<
BASIN TOPLANTISI - ETKİNLİK - KONFERANS
Basın Daveti Türkiye Kurumsal Yatırımcı Yöneticileri Derneği 06 Şubat 2020, 09:30

Türkiye Kurumsal Yatırımcı Yöneticileri Derneği (TKYD), 2019 yılında Emeklilik ve Yatırım Fonları performanslarını ve fonlara artan ilgiyi açıklıyor. 06 Şubat 2020...

Tüm Etkinlikleri Göster
BANKA HİSSELERİ
Hisse Fiyat Değişim(%) Piyasa Değeri

E-posta listemize kayıt olun, en son haberler adresinize gelsin.

Ana SayfaGündemSüleyman Aslan'ın cezaevi rahat----

Süleyman Aslan'ın cezaevi rahat

Süleyman Aslan'ın cezaevi rahat
12 Ocak 2014 - 07:23 www.finansingundemi.com

17 Aralık operasyonuyla alınan bakan çocuklarına gardiyanlar bağırmadan sesleniyor. Ancak yemekleri karavana!

12 Mart, 12 Eylül, Şike, Balyoz ve Ergenekon davalarının müdafi avukatı, İstanbul Çağdaş Hukukçular Derneği Kurucu Başkanı Avukat Ali Rıza Dizdar, 17 Aralık’taki ‘Büyük Rüşvet Operasyonu’nda tutuklanan ve Metris T1 Cezaevi’ne gönderilen 14 sanıktan bakan çocukları Barış Güler, Kaan Çağlayan ile İranlı işadamı Reza Zarrab ve Üsküdar Paşakapısı Cezaevi’ne gönderilen Halkbank Genel Müdürü Süleyman Aslan’ın hangi koşullarda kaldıklarını anlattı. Dizdar şöyle konuştu:

Hürriyet'in haberine göre, Bakan çocukları, Zarrab da aynı operasyonda tutuklananlarla birlikte Metris T1 Cezaevi’ne gönderildi. 5’erli gruplara bölünüp 15’er kişilik koğuşlara kondular. Barış Güler ile Kaan Çağlayan, Aziz Yıldırım gibi revirde kalmıyor. Revir, 2-3 kişilik ve koğuşa göre biraz daha rahattır. Bakan çocukları cezaevi koşulları neyse ona uyuyorlar.

Bir söz vardır: Adalet, zenginlerin mahkemelerinde dağıtılan, fakirlerin cezaevinde çekilen bir mefhumdur. Bizim Bakan çocukları da fakirlerin cezaevinde tutuklular. Allah kurtarsın.

Bakan çocuklarına özel muamele kesinlikle yok. Sadece gardiyanlar, diğer mahkûmlar gibi bağırıp çağırmıyor, saygılı davranıyorlar. Onlar için özel havalandırma yok. Sadece cinayet gibi adli suçlularla bir araya gelmemelerine dikkat ediliyor.

FINDIK FISTIK YİYEBİLİRLER

Ziyaret, Bakırköy Cumhuriyet Savcısı’nın iznine tabi olduğu için, izni alan gidiyor. En son Mehmet Ağar gitmişti. Diğer tutuklu ve hükümlülerden bu farkları var.

Öyle dışarıdan kebap, lahmacun getirtme yok. Kantinden yemek, cezaevi müdürünün iznine bağlı. Mustafa Balbay, Mehmet Haberal, Tuncay Özkan gibi kantinden ancak fındık fıstık yiyebilirler.

Para harcamalarının da sınırı var. Ayda en çok 1000 lira. Sigara bile limitli. Diğer mahkûmlarla harcama konusunda da eşitler. Eşitlik olmazsa isyan çıkar.

Cezaevi koşulları her mahkûm için aynı. Bakan çocukları da her gün sıcak su ve duş imkanına sahip.

Şike davasında Metris’e gönderilen Aziz Yıldırım, İlhan Ekşioğlu, Şekip Mosturoğlu, tüm koğuşlara Digiturk bağlatmışlardı. Dolayısıyla Bakan çocuklarının koğuşunda da var.

Bakan çocuklarının boş vakitlerini değerlendirmeleri için cezaevindeki atölyelere gitmeleri, hayatı öğrenmeleri lazım. Kuyumculuk, saatçilik, çantacılık, ayakkabıcılık gibi... Kaan Çağlayan’ın saatçilik kursuna gitmesini öneririm. 

İçlerinde en rahatı oymuş

Halk Bankası Genel Müdürü Süleyman Arslan, memur olduğu için Üsküdar Paşakapısı Cezaevi’ne gönderildi. Hepsinden rahatı o. Çünkü Paşakapısı memur cezaevi. Koğuş arkadaşları öğretmen, polis, belediyeci, memur... Eli kalem tutan okumuş insanlar olduğu için kendi disiplin ve düzenini, huzurunu sağlamışlar. Gardiyanlar da bu ortama ayak uydurmuş.

YORUMLAR (0)
:) :( ;) :D :O (6) (A) :'( :| :o) 8-) :-* (M)