
Turkcell’de ortakların yaşadığı anlaşmazlıklar sonrası devlet cephesinden 2010 yılında ilk müdahale sinyali gelmişti.
Kâr payı yok, yatırım var!
Yapılan yeni atamaların şirketin CEO’su Süreyya Ciliv’in yönettiği operasyonel tarafta bir değişikliğe yol açmayacağı, kârlılık tarafında ciddi adımlar atan Turkcell’in pazardaki etkinliğini sürdürme adına çalışmalarını sürdüreceği belirtiliyor. Bununla birlikte 2010, 2011 ve 2012 yıllarını kapsayan dönemde elde edilen kârdan doğan temettü ödemesi konusunda da önümüzdeki dönemde karar alınabileceği ifade ediliyor. Analistler buradaki rakamın toplamda 3.3 milyar TL’yi bulacağını açıklıyor.
Turkcell’de genel kurul yapılamamasından dolayı son 3 yıldan bu yana kâr payı dağıtımı yapılamıyor. Şirketin kasasındaki bu para finansal tarafta değerlendiriliyor.
Yeni yönetimin olağanüstü genel kurul yaparak bu parayı dağıtacağına işaret edenler olduğu gibi, bu paranın yatırımlarda kullanılması adına çalışma yürütülebileceği yönünde bilgiler de geliyor. Ortakların yanı sıra yerli ve uluslararası yatırımcılar merakla bu konuda alınacak kararı bekliyor.
İlk iş olarak ‘2’nci çeyrek’ açıklanacak
Türkiye’de cep telefonu operatörleri 2013 yılının nisan-mayıs-haziran dönemini kapsayan 2’inci çeyrek sonuçlarını açıklarken, Turkcell, SPK ile yaşanan süreç yüzünden bu rakamları henüz açıklamadı.
Şirketin SPK’nın hamlesiyle beraber öncelikle bu konuda operasyonel yönetiminin sunduğu rakamlara bakarak bunları açıklaması bekleniyor.
34.9 milyon abonesi var
Turkcell’in ilk çeyrekte net kârı yüzde 10 artışla 566 milyon lira olurken, şirketin cirosu 2.7 milyar liraya yükseldi. Sonuçlara göre, Turkcell’in faturalı abone sayısı ilk çeyrekte 285 bin artarak 13.5 milyona ulaştı. Faturasız abone tarafında yaşanan kayıpların etkisiyle abone sayısı 268 bin adet azalarak 34.9 milyon oldu.
‘Çarkları yağlamaya gidiyorum’
Turkcell’de Yönetim Kurulu Üyeliği’ne atanan AK Parti’nin Ar- Ge’den sorumlu İzmir İl Başkan Yardımcısı Bekir Pakdemirli “Turkcell’in dönen çarklarını yağlamaya gidiyorum” dedi. Pakdemirli, şöyle devam etti: “Turkcell’de çarkın düzgün işlemesi için katkı koyacağım. Benimki icracı görev değil, ancak Turkcell’de biriken çok iş var. İlk zamanlarda İstanbul’a sık gitmem gerekebilir. Ak Parti’deki görevim benim yaklaşık 10 görevimden biri. Turkcell’deki görevimin siyaseti engelleyeceğini düşünmüyorum.”
1973 doğumlu Pakdemirli, 2011 genel seçimlerinde 6’ncı sıradan milletvekili adayı olmuş ancak seçilememişti (DHA)