Türkiye Kurumsal Yatırımcı Yöneticileri Derneği (TKYD), 2019 yılında Emeklilik ve Yatırım Fonları performanslarını ve fonlara artan ilgiyi açıklıyor. 06 Şubat 2020...
Hisse | Fiyat | Değişim(%) | Piyasa Değeri |
---|
E-posta listemize kayıt olun, en son haberler adresinize gelsin.
Çin'in ABD tahvil alımlarını durduracağı ya da yavaşlatacağı haberi piyasaların Çarşamba günü sarsılmasına sebep olmuştu. Yetkililer tarafından yalanlanan haberin ardından tahvil faizlerinin ise ne yönde hareket edeceği piyasaların odak noktası haline geldi. Ekonomist Şant Manukyan Dünya'daki bugünkü yazısında tahvil faizleri ve piyasaların tepkisini değerlendirdi. İşte Manukyan'ın o değerlendirmesi:
Çarşamba günü isimsiz kaynaklara dayandırılan ve perşembe günü SAFE sözcüsü tarafından hatalı veya temelsiz olduğu açıklanan habere göre Çin, ABD tahvil alımlarını yavaşlatmak veya durdurmak niyetinde. Pazartesi günü de Yuan fixinginde kullanılan ve genelde Yuan’ın daha yüksek bir seviyede fixlenmesini sağlayan formülde bir düzenleme yapılmış ve piyasalar bunu daha zayıf Yuan’a izin verilmesi olarak okumuştu. Tüm bunlar bir rastlantı olabileceği gibi ticaret fazlası nedeni ile Çin’e bilenmiş olan, ki son ziyaretinde Macron da benzer şikayetleri dile getirdi, Trump’ın olası önlemlerine yönelik göz dağı da olabilir. Nitekim çarşamba günü haberin ekranlara düşmesi ile ilk tepki ABD 10 yıllık tahvillerinde sert bir satış şeklinde oldu. Yani getiriler yükseldi ve yüzde 2.60 seviyesine dayandı.
Bu zaten bir süredir uyardığım, beklenen bir gelişme. Altında da sadece Çin yok ve Çin’i tartışmadan önce diğer dinamikleri tartışmak istiyorum. Her şeyden önce enflasyon beklentileri yükseliyor. 2017’nin son çeyreğini ağırlıklı yüzde 1.80-1.90 aralığında geçiren 10 yıllık enflasyon beklentileri Aralık sonu itibarı ile yüzde 2 seviyesini aştı. Emtia fiyatlarında görülen artış, yavaş bir tempoda olsa da ücret artışları ve zayıf dolar beklentileri yükseltiyor olabilir. Bu yükseliş elbette tahvil getirilerine de yansıdı. İkinci dinamik, şimdilik teorik olsa da, FED’in bilanço küçültme kararı alması. Basit bir örnek üzerinden gidelim. ABD Hazine tahvillerinin 90 birimini özel sektör alırken 10 birimini de piyasadan Fed alıyordu. Vade geldiğinde her iki unsur da itfaları yeniden tahvillere yatırıyordu. 2017 sonunda ise Fed, Hazine'ye 'paramı ver ben gidiyorum' dedi. Aslında FED’in karı yine Hazine'ye transfer edilecek ancak yine de itfası gelen ihraçlar yeniden tahvillere yatırılmayacak. Bu durumda daha önce 90 birim yatırım yapan özel sektörü 100 birim yatırıma ikna etmeniz gerekiyor. Hele bir de vergi paketi nedeni ile gelirlerinizin azalması söz konusu ise 105 birim yani ekstra 15 birim daha borç vermeye ikna etmeniz gerek. Şayet diğer finansal varlıklarda veya reel sektör yatırımlarının getirisi ABD tahvillerinden daha düşükse özel sektör bu fiyatlardan söz konusu ekstra fonu sağlayabilir. Ancak daha iyi getirisi olan benzer bir bono varsa, kendi hisselerini satın almak veya temettü dağıtmak gibi stratejiler söz konusu ise veya bir fabrika yatırımcı daha makulse özel sektör Hazine'den daha yüksek getiriler talep edecek veya borç vermeyecektir.
Fed’e bağlı olabilecek bir diğer unsur da vade primi. Normal piyasalarda yatırımcılar kısa vadeli yatırımları rol etmek yerine uzun vadeli borç veriyorsa ekstra getiri talep ederek riski dengeler. Şu anda bu getiri talep edilmiyor. Ancak Fed’in aradan çekilmesi ile durum değişebilir. Gelelim Çin spekülasyonuna. Sahip olduğum ABD tahvillerini satarak sizin satışa çıkardığınız 100 bin dolarlık bir daireyi aldım. Siz de verdiğim dolarları alarak ABD tahvillerine yatırdınız. Tahviller açısından baktığımızda sadece bir swap gerçekleşti. Burada kritik nokta tahvil satıldıktan sonra ortaya çıkan dolarlara ne olduğu. Zira bilançoda duran her kalemin bir karşılığı var ve bu dolarlar da ortadan kaybolmayacak. Çinli, yatırımcılar bu parayı ABD fabrikalarına, hisselerine konutlarına mı yatıracak? Bu ABD için kötü bir senaryo mu? Ne olacağını hep beraber göreceğiz ancak tüm dünyada tahvil getirilerine temkinli yaklaşmak ve yükselişin devamına karşı hazırlıklı olmak gerekiyor.
Finansingundemi.com’da yer alan bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır. Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir. Burada yer alan bilgiler, güvenilir olduğuna inanılan halka açık kaynaklardan elde edilmiş olup bu kaynaklardaki bilgilerin hata ve eksikliğinden ve ticari amaçlı işlemlerde kullanılmasından doğabilecek zararlardan www.finansingundemi.com ve yöneticileri hiçbir şekilde sorumluluk kabul etmemektedir. Burada yer alan görüş ve düşüncelerin www.finansingundemi.com ve yönetimi için hiçbir bağlayıcılığı yoktur. BİST isim ve logosu “koruma marka belgesi” altında korunmakta olup izinsiz kullanılamaz, iktibas edilemez, değiştirilemez. BİST ismi altında açıklanan tüm bilgilerin telif hakları tamamen BİST’e ait olup, tekrar yayınlanamaz.