Türkiye Kurumsal Yatırımcı Yöneticileri Derneği (TKYD), 2019 yılında Emeklilik ve Yatırım Fonları performanslarını ve fonlara artan ilgiyi açıklıyor. 06 Şubat 2020...
Hisse | Fiyat | Değişim(%) | Piyasa Değeri |
---|
E-posta listemize kayıt olun, en son haberler adresinize gelsin.
SERAP SÜRMELİ – FINANSGUNDEM.COM / ÖZEL HABER
Geçtiğimiz hafta İstanbul, kritik önemdeki bir dizi panele ev sahipliği yaptı. TEB Nakit Yönetimi Akademisi’nin gerçekleştirdiği etkinlikte, dönüşen dünyada nakit yönetimi, son gelişmeler ve trendler masaya yatırıldı.
Finans ve teknoloji dünyasından ünlü isimlerin buluştuğu etkinliğin açılış konuşmasını yapan TEB Kurumsal Bankacılık Genel Müdür Yardımcısı Gülümser Özgün Henden, internet, sosyal medya ve mobil cihaz kullanımına yönelik çarpıcı rakamlar verirken, “Değişim artık çok hızlı, mevcut oyunu bozar şekilde geliyor. Blockchain, yapay zeka, 3 boyutlu yazıcılar, robotik fabrikalar gibi yeni teknolojiler hayatımızı başlıca dört alanda etkileyecek. Otomasyon, bilgi yönetimi, etkileşim ve iş birliği alanlarında büyük gelişmeler yaşanıyor” dedi.
Etkinlik sonrası Finansgundem.com’a konuşan Gülümser Özgün Henden, bir Türk bankacısı olarak, tüm dünyayı etkisine alan dijitalleşmede ‘alarm’ düğmesine bastı. Henden, “Sadece şirketleri değil, kendi zihnimizi de değiştirip dönüştürmek zorundayız. Yoksa dijital dünyada yok oluruz” sözleriyle kritik bir mesaj gönderdi. Özellikle TEB olarak bu buluşmadan edindikleri bilgileri iyi değerlendireceklerini söyledi.
Başta bankacılar sermaye piyasaları, iş dünyası ve yatırımcıların çok yakından izlediği kurdaki gelişmeleri de yorumlayan Henden, “Doların yükselişi nerede son bulur?” sorumuza ise, “Dolar 3.90-3.96 civarında hareket edebilir. Aşağıya iner mi? Tabi ki inme olasılığı var. Aslında piyasaları korkutan şey dalgalanmanın şiddeti ve sürekliliği, kurların artması çok büyük bir problem değil” yanıtını verdi.
TEB Kurumsal Bankacılık Genel Müdür Yardımcısı Gülümser Özgün Henden, Türk bankacılık sektörünü, kurdaki oynaklığı, KGF’nin yararlarını ve Fintech hakkındaki görüşlerini Finansgundem.com’a anlattı.
“KENDİMİZİ, ÇOCUKLARIMIZI VE ŞİRKETLERİ DİJİTAL DÖNÜŞÜME HAZIRLAMALIYIZ”
-Nakit yönetimindeki dijital dönüşümden bahseder misiniz? TEB olarak neler yapıyorsunuz?
Gülümser Özgün Henden: Dijital dönüşüm sadece TEB’in değil tüm bankaların gündeminde olan bir konu. Bu artık bir seçenek değil, mecburiyet. Sadece şirketleri değil, kendi zihnimizi de değiştirip dönüştürmek zorundayız. Yoksa dijital dünyada yok oluruz.
Bakın şirketler endüstri 4.0’a hazırlanıyor. Buna hazırlanmanın da süresi o kadar uzun ki, Almanya gibi gelişmiş bir ekonominin bile 2025’de bunu uygunluk seviyesine ulaştırılacağı söyleniyor. Onun için bizim daha çok yapacak işimiz olduğunu düşünürseniz buna 20-30 yıl gibi süreler biçiliyor. Ama bu dönemde dünyada dijital anlamda durmuyor ve hepimizin tahmin edeceğinden çok daha hızlı dönüşüyor. Eğer yapıcı bir dille konuşursak, kendimizi, çocuklarımızı ve şirketleri bu dijital dönüşüme hazırlamak zorundayız.
Bu yıl üçüncüsünü gerçekleştirdiğimiz TEB Nakit Yönetimi Akademisi’nde birçok sektörden yerli yabancı 500’e yakın konuk katıldı. Bu da şu demek, dijital dönüşüm hepimizin gündeminde. Burada hepimize görev düşüyor. Biz banka olarak kendi görevimizi şöyle belirledik; kendi alt yapımızı müşterilerimizin alt yapısında olabildiğince entegre edip, dijital akışı sağlamak olarak hedefliyoruz. TEB olarak dijitale çok ciddi yatırım yapıyoruz. Biz aslında iş yapış şeklimizi değiştirmek üzerine odaklıyız. Bu yatırımlarımızı memleket meselesi ve sosyal sorumluluk olarak görüyoruz. Doğal olarak da bu bize şunu getiriyor; ben müşterimin hayatını nasıl kolaylaştırmalıyım, müşterimden nasıl öğrenmeliyim, müşterime ne aktarmalıyım? Olaya hep böyle bakıyoruz. Nakit Yönetimi Akademisi’nin de doğuşu böyle oldu. Biz müşterilerimizle karşılıklı birlikte öğrenelim, birlikte tartışalım, ihtiyaçlarını anlayalım diye yola çıktık. Ama bir yandan da onlar da birbirlerinden bir şeyler öğrensinler istedik. Buradan aldığımız bilgilerden ödevimizi yapacağız ve bir sonraki seneye hangi projelere öncelik vereceğimizi belirleyeceğiz.
“KGF’NİN DE GETİRDİĞİ RÜZGAR, SİSTEMİ ÇOK DESTEKLEDİ”
-3 çeyrekte sanayi şirketleri bankacılık sektörünü solladı. Son çeyrek için ne düşünüyorsunuz?
Gülümser Özgün Henden: Bankacılık sektörü ilk çeyrekte çok hızlı büyüdü. Doğal olarak da içeride biraz toparlanması da gerekiyordu. Açıkçası bankaların ekonomiye vereceği ciddi desteği sağladığını düşünüyorum. İlk çeyrekte KGF’nin de getirdiği rüzgar, sistemi çok destekledi. Bu hem ekonomiyi, hem bankacılık sistemini hem de moralleri düzeltti. Ama son çeyrekte sektör normalize oldu.
-Türkiye’nin büyümesi için yüzde 6-7 konuşuluyor. Siz ne düşünüyorsunuz?
Gülümser Özgün Henden: Türkiye’nin 2017 büyümesi yüzde 6-6,5 normaldir. Zaten bunun minimumu yüzde 5,5’tur.
“TAKİBE DÜŞEN ŞİRKETLERİN, SADECE DÖVİZ POZİSYONUNDAN DOLAYI TAKİBE DÜŞTÜĞÜNÜ DÜŞÜNMÜYORUM”
-Dolar kurundaki yükseliş dövize bağlı şirketleri zora sokuyor. Verdiğiniz kredilerde hiç takibe düşen oldu mu?
Gülümser Özgün Henden: Takibe düşen şirketlerin, sadece döviz pozisyonundan dolayı takibe düştüğünü düşünmüyorum. Bu bir bütün aslında. Şirketin, likitide yönetimiyle, finansal yönetimiyle, yatırımlarıyla, borçluluğuyla, aynı para birimi veya aynı vadelerde olup olmamasıyla çok alakalı. Doğal olarak takibe düşen bir şirket sadece kurdan dolayı sıkıntı yaşıyorsa ki aslında şirket faaliyetine devam edebilecek bir karlılık seviyesine sahipse, bu kısa süreli bir likitide ve borç yönetimi kriziyse bankalar gerekli desteği veriyor. Biz de üzerimize düşen görevi yapıyoruz. Ama konu şirketin sağlıklı bir yönetimle hayatını devam ettirip ettiremeyeceği meselesiyse, çok düşük kar marjı ve verimli çalışamamasıysa o zaman kur seviyesi o şirkette son nokta olabilir diyebilirim. Tabi ki o tür örnekleri sistemde de görüyoruz, kendi müşterilerimizde de oluyor. Ama genel olarak baktığımızda bunun sağlıklı yönetimle ilgili olduğunu düşünüyorum. Bunun sadece kura bağlı olduğunu düşünmüyorum.
“PİYASALARI KORKUTAN ŞEY DALGALANMANIN ŞİDDETİ VE SÜREKLİLİĞİ”
-Doların yükselişi nereye kadar sürer? Yılsonunda dolar tahmininiz ne olur?
Gülümser Özgün Henden: Dolar 3.90-3.96 civarında hareket edebilir. Aşağıya iner mi? Tabi ki inme olasılığı var. Eğer 3.80’lere geldiği takdirde bir miktar alış görebiliriz ki bu da daha aşağı inmesini etkileyebilir. Aslında piyasaları korkutan şey dalgalanmanın şiddeti ve sürekliliği. Kurların artması çok büyük bir problem değil. Belli bir eğimle artarsa sistem onu tolere edebilir. Ama kur çok dalgalı ve volatil hale geldiğinde, sistem o zaman tedbirli davranmaya çalışıyor. Bakın kur dediğiniz şey jeopolitik risklerden, siyasete, iç politikadan, dış politikaya kadar her şeyden etkileniyor. Ekonominin kendi dinamikleri olarak baktığınızda, bütçe yönetimimiz, cari açığını bir şekilde bu döneme kadar finanse edilebilmiş olması, bankacılık sisteminin kendi içinde sağlam bir yapıya sahip olması, kamu borcunun yüzde 30’un altında olması gibi… Bunlar bizim şu anda tutunduğumuz hikayelerimiz diyebilirim. Bunlarla baktığınızda aslında biz gelişmekte olan piyasalar içerisinde hak ettiğimizden fazla değer kaybettik. Ama Türkiye buralarda yarattığı her iyi hikayeyle de durumu daha çabuk düzeltme imkanı buluyor.
“FİNTECH’LERE İNANIYORUZ VE DESTEKLİYORUZ”
-Fintech girişimlerini nasıl buluyorsunuz?
Gülümser Özgün Henden: Bir banka olarak her şeyi yapmamıza imkan yok. Ya da şirketlerin her şeyi yapma şansı yok. Fintech’ler olacak, artacak, yükselecek. Türkiye’de şu anda çok fazla Fintech platformu var. Bunların bir kısmını da biz yapıyoruz. TEB’in özel bankacılık tarafında melek yatırımcılar başlığı altında şirket temsilcilerimizi, Fintech’lerle bir araya getiriyoruz. Onun dışında Türkiye İhracatçılar Meclisi’yle beraber ortak yaptığımız Girişim Evleri’nde Fintech’ler ve Star-up’lar çalışıyor. Biz bunları zaman zaman büyük şirketlerimizle bir araya getiriyoruz. Büyük kurumsal şirketlerle aralarında bu ekosistemi canlandırmaya çalışıyoruz. Fintech de tam bu noktada devreye giriyor. Biz Fintech’lere inanıyoruz ve destekliyoruz.
“KGF, BANKALAR İÇİN DE ŞİRKETLER İÇİN DE FAYDALI”
-KGF’nin sürekli olması bankalara ne gibi yarar sağlar?
Gülümser Özgün Henden: KGF’nin sisteme genel olarak faydasını kimsenin inkar etmesi mümkün değil. Tabi doğru kullanılıp kullanılmadığı çok konuşuluyor. Ama ben şunu rahatlıkla söyleyebilirim biz KGF’yi doğru kullandık. Çünkü biz müşterilerimizin faaliyetine bakarak bu kredileri verdik. Doğal olarak biz kendi açımızdan bir sorun beklemiyoruz. Sistem açısından baktığımızda da tabi büyük bir kredilendirilme yapıldı. Yanlış yerlere gitmiş olabilir ama bu her zaman için geçerlidir. Yani bu KGF’ye özel bir şey değildir. Ama ben KGF’nin amacına o dönemde ulaştığını düşünüyorum. Çünkü bankacılık sistemi ve şirketlerde ekonomiyi yukarı çıkarmak için motivasyona ihtiyacı vardı ve KGF bunu sağladı. Bankalara da ayrıca ilave kapasite sağladı. O yaratılan kapasiteyle iş yapma iştahını da artırdı diyebilirim. Şimdi bunun kalıcı olması konusunda yalnızca bazı sektörler mi kapsayacak bilemiyorum. Tabi belli amaçlara belli alanlara yönelik devamlılığı sağlanabilir. Ama kapsamı biraz daraltacaklarını bekliyorum. Sonuç olarak KGF, bankalar için de şirketler için de faydalı.
-TEB’in Türkiye’nin büyük projelerinde ekonomiye katkısı nedir?
Gülümser Özgün Henden: Biz Türkiye’deki önemli projelere yatırım finansmanı da yapıyoruz, projelere de dahil oluyoruz. Tabi bir yandan da bu ülkenin yatırım iştahı ile de ilgili. Biz Banka olarak her zaman desteğimizi sürdüreceğiz.
Finansingundemi.com’da yer alan bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır. Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir. Burada yer alan bilgiler, güvenilir olduğuna inanılan halka açık kaynaklardan elde edilmiş olup bu kaynaklardaki bilgilerin hata ve eksikliğinden ve ticari amaçlı işlemlerde kullanılmasından doğabilecek zararlardan www.finansingundemi.com ve yöneticileri hiçbir şekilde sorumluluk kabul etmemektedir. Burada yer alan görüş ve düşüncelerin www.finansingundemi.com ve yönetimi için hiçbir bağlayıcılığı yoktur. BİST isim ve logosu “koruma marka belgesi” altında korunmakta olup izinsiz kullanılamaz, iktibas edilemez, değiştirilemez. BİST ismi altında açıklanan tüm bilgilerin telif hakları tamamen BİST’e ait olup, tekrar yayınlanamaz.