TEB Genel Müdürü Ümit Leblebici, önümüzdeki üç yılda 5 milyon yetişkine, orta vadede ise 11 milyon genç ve çocuğa tasarruf eğitimi vermeyi hedeflediklerini açıkladı. Herkese açık olan ücretsiz eğitimlerde, bütçe yönetimi, tasarruf, kredi kartının doğru kullanımı gibi konular işleniyor...
Türkiye’de tasarrufun artırılması amacıyla son yıllarda bu alana odaklanan Türkiye Ekonomi Bankası'nın (TEB) 2016 hedefi, söz konusu alanda eğitim çalışmalarını artırarak sürdürmek. Bugüne kadar TEB müşterisi olsun olmasın herkese açık, ücretsiz olan eğitimlerde bütçe yönetimi, tasarruf, kredi ve kredi kartlarının doğru kullanımı, yatırımların değerlendirilmesi gibi başlıklarda 200 bin kişiye eğitim veren banka, bu yıl özellikle gençler, çocuklar, yaşlılar ve kadınlara özel ders programlarına ağırlık verecek.
TEB Genel Müdürü Ümit Leblebici, sadece "Bütçemi Yönetiyorum" projesi kapsamında üç yılın sonunda 5 milyon yetişkine MEB ve UNICEF işbirliği ile yürütülen eğitim programları ile de orta dönemde 11 milyon genç ve çocuğa ulaşacaklarını belirtiyor.
Her yıl Boğaziçi Üniversitesi ile Finansal Okuryazarlık ve Erişim Endeksi, FODER ile Finansal Okuryazarlık ve Erişim Zirvesi etkinliği düzenleyip kamuoyu ile paylaştıklarını söyleyen Leblebici ile Dünya Tasarruf Günü'ne özel, bankanın bu alandaki faaliyetlerini ve önümüzdeki dönem hedeflerini Ekonomist dergisi ile paylaştı.
TEB Aile Akademisi'ni kurmanızın amacı neydi?
Tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de tasarruf oranlarının yükseltilmesi önemli gündem maddeleri arasında. Özellikle ülkemizin yüksek ve sürdürülebilir büyümeyi gerçekleştirebilmesi için toplum genelinde tasarruf bilincinin gelişmesi gerektiğini, bunun yolunun da finansal okuryazarlıktan geçtiğini düşünüyoruz. Bu doğrultuda TEB olarak sorumlu bankacılık anlayışımızla finansal okuryazarlık konusuna odaklandık. 2012'de "Ekonomi ailede başlar" düşüncesiyle toplumun finansal okuryazarlık düzeyini yükseltmek ve tasarruf bilincini artırmak amacıyla TEB Aile Akademisi'ni hayata geçirdik. Finansal okuryazarlığı bireylerin gelirlerini, tasarruflarını ve yatırımlarını en uygun şekilde değerlendirerek bütçelerini daha verimli bir şekilde yönetebilme yetkinliğine sahip olması olarak tanımlıyoruz. TEB Aile Akademisi kapsamında yaptığımız çalışmalarla ülke genelinde bireylerin finansal okuryazarlık düzeyinin yükseltilmesine ve tasarruf bilincinin gelişmesine destek olmayı amaçlıyoruz. Bu eğitimle bugüne kadar 200 bin kişiye ulaştık.
Akademi kapsamında katılımcılara sunduğunuz eğitimlerin içeriği nedir?
TEB Aile Akademisi ile çalışanlarımızı öğretmene, ülkemizin dört bir yanındaki şubelerimizi de sınıflara dönüştürdük. Gelen yoğun talep üzerine şube dışına da çıkardığımız eğitimlerimizi, Türkiye genelindeki şubelerimizin yanı sıra dileyen kamu ve özel sektör firmaları, dernekler, odalar, üniversiteler ve okullarda da veriyoruz. TEB müşterisi olsun olmasın herkese açık ve ücretsiz eğitimlerimizde bütçe yönetimi, tasarruf, kredi ve kartların doğru kullanımı, yatırımların değerlendirilmesi gibi konularda bilgi veriyor, finansal okuryazarlığın önemini anlatıyoruz. Eğitimlerimizde genel içeriğimizin yanı sıra çocuklar, gençler, kadınlar ve emekliler için oluşturulmuş içerikleri de kullanıyoruz. Çocuklar finansal terimleri eğlenirken öğrensinler diye Tebcocuk.com sitesi üzerinden hayata geçirdiğimiz "TEB Çocuk" ile 6-12 yaş arasındaki çocukların parayı tanımalarını, birikim yollarını ve tasarrufu öğrenmelerini sağlıyoruz.
Bu konuda neler yapıyorsunuz?
TEB olarak MEB ve UNICEF ile işbirliğimiz kapsamında ilköğretim öğrencilerine yönelik "Sanat Yoluyla Sosyal ve Finansal Eğitim" projesini hayata geçirerek finansal okuryazarlığın Türkiye'de ilk kez müfredata girmesini sağladık. Projeyle 6-14 yaş aralığındaki 11 milyon çocuğa sanat dersleri aracılığıyla ulaşarak finansal okuryazar bir nesil yetiştirilmesine katkı sağlamayı amaçlıyoruz.
Yine MEB Hayat Boyu Öğrenme Genel Müdürlüğü ile birlikte "Bütçemi Yönetebiliyorum" projesini başlattık. Proje kapsamında, Türkiye genelindeki Halk Eğitim Merkezleri'nde finansal okuryazarlığı düşük, bütçe yönetimi konusunda yeterli bilgisi olmayan ailelere ücretsiz eğitim verilirken; bin öğretmen de finansal okuryazarlık konusunda eğitmenlik sertifikası alacak. Finansal okuryazarlık konusunda uzman haline gelecek olan eğitmenler, Halk Eğitim Merkezleri'nde kursiyerlere ve katılımcılara danışmanlık verecek. İlk olarak İstanbul'da başlayacak ve üç yıl içinde tüm ülkeye yayılacak olan bu projeyle 5 milyon kişiye ulaşmayı hedefliyoruz.
Bu eğitimi alan kişilerin, finansal okuryazarlık ve finansal disipline yönelik tutumlarında bir değişim oluyor mu? Eğitimin geri dönüşünü ölçümlüyor musunuz?
Finansal bilinci yüksek bir Türkiye için toplumun finansal okuryazarlık seviyesini tespit etmenin ve düzenli olarak bu seviyeyi ölçmenin gerekli olduğuna inanıyoruz. Bu doğrultuda üç yıldır Boğaziçi Üniversitesi işbirliğiyle "Finansal Okuryazarlık ve Erişim Endeksi" hazırlayarak sonuçlarını kamuoyuyla paylaşıyoruz. Endeks sayesinde toplumun kat ettiği mesafeyi ve eksiklikleri görerek, toplumun finansal okuryazarlık durumu, finansal araçlar ve bu araçlara erişimi üzerine çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Bu konuyu ülke gündemine taşımak amacıyla FODER işbirliğiyle her yıl "Finansal Okuryazarlık ve Erişim Zirvesi" düzenliyoruz. Kamu ve özel kuruluşlardan, akademik dünyadan, ekonomi yönetiminden, konusunun uzmanı katılımcıların yanı sıra global çapta konuşmacıların yer aldığı söz konusu zirvede, Finansal Okuryazarlık ve Erişim Endeksi'nin sonuçlarını da paylaşıyoruz. Bu yıl üçüncüsünü 23 Kasım'da gerçekleştireceğimiz zirvede 2015'in endeks sonuçlarını da duyuracağız.
2016 yılı hedefiniz nedir?
Geçen ay Milli Eğitim Bakanlığı Hayat Boyu Öğrenme Genel Müdürlüğü ile başlattığımız ve hâlihazırda yürütmekte olduğumuz "Bütçemi Yönetebiliyorum" projesi ile üç yılın sonunda 5 milyon kişiye ulaşmayı planlıyoruz.
Eğitimlerimizi daha geniş kitlelere ulaştırarak ülkemizdeki tasarruf bilincini ve finansal okuryazarlık seviyesini artırmak ana hedefimiz. Bunun için 2016'da da toplumumuzu finansal okuryazarlık konusunda bilinçlendirmek üzere çalışmalarımıza devam edeceğiz.
300 bin müşterisinin tasarruf hesabı var
TEB, müşterilerinin tasarruf ve birikim alışkanlığını teşvik etmek amacıyla ürün ve hizmetler sunmaya devam ediyor. "Marifetli Hesap" geleneksel yatırım alışkanlıkları olmayan, ancak birikim yapmak isteyen TEB müşterilerine sunuluyor. Bu hesap sayesinde, küçük tutarlarla birikim yaparken ihtiyaç duyulduğunda para transferi ya da çekim yaparak günlük bankacılık işlemlerini karşılamak mümkün. Gençlere yönelik çıkartılan 'Marifetli Genç Hesap'la ise gençlerin kendi paralarını yönetmeleri teşvik ediliyor ve 100 TL'den itibaren birikim yapmalarına olanak sağlanıyor.
Banka bunların yanı sıra Yıldız Bankacılık müşterileri için Fırsat Hesap'ı çıkardı. Yine bu amaçla çıkardıkları bir başka ürün ise "Üstü Biriksin Hesap". Bu ürünle
banka müşterileri, TEB
banka kartlarıyla POS cihazı üzerinden yaptıkları harcamaları, kendilerinin belirleyecekleri bir katsayı tutarına ve onun katlarına tamamlayarak aradaki tutarın aynı gün hesaplarına aktarılmasını sağlıyor. "Damla Mevduat Hesap", "Altın Hesap" ve "Damla Fon Hesap" ürünleriyle de büyük birikimi olmayıp küçük tutarlarla birikim yapmak isteyen müşterilere çeşitli alternatifler sunuluyor. Bu hesaplarla müşteriler, kendi belirledikleri tutarlarla her ay belli bir miktarı biriktirerek hesaplarına yatırabiliyor. Yaklaşık 300 bin TEB müşterisi aktif olarak tasarruf ve birikime yönelik olarak sunulan bu ürünleri kullanıyor.
En düşük finansal okuryazarlık ev kadınlarında
TEB, 2014'te 840'ı erkek, 798'i kadın toplam bin 638 kişinin katıldığı çalışmanın sonucuna göre, Türkiye'nin finansal okuryazarlık endeks değerinin 59.4 olduğunu açıkladı. Endeks sonuçlarına göre, finansal okuryazarlık açısından avantajlı grubun genellikle büyükşehirde yaşayan, yüksek derecede eğitim, gelir ve sosyoekonomik statüye sahip erkek bireylerden oluştuğu görülüyor. Bu kesim çoğunlukla işyeri sahipleri, yöneticiler ve serbest nitelikli uzmanlardan oluşuyor. Buna göre, erkeklerin finansal okuryazarlık endeks değeri 61.8, kadınların ise 56.9 olarak çıkmış. 61.2 ile en yüksek yaş grubu ise 25-44 yaş arası. En düşük finansal okuryazarlığı sahip grupların ise işsizler, ev hanımları ve öğrencilerden oluştuğu ifade ediliyor. Finansal Erişim Endeksi ise,
Banka tarafından Türk halkının finansal hizmetleri kullanma alışkanlıklarının resmini çeşitli açılardan çekmek için hazırlanmış bir çalışma. 2014 verilerine göre, Türkiye'nin Finansal Erişim Endeksi 39.17 olarak hesaplanmış. Finansal Erişim Endeksi'nin düşük çıkması sıradan tüketicilerin banka hesabı, kredi kartı gibi temel ürünler dışında finansal ürün ve hizmetlerden yararlanmadığını gösteriyor. Bu endekste de erkeklerin finansal hizmetlere erişimi 37.08, kadınların ise 26.39 olarak çıkmış. Emeklilerin erişim değeri ise sisteme maaş yoluyla dahil olmaları sebebiyle 44 gibi yüksek bir oranda olmuş. Sosyoekonomik statüye göre A grubunda 60'larda olan endeks değerleri, DE grubuna gelindiğinde ise 33 civarında oluşmuş.
(ESİN ÇETİNEL/PARA DERGİSİ)