Türkiye 2. çeyrekte vatandaşın yaptığı tüketimle yüzde 3.8 büyüdü. Halkın gelirinde bir artış olmadığına göre, bu tüketim ya birikimlerden, ya da üst gelir grubunun harcamalarından karşılandı. Milliyet'teki haberde ikinci çeyrekteki büyüme rakamı akademisyenler, ekonomi yönetimi ve iş dünyasınca yorumlandı. Ortak kanı ise "Büyüme üretimle olur. Tüketimle sağlıklı büyüme olmaz. Olursa bir yerde tıkanır" şeklinde. İşte o haber:
‘Yılın ikinci yarısında durgunluk ihtimali var’
Prof. Dr. Seyfettin Gürsel / Bahçeşehir Üniversitesi Öğretim Üyesi
“Beklenenin üzerinde gelen büyüme özel yatırımlardaki beklenmedik sıçrama sayesinde oldu. Uzun süredir ilk kez çeyrekten çeyreğe yatırımlar yüzde 7.8 gibi yüksek oranda arttı. Anlaşılan yatırımcılar seçimlere ve sonuçlarına sanılandan daha iyimser bakmışlar.
Üçüncü çeyrekte büyümenin aynı performansı göstereceğini hiç sanmıyorum. Temmuzdan itibaren, siyasal belirsizlik ve şiddet hızla yükseldi. Öncü göstergeler de oldukça olumsuz. Sanayi üretimi temmuzda yüzde 1.5 azaldı. Güven endekslerinde de büyük düşüş var. Üçüncü çeyrekte büyümenin çok düşük olmasını bekliyorum.
İlk yarıda yıllık büyüme yüzde 3’ün biraz üzerinde gerçekleşti. Yıllık büyüme, ikinci yarıdaki performansa bağlı. İkinci yarıda çok daha düşük büyüme bekliyorum. Durgunluk ihtimali de var. Bu durumda yıllık büyüme yüzde 2 civarına iner.”
‘2. çeyrek büyümesi geçici talep artışı, sürekli olmaz’
Prof. Dr. Erinç Yeldan / bilkent Üniversitesi İktisat Fakültesi Dekanı
“Ekonomi ikinci çeyrekte özel ve kamu tüketime dayalı olarak beklentilerin üzerinde büyüdü. Özel tüketimin yüzde 5.6; kamu tüketim harcamalarının ise yüzde 7.2 büyüme gösterdiği bu ortamın konjonktürel ve geçici olduğunu düşünüyorum. İhracattaki daralma, büyümenin daha çok iç talebe dayalı olduğunu belgeliyor ve neden olduğu dış açığın da Merkez Bankası rezervleri ve kısa vadeli, kaynağı belirsiz sermaye girişleriyle finanse ediliyor olması sürüdürülebilirliği konusunda kaygılar uyandırıyor.
Yılın ikinci yarısına ilişkin öncü göstergeler de, sanayinin durgunluğa itildiği ve dış açığın döviz baskısıyla daralacağı ve dolayısıyla iç talep artışının sürdürülemeyeceği yönünde sinyaller vermekte. Bu şartlar altında büyüme tahmininin yüzde 3-3.5 arasında korunması gerekir.”
‘Dış talepte daralma büyümeyi sınırladı’
Başbakan Yardımcısı Cevdet Yılmaz, ilk çeyrekte olduğu gibi bu yılın ikinci çeyreğinde de büyümenin yurtiçi talep kaynaklı olduğunu belirterek, net dış talepteki daralmanın büyümeyi sınırladığını kaydetti.
Yılmaz, TÜİK tarafından açıklanan büyüme verilerine dair yaptığı açıklamada, “Türkiye ekonomisi 2009 yılının son çeyreğinden itibaren sürdürdüğü kesintisiz büyüme sürecine, 2015 yılı ikinci çeyreğinde de devam etmiştir” dedi.
İnşaat dahil sanayi sektörü katma değerinin 2015 yılı ikinci çeyreğinde olumsuz dış ekonomik koşullara rağmen yüzde 4.1 seviyesinde artış gösterdiğini, hizmetler sektörü katma değerinin ise yüzde 2.2 büyüdüğünü kaydeden Yılmaz, şöyle devam etti:
“Tarım sektörü katma değerinde; baz etkisi ve olumlu hava koşulları sebebiyle 2015 yılı ikinci çeyreğinde bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 6.7 artış gerçekleşmiştir. Yılın ilk çeyreğinde olduğu gibi yurtiçi talep kaynaklı büyüme söz konusudur. Otomotiv, beyaz eşya üretim satışları ile konut satışları yurtiçi üretim ve talebi destekleyen göstergeler olmuştur.”
‘3. çeyrekte ılımlı da olsa büyüme sürer’
Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, büyümenin siyasi belirsizlik ve küresel piyasalardaki dalgalanma gibi nedenlerle ikinci çeyrekte sınırlı kaldığını belirterek, göstergelerin üçüncü çeyrekte ılımlı da olsa büyümeye devam edeceğini gösterdiğini söyledi.
Şimşek, Türkiye ekonomisinin ikinci çeyrekte olumsuz konjonktüre rağmen beklenenin üzerinde büyüdüğünü belirterek, “Siyasi belirsizlik nedeniyle ertelenen yatırım, küresel finansal piyasalarda dalgalanma, artan jeopolitik gerginlikler ile AB’deki durgunluk yılın ilk yarısında ekonomik büyümeyi sınırlamıştır” dedi.
Net ihracatın büyümeyi ilk yarıda 1.2 puan aşağı çektiğini, iç talebin katkısının ise 4.4 puan olduğunu kaydeden Şimşek, en önemli bileşenin 3.4 puan ile özel tüketim olduğunu kaydetti.
“Siyasi belirsizlik ve dış konjonktür nedeniyle büyümenin OVP’deki yüzde 4’ün altında kalması muhtemel” diyen Şimşek, şöyle dedi:
“Otomotiv, konut ve beyaz eşya gibi temel sektörlerdeki güçlü satış trendi ekonominin 3. çeyrekte ılımlı da olsa büyümeye devam edeceğini gösteriyor.”
‘İhracatın katkısıyla büyüme % 5’i aşacak’
Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci, küresel ekonominin ikinci çeyrekteki yavaşlamasına rağmen Türkiye’nin büyümesini artırdığını belirterek, ihracatın büyümeye katkı vermeye başlaması ile yüzde 5’lerin üzerinde büyümeye yöneleceğini söyledi.
Yılın ikinci çeyreğinde yüzde 3.8 ile beklentilerin üzerinde gerçekleşen GSYH büyümesinin ardından yaptığı yazılı açıklamada Zeybekci, “İhracat küresel gelişmelerden dolayı, 2015 yılı başından itibaren büyümeye pozitif katkı sunamadı. Ancak önümüzdeki dönemde, ihracatın büyümeye katkı vermeye başlaması ile Türkiye’nin olması gereken yüzde 5’lerin üzerinde büyüme seviyesine doğru yöneleceğini söyleyebiliriz” dedi.
Zeybekci, büyümenin yılın ilk yarısında büyük ölçüde iç piyasadaki tüketim kanalından desteklendiğini belirterek, “Büyüme bu yıl büyük ölçüde tüketimin olumlu katkısı ile yüksek çıkacak. Nitekim ikinci çeyrekte hanehalkı tüketim harcamalarının sabit fiyatlarla yüzde 5.6, kamu tüketim harcamalarının sabit fiyatlarla yüzde 7.2 arttığını görüyoruz” dedi.
İŞ DÜNYASI TEMKİNLİ
‘Ekonomide kriz ve kaos senaryoları boşa çıktı’
İş dünyası ikinci çeyrek büyüme rakamlarını iyimserlikle, üçüncü çeyrek öngörülerini ise temkinli yorumladı.
İstanbul Ticaret Odası Başkanı İbrahim Çağlar, “Ekonomide kriz ve kaos senaryoları boşa çıktı” derken, İstanbul Sanayi Odası Başkanı Erdal Bahçıvan, “Üçüncü çeyrekteki gelişmeler büyümenin sürdürülmesini açısından şüphe uyandırıyor” diye konuştu.
Ankara Sanayi Odası Başkanı Nurettin Özdebir, “Seçimlerde çıkacak tabloya göre bu rakamların devam ettirilebileceği konusunda endişeler var” diye konuştu.
DEİK Yönetim Kurulu Başkanı Ömer Cihad Vardan, “Sıfır büyüme propagandası yapıldığı dönemde bu rakam güven verdi” derken, Türkiye İhracatçılar Meclisi Başkanı Mehmet Büyükekşi, “Zor günlerde bu rakamlar moral oldu” dedi.