Tüketici finansında önemli gelişmeler

Bilindiği üzere 2004 yılında kredilerin akışkanlığını sağlamak üzere bir dizi reform kararı almış ve bu karar kapsamında bankalar ve diğer finans kuruluşlarının vermiş olduğu kredilerle ilgili olarak düzenlemiş oldukları sözleşmeler ile bu kredilerin geridönüşünü sağlamak üzere düzenlenen kağıtlar damga vergisinden muaf tutulmuştur. Leasing sözleşmeleri ise daha once çıkarılan kanunla damga vergisinden muaf tutulmuştur. 2004 yılında 488 sayılı Damga Vegisi Kanunda yapılan ilgili düzenleme ile Tüketici Finanman şirketlerinin yapmış olduğu kredi sözleşmelerine Damga Vergisi muafiyeti getirilmiş ancak bu düzenleme 4077 sayılı Tüketciyi Koruma Yasasına atfedilidiğinden uygulamada önemli belirsizlikler yaşanmıştır.
Bu düzenlemeye göre Tüketici Finanman şirketlerinin gerçek kişilere verdiği krediler istisna kapsamına alınmış ancak tüzel kişilere verilen kredilerle ilgili yapılan sözleşmler belirsiz hale gelmiştir. Diğer taraftan Tüketici Fianansman şirketlerinin faaliyetlerini düzenleyen ve BDDK tarafından yapılan ilgili yönetmelikte tüketicinin tanımda gerçek ve tüzel kişi ayrımı yapılmamış, bir mal ve hizmeti nihai olarak kullanan her kişilik tüketici tanımı içerisine alınmıştır.
Tüketici Finansman şirketleri bu belirsizlik ortamı içinde faaliyetlerine devam etmiş ve bu muafiyetten faydalanmak için tüzel kişilere yapılan sözleşmeleri Tüketiciyi Koruma Yasası Kapsamında düzenlemiş ve bu kanunun getirdiği dar kalıplar içinde sözleşmeleri düzenlemek zorunda kalmışlardır.
Ancak bu düzenlemedeki belirsizliklerin sektöre önemli problem yaratacğı fark edilerek 1 Ağustos 2010 arihinde 6009 sayılı kanunla (Torba Yasa) bu belirsizlik giderilmiş ve Tüketici Finans Şirketlerinin yaptığı tüm sözleşmeler damga vergisinden muaf tutulmuştur. Ayrıca geçmişe yönelik yükümlülükler hususunda sektör şirketleri Maliye Bakanlığı ile Aralık ayında uzlaşmaya giderek bu çok önemli sorun çözüme kavuşmuştur.
Artık bu düzenleme ile Tüketici Finansman şirketleri sadece gerçek kişilere verilen kredilerde Tüketiciyi Koruma Yasası kapsamındaki yükümlülüklere tabi olmakta , tüzel kişilere verdikleri krediler ile ilgili olarak ta Türk Ticaret Kanunun ilgili hükümlerine göre hareket etme imkanına kavuşmuş olmaktadırlar.
BDDK tarafından hazırlanan ve hükümete sunulan Finansal Kiralama, Faktoring ve Finansman Şirketleri ilgili yeni taslak kanunla Tüketici Finansman Şirketleri , Finansman Şirketi adını alacak ve Finansman Şirketleri stok finansmanı dahil olmak üzere mal ve hizmet alımına yönelik kerdi sektöründe önemli oyuncu haline geleceklerdir. Damga Vergisi Kanununda yapılan bu düzenleme ile rekabette dezavantajlı durum ortadan kaldırıldığından , Damga Vergisinde yapılan bu düzenleme de sektörün gelişmesine önemli destek sağlamış olacaktır. 

Dursun Akbulut