Şubat'ta ihracat yüzde 5.6 arttı
Şubat ayında ihracat, geçen yılın aynı ayına göre yüzde 5.6 artışla 11 milyar 692 milyon dolar oldu
Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı Mehmet Büyükekşi, ''Şubat ayında ihracatımız, geçen yılın aynı ayına göre yüzde 5,6 artışla 11 milyar 692 milyon dolar oldu'' dedi.
Edirne Ticaret ve Sanayi Odası'nda düzenlenen programla Şubat ayı ihracat rakamlarını açıklayan Büyükekşi, son 12 aylık ihracatın yüzde 11,82 artışla 153 milyar 640 milyon dolara yükseldiğini belirterek, ''Şubat ayında en fazla ihracatı 1 milyar 787 milyon dolar ile otomotiv sektörümüz yaparken, kimyevi maddeler sektörümüz 1 milyar 450 milyon dolar ile ikinci, hazır giyim ve konfeksiyon sektörümüz ise 1 milyar 402 milyon dolar ile üçüncü sırada yer aldı'' bilgisini verdi.
Şubat ayında en fazla ihracat artışının yüzde 242 ile zeytin ve zeytinyağı sektöründe, yüzde 57 ile madencilik sektöründe ve yüzde 55 ile mücevher sektöründe görüldüğünü vurgulayan Büyükekşi, Avrupa Birliği'ne yapılan ihracatın ise artış yakaladığını söyledi.
AB ile olan dış ticaretin Türkiye için her zamankinden daha önemli olduğunu kaydeden Büyükekşi, ''Şubat ayında en fazla ihracat yaptığımız ülke Almanya oldu. Almanya'ya ihracatımız yüzde 1 arttı. İkinci sırada yer alan Irak'a ihracatımız yüzde 7, üçüncü İngiltere'ye yüzde 9, dördüncü Rusya'ya yüzde 16, beşinci İtalya'ya yüzde 10 arttı'' ifadelerini kullandı.
Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı Mehmet Büyükekşi, ''Yüzde 5 büyümenin de, yüzde 5 cari açık hedefinin de temel mantığında ihracat artışı var. Yani bu sene bütün yük ihracatçılarımızın omzunda'' dedi.
Edirne Ticaret ve Sanayi Odası'nda şubat ayı ihracat verilerini açıklayan Büyükekşi, dünyada gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerin, krizden çıkış senaryolarını sebepsiz yere ihracat üzerine kurmadıklarını, bunun çok mantıklı nedenleri olduğunu belirtti.
Büyükekşi, ''ABD boş yere ihracatı yeniden keşfetmiyor. Dış ticarette dünyanın en büyük ekonomisi ABD, geçen yıl bu unvanı Çin'e kaptırdı. Doğal olarak şimdi bu düşüşün nedenlerini sorguluyor. Başkan Obama, 'üretime ve ihracata daha fazla önem vermek gerek' diyor. Çünkü artık onlar da tek çıkış yolunun ihracat olduğunu anladı. ABD bile ihracata dikkat çekiyorsa, Türkiye'nin ihracata ne kadar önem vermesi gerektiğini sizlerin takdirine bırakıyorum'' diye konuştu.
Türkiye ekonomisi olarak ortada ciddi ve büyük hedeflerin olduğuna dikkati çeken Büyükekşi, şunları kaydetti:
''Büyük hedefliyoruz. Türkiye olarak her zaman büyük düşünüyoruz. Ama bu hedeflerin altını yeterince dolduramıyoruz. Biliyorsunuz, Merkez Bankamız en son 3x5 formülü açıkladı. Yüzde 5 büyüme, yüzde 5 cari açık, yani cari açığın milli gelire oran ve yüzde 5 enflasyon...
Halbuki 2012 yılında yüzde 2,5 ekonomik büyüme ile yüzde 6 cari açık rakamına ulaşılacağını tahmin ediyoruz. Yani 2012 yılında ekonomimizi ısıtmadık, büyümeyi düşürdük. Ancak cari açık istenilen düzeye düşmedi. Çünkü büyümenin cari açık elastikiyeti düşük. Neden mi- Merkez Bankası yıllık kredi genişlemesini yüzde 12 ila 15 bandında tutuyor. Bu sınırın aşılmasını istemiyor. Bu nedenle de faizler indirilse bile, munzam karşılık artışları ile kredilerde sıkılaştırma sürüyor.''
Sıkılaştırma politikalarının da iç piyasayı daha çok yavaşlattığına işaret eden Büyükekşi, iç piyasa yavaşladığına göre yüzde 5 büyümenin de ihracattan geleceğini kaydetti.
Büyükekşi, ''Yüzde 5 büyümenin de, yüzde 5 cari açık hedefinin de temel mantığında ihracat artışı var. Yani bu sene bütün yük ihracatçılarımızın omzunda. Bir başka ifade ile, bu rakamlara ulaşılabilmesi için ihracatın orta vadeli program hedefi olan 158 milyar doların çok üzerinde gerçekleşmesi gerekiyor. Peki bu nasıl olacak- Platon 'Bilirken susmak, bilmezken söylemek kadar kötüdür' der. İşte 55 bin ihracatçımız, bu yıl da yeni ihracat rekorları kırabilmek için susmayacak. 2023 yılı için 500 milyar dolar ihracata koşarken tüm doğru bildiklerini dile getirecek'' diye konuştu.
''İhracatçılarımız dış pazarda rekabetçi fiyat sunamamaktan yakınıyor''
TİM Başkanı Büyükekşi, dünyada yaşanan gelişmelerin mevcut pazarlarda Türkiye'nin ihracat artışını sınırlandığını anlatarak, şunları ifade etti:
''İhracatçılarımızın karlılıkları son yıllarda giderek azalıyor. Çünkü dış pazarda kıyasıya bir rekabet ortamı var. İhracatçılarımız dış pazarda rekabetçi fiyat sunamamaktan yakınıyor. Yılın son çeyreğinde girdi maliyetlerinin arttığını belirten ihracatçı firmalarımızın oranı son anketimizde yüzde 62'ye çıktı.
İhracatçılarımızın yarısına yakını, karlılık düzeyinin azaldığını söylüyor. Anketimiz ayrıca ihracatçılarımızın finansman ihtiyacının da arttığına dikkat çekiyor. Böyle bir tablo karşısında ihracatımızı 158 milyar doların üzerine çıkarmak için özel bir çaba sarf etmemiz gerekiyor''
İlk iki ayda ihracat artışının yüzde 5 olduğunu ve bu temponun yeterli olmadığını belirten Büyükekşi, ihracata tempo vermek için ilave desteğin gerekli olduğunu, bu desteğin başında da finansman geldiğini dile getirdi.
Büyükekşi, ''Finansman konusuna geçmeden önce, yatırım ortamına da dikkatinizi çekmek istiyorum. İçeride kredi sıkılaştırması, dışarıdaki risklerle birleşince, sanayide yeni yatırım iştahı azalıyor. Bugün, daha fazla üretim, daha fazla ihracat prensibini benimsiyoruz'' dedi.
''AB'ye ihracatımızın artış trendine geçmesini son derece olumlu buluyoruz''
AB'ye olan ihracatın Şubat ayında yüzde 6, Uzakdoğu'ya ihracatın yüzde 34, BDT'ye ihracatın yüzde 18, Afrika'ya yüzde 1 artış gösterdiğini açıklayan Büyükekşi, Türkiye'nin AB'ye ihracatının artış trendine geçmesini son derece olumlu bulduklarını kaydetti.
Büyükekşi, ''Şubat ayında en fazla ihracat yaptığımız ülke Almanya oldu. Almanya'ya ihracatımız yüzde 1 arttı. İkinci sırada yer alan Irak'a ihracatımız yüzde 7, üçüncü İngiltere'ye yüzde 9, dördüncü Rusya'ya yüzde 16, beşinci İtalya'ya yüzde 10 arttı. Şubat ayında ihracat artışında oransal anlamda ön plana çıkan ülkeler ise, yüzde 303 ihracat artışı ile Malta, yüzde 219 artış ile Norveç, yüzde 130 artış ile Singapur oldu'' diye konuştu.
İhracatını en fazla artıran ilin yüzde 41 ile Hatay olduğunu aktaran Büyükekşi, Hatay'ı yüzde 18 ile Ankara'nın, yüzde 11 ile Denizli'nin ve yüzde 9 ile Adana'nın takip ettiğini söyledi.