Trump'ın milyarder bakanları halka ne verecek?

Akşam yazarı Deniz Gökçe bugün köşesini Trump'ın milyarder bakanlarına ayırdı. Bakanların özelliklerine yer verdi. Sonuç olarak milyarder bakanların “herkesde bulunmayan” özellikleri veya ilişkileri var! Ama kafaları karıştıran bir soru var ki o da bu bakanların halka ne verecekleri... İşte Gökçe'nin bu yazısı;

Bay Trump ABD Başkanı oldu ve göreve de başladı. Dermiş ki “Federal Hükümet bir şirketmiş gibi yönetilebilir!” Kendisini görsem “Hadi sende!” diyeceğim. Geçtiğimiz cuma günü ABD’de göreve başlayan yeni hükümette milyarder şirketçi başkana ilaveten tam üç adet de dolar milyarderi şirketçi, beş adet şirket Genel Müdürü veya sahibi ve birçok şirket dünyası lideri görev alıyor. Ama üç kuruşluk aklı olan da biliyor ki, şirket yönetimi ile devlet ve kamu kurumu yönetimi çok ayrı şeyler. Şirket kâr için ,devlet ise insan mutluluğu için çalışır!

Dolar milyarderlerinden yeni Dışişleri Bakanı Tillerson’un ne tür bir kişi olduğunu dün detaylı bir şekilde aktardım. Bu sefer de size üç tane daha milyarder yeni bakanı tanıtacağım. İlk önce Eğitim Bakanı olarak atanmakta olan Bayan Betsy DeVos’u tanıtalım.

Betsy 1958 yılında doğmuş. Babası Edgar Prince dolar milyarderi bir sanayicidir. Betsy işletme okumuş ve çalışma hayatının başından beri de kamu eğitimi değil, özel paralı eğitim gerektiği konusunu savunmuş. Hep de kamu kaynağı ile öğrencilere eğitim veren özel okulları teşvik etmiş. Kocası Richard Mervin De Vos da dolar milyarderidir, çünkü onun babası da, AMWAY adlı büyük şirketin büyük kurucu ortağıdır ve bu şirket de beslenme, bakım, güzellik, ve ev bakımı gibi alanlardaki en büyük şirketlerden biridir. Ailenin servet büyüklüğü 5.1 milyar dolar civarındadır.

Tulane Üniversitesi Ekonomi Profesörü Douglass Harris, New York Times'taki yazısında “Betsy kamu okulları aleyhine reklam yaparak ülke çapında en büyük okul reformu felaketini yaratan ekibin liderlerinden idi” demiş.

Ticaret Bakanı makamına atanacak olan Willbur L.Ross ise 1937 doğumlu. Yale Üniversitesi mezunu ve Harvard’da master yapmış olup meslektaşları tarafından “King of Bankruptcy“ adıyla tanınır ve anılır. Çünkü hep batmakta olan şirketleri ucuza alıp sonra toparlanmalarını sağlayıp, satarak dolar milyarderi olmuş bir kişi. İlginç olan Ross’un aslında Cumhuriyetçi değil de, Demokrat Parti taraftarı olduğudur. 24 yaşında Yale mezunu olduktan sonra “Rothchild and Sons” şirketine girmiş ve şirkette iflas düzeltme bölümünde çalışarak, önce terfi etmiş ve sonunda 2000 yılında 62 yaşında, Rothchild’dan 450 milyon dolar borç alarak kendi şirketini kurmuş ve neticede dolar milyarderi olmuştur. Sonradan 2005'te sahibi olduğu International Steel Corporation adlı şirketi de satarak 4.5 milyarlık bir servete de ortak olmuştur.Otomotiv, kömür gibi sektörlerde de yatırım yapmıştır. Brookings Yönetim Kurulu üyesi olan Ross’a karşı, kendi hissedarları 2014 yılında 81 milyon dolarlık bir tazminat davası açmıştı. Mahkum olmadı ama bol kepçe para da ödemeye mecbur oldu.

Son milyarder kahraman Bakanımız ise Steven Mnuchin! Steven 1962 doğumlu ve Trump tarafından Maliye Bakanlığı'na atanacak. 1985 Yale mezunu. 17 yıl Goldman Sachs'ta çalışmış. 2002'de ayrılmış ve hedge fund şirketlerinde çalışmış ve de hedge fund kurmuş. Bugün adı One West olan IndyMac adındaki finansal kurumu iflas durumunda iken satın alarak yapısını değiştirmiş ve banka yaptıktan sonra 2015 yılında satmış. Bu da onu da dolar milyarderi yapmış. Trump’ın da kampanya mali danışmanlığını yapmış olan Steven’in babası da Goldman Sachs Yönetim Kurulu üyesi idi.

Görüldüğü gibi milyarder bakanların “herkesde bulunmayan” özellikleri veya ilişkileri var! En iyi yaptıkları şirket alıp şirket satmak. Halka ne verecekler bilemiyorum!