<
BASIN TOPLANTISI - ETKİNLİK - KONFERANS
Basın Daveti Türkiye Kurumsal Yatırımcı Yöneticileri Derneği 06 Şubat 2020, 09:30

Türkiye Kurumsal Yatırımcı Yöneticileri Derneği (TKYD), 2019 yılında Emeklilik ve Yatırım Fonları performanslarını ve fonlara artan ilgiyi açıklıyor. 06 Şubat 2020...

Tüm Etkinlikleri Göster
BANKA HİSSELERİ
Hisse Fiyat Değişim(%) Piyasa Değeri

E-posta listemize kayıt olun, en son haberler adresinize gelsin.

Ana SayfaPara PiyasaTL'deki başarının kaynağı ne?----

TL'deki başarının kaynağı ne?

TL'deki başarının kaynağı ne?
13 Nisan 2020 - 16:05 www.finansingundemi.com

Gelişen ülke kurları içinde karşılaştırmalı daha iyi performans gösteren TL’de perde arkasında ise rezervlerin kur seviyesini korumak için kullanılması sebebi bulunuyor

Uluslararası Finans Enstitüsü (IIF) Baş Ekonomisti Robin Brooks, Twitter'dan yaptığı paylaşımda salgın sürecinde TL’nin diğer gelişen ülke para birimlerine göre çok daha iyi bir performans sergilediğini fakat bunun bir yanılsama olduğunu belirtti.

“Türkiye Döviz rezervi azalırken, kura daha yoğun müdahale etti” diyen Brooks, bunun “dalgalanma korkusu” örneği olduğunu söyledi ve Mısır, Brezilya ve Ukrayna’nın da bunun diğer örnekleri olduğuna değindi.

Mart ayı içerisindeki kur değişimini ve rezerv satış miktarının GSYH’ye oranını gösteren grafiğe göre, Türkiye GSYH’sine oranla en çok rezerv satan ülke olarak gözüküyor. Kur seviyesinde ise diğer ülkelere göre daha iyi bir performans sergilemesine rağmen bunu kullandığı rezervlere borçlu olduğu da dikkat çeken bir diğer nokta.

Dalgalanma Korkusu Nedir?

Dalgalı kur rejimlerinde kur seviyesinin piyasada belirlenmesi süspansiyon görevi görerek ekonomik şokların emilmesinde önemli rol oynar. Dalgalanma korkusu ise kurda bir değişikli olmasının diğer sorunları tetikleyebileceğini düşündüğü için bazı gelişen ülkelerdeki karar vericilerin artış yaşanmasını istememesinden kaynaklanır. Kurun sabit tutulmasıysa rezervlerin kullanılması ya da rezerv paranın repo satışı gibi enstrümanların kullanılmasıyla mümkün olur.

Dalgalanma korkusu yaşayan ülkeler kur seviyesi artışından kaynaklanabilecek diğer sorunları engellemek amacıyla kurunu sabit tutmak ister. Türkiye örneğindeyse döviz cinsinden dış borcun yüksek seviyelerde olması kur seviyesinin sabit tutulmasını elzem kılmaktadır. Fakat bu ekonomiyi de daha hassas hale getirmektedir.

Başlangıç Noktası ve Geçmişin Yükü Önemli

Brooks’a göre ülkelerin geçmişten kalan bagajları ve koronavirüs öncesi durumları da yüksek önem taşımakta. Paylaştığı grafikte TL’nin 2019 Ocak ayından 2020 Şubat ayına kadar değişim dikey olarak gösteriliyor. Yatay eksendeyse döviz rezerv satışlarının GSYH’ye oranları yer alıyor.

Türkiye geçen senelerde bir kur şokunu atlatarak 2019’da iyi bir toparlanma yaşamıştı. Swap limitleri de önceki şoku takiben Ağustos 2018’den bu yana kademeli olarak azaltılmıştı.

Dün ise TL alım için swap limiti %1’e inerken, satım limitleri vadesine 7 gün kalanlar için %1, 30 gün kalanlar için %2 ve 1 yıl kalanlar için %10 olarak değiştirildi. Berat Albayrak haftasonu yaptığı açıklamada IMF ile de hiçbir şekilde konuşulmadığını belirtti.

Bütün bunlar göz önüne alındığında kurun bu seviyelerde kalmasının mevcut imkanlarla, ileride nasıl sağlanabileceği ve şu ana kadarki çabaların ne kadar sürdürülebilir olduğu merak edilen konular arasında.

BDDK'dan dövizde hareketliliğe tedbir: Swap limitleri yüzde 1'e çekildi

SPK’dan swap düzenlemesi

YORUMLAR (3)
:) :( ;) :D :O (6) (A) :'( :| :o) 8-) :-* (M)