Terör sigortası yapmaktan kaçmıyoruz

SİGORTACILAR, özellikle Doğu ve Güneydoğu’da terör sigortası yapmaktan kaçındıkları yönündeki eleştirilere tepki göstererek, “Türk sigorta sektörü, terör teminatı veren ender ülkelerden biridir. Birçok ülkede müşteriler bu teminatı sigorta piyasasında bulamamaktadır” diyor. SON dönemde artan terör olayları nedeniyle gözler sigorta sektörüne çevrildi. Yıllardır özellikle Doğu ve Güneydoğu’da terör sigortası yapmaktan kaçındıkları yönünde eleştirilerle karşılaşan sigortacılar, bu eleştirilerin haksız olduğunu ve hem konutlara hem de işyerlerine terör teminatını her dönem verdiklerini söylüyorlar. Sigortacılar, Türk sigorta sektörünün terör teminatı veren ender ülkelerden biri olduğunu da vurguluyorlar. Maliyetleri arttı Anadolu Sigorta Genel Müdürü Mustafa Su, yangın sigortalarında terör teminatının paket poliçeler içinde ek teminat olarak ve cüzi bir primle verildiğini belirterek, sigortalıların da bu teminatı her dönemde talep ettiklerini kaydetti. Mustafa Su, sektöre yönelik eleştirilere de değinerek, özellikle 11 Eylül olaylarından sonra dünya reasürans piyasalarında genel olarak bir daralma meydana geldiğini ve terör teminatı ile ilgili olarak sigorta şirketlerinin kapasite temininin zorlaştığını, buna bağlı olarak maliyetler de artış olduğunu vurguladı. Mustafa Su, sözlerini şöyle sürdürdü: “Söz konusu durumun etkileri özellikle sınai ve ticari risklerde kendini gösterdi. Havaalanları, yüksek binalar, çok uluslu firmalar gibi terör açısından öncelikli hedefler için bu durum daha da belirginleşti. Sigorta şirketleri bu tip işletmelerde terör riskini belirli limitlerle, yüksek muafiyetlerle ve yüksek primlerle teminat altına alma yoluna gittiler. Bu durumdan ötürü de şirketlerin teröre karşı teminat vermedikleri yönünde kötü bir algı oluştu.” Bazı tedbirler alabiliriz Aviva Sigorta Genel Müdürü Ertan Fırat da, halen satılmakta olan birçok bireysel ve ticari sigorta poliçesinin kapsamında terör teminatının verildiğini söyledi. Ertan Fırat, ticari işletmelerin terör teminatını daha bilinçli olarak talep ettikleri de ifade ederek, “Satılan poliçe adetleri açısından bakıldığında terör teminatı, ağırlıklı olarak ekonomik yatırımların daha yoğun olduğu Marmara ve Ege Bölgelerinde veriliyor” dedi. Ertan Fırat, terör teminatının priminin gerek bireysel gerekse de ticari risklerde son derece makul seviyelerde olduğunu da belirterek, sözlerini şöyle sürdürdü: “Şirketten şirkete küçük farklılıkların olmakla birlikte örneğin, sigorta bedeli 200 bin TL olan bir konut poliçesindeki terör primi 55-60 TL civarında. Ticari risklerde de benzer bir durumdan bahsetmek mümkün.” Ertan Fırat, son dönemde artan terör olaylarından hasar açısından endişe duymadıklarını da vurgulayarak, şunları söyledi: “Terör teminatı kapsamındaki hasarların bir artış trendine girmesi söz konusu olabilir. Şu an için çok dikkat çekici ve iş politikalarımızda bir değişiklik yapılmasını gerektirecek bir durum yok. Ancak, önümüzdeki dönemdeki gelişmeleri dikkatle izlemek ve bu aşamada bunu düşük bir olasılık olarak görmekle birlikte, çok gerekli olması halinde buna paralel bazı tedbirler alınması gereği de söz konusu olabilir.” Üç yılda 2 milyon TL hasar ödedik ANADOLU Sigorta Genel Müdürü Mustafa Su, sigorta sektöründe terör teminatı kapsamında ödenen hasarların ‘grev, lokavt, kargaşalık, halk hareketleri, kötü niyetli hareketler ve terör’ isimli teminat altına toplandığını belirterek, şöyle konuştu: “Ticari ve sınai işletmeler her dönem terör teminatını talep ediyorlar. Terör teminatına yönelik talebin yoğunluğuna bakıldığında bölgesel ya da illere göre değişen bir farklılık bulunmuyor. Şirket olarak terör, grev, lokavt, halk hareketleri, kargaşalık teminatı kapsamında 2007 yılında 1 milyon 279 bin TL, 2008 yılında 396 milyon TL ve 2009 yılında da 379.6 milyon TL olmak kaydıyla son üç yılda toplam 2 milyon TL ’nin üzerinde hasar tazminatı ödedik.” Sektöre yönelik eleştiriler haksız AVİVA Sigorta Genel Müdürü Ertan Fırat, sigorta sektörünün bazı dönemlerde terör teminatı vermekten kaçındığı yönündeki eleştirilere değinerek, bu konuda şunları söyledi: “Bu eleştirileri haksız ve gerçek dışı görüyorum. Neredeyse tüm sigorta branşlarında sigorta şirketlerimizin tamamına yakını terör teminatı vermektedir. Ancak, sigorta şirketleri de sonuçta kar amacıyla faaliyet gösteren, ticari işletmeler olduğundan, sigorta şirketlerinin bazıları kendi risk kabul esasları ve çalışma prensiplerine göre riski ağır buldukları bazı bölge ve faaliyet türleri için terör teminatı vermekten kaçınıyor olabilirler. Yani şirketten şirkete uygulama farklılıkları söz konu olabilir. Ancak, bunun terör teminatı bulunmasında genel bir problem olduğu şeklindeki değerlendirmelere yol açması kesinlikle gerçeklikten uzaktır.” Şantiyelere saldırıp makineleri yakıyorlar SİGORTACILAR, son 15 yılda özellikle büyükşehirlerde yaşanan terör olaylarının sektör açısından büyük hasarlara neden olduğunu belirterek, şunları kaydetti: “Son 15 yıllık döneme baktığımızda, hasar ödemesine konu olan belli başlı terör olayları olarak, 1999 yılında İstanbul Göztepe’deki Mavi Çarşı yangınını, 2003 yılında yine İstanbul’da sinagoglara, İngiliz Konsolosluğu ve HSBC Genel Müdürlük binasına yapılan saldırıları ve 2007 yılında Ankara’da Anafartalar Çarşısı’na yapılan bombalı saldırıyı sayabiliriz. Bunların dışında kalan hasarların önemli bölümü ise, muhtelif banka şubeleri ve banka ATM cihazlarına yapılan saldırılar, molotof kokteyli atılması gibi olaylar, özellikle Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi’ndeki bazı şantiyelere yapılan saldırı ve iş makinelerinin yakılması, petrol boru hatlarına yapılan saldırılar gibi daha çok orta ve küçük montanlı hasarlardan oluşmaktadır.”