Şimşek'in görevinin daraltılması nasıl yorumlanmalı

Ahmet Davutoğlu'nun başbakanlıktan ayrılacağını açıklamasıyla piyasalarda pek çok soru oluştu; ancak en çok konuşulan Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek'in görevde kalıp kalmayacağı oldu.
Başbakanlık görevini devralan Binali Yıldırım'ın Salı günü açıkladığı kabinede Şimşek'in başbakan yardımcılığı görevine devam edeceği açıklamasıyla ise piyasalarda büyük bir rahatlama görüldü. 3 sınırına dayanan dolar kuru hızla gerilerken, borsa yükseldi, tahvil faizleri tek haneye indi.

Ancak dün Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde yapılan Bakanlar Kurulu toplantısı sonrasında Şimşek'in 64. hükümette sahip olduğu yetkilerin bir kısmının yeni hükümette diğer bakanlara dağıtıldığı açıklandı.
64. hükümette ekonomiyle ilgili tüm kurumlar ve üst kurullardan sorumlu olan Şimşek eskiden olduğu gibi Hazine Müsteşarlığı’ndan Sorumlu Başbakan Yardımcısı sıfatıyla ekonominin dümenindeki bakan olmaya devam edecek. Yine önceki hükümette olduğu gibi Merkez Bankası, Ziraat Bankası, Halk Bankası, Vakıflar Bankası ve Kalkınma Bankası’ndan da sorumlu olacak.

Ancak daha önce Şimşek’in sorumluluğunda bulunan Sermaye Piyasası Kurulu, Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu ile Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu Başbakan Yardımcısı Nurettin Canikli’ye devredildi. EXİMBANK'la ise Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci ilgilenecek.

EKSEN ŞİMŞEK'TEN UZAKLAŞIYOR

Peki Salı günü Şimşek'in kabinede kaldığı haberiyle rahatlayan yabancı analistler dünkü değişikliği nasıl değerlendirdi?

Şimşek'in yeni kabinedeki rolünün değişmesinin "kimse için sürpriz olmadığını" söyleyen Citigroup stratejisti Luis Costa, "Bence yeni ekonomi takımının ekseninin Şimşek'ten uzaklaştığı oldukça açık ve artık Erdoğan'ın ekonomi danışmanları takımda" dedi.

Berenberg Türkiye Ekonomisti Wolf-Fabian Hungerland de Şimşek'in kabinede yer almasının genel olarak pozitif olduğunu ancak sorumluluklarının kısıtlanmış olmasının bankaların ve sermaye piyasalarının nasıl regüle edileceğine dair soru işaretleri yarattığını söyledi.

Nomura CEEMEA Stratejisti Timothy Ash ise daha iyimser. Ash yaptığı açıklamada Şimşek'in kabine olmasının hala artı olduğuna vurgu yaparak yeni görevleri hakkında tamamen negatif olunması gerektiği konusunda emin olmadığını belirtti.

Ash, "Bence her şeyi olumsuz görmemeye çalışma konusunda temkinli olmalıyız" dedi.

Ash ayrıca yayınladığı notunda ise Şimşek'in yanı sıra Maliye Bakanı Naci Ağbal ve Başbakan Yardımcısı Lütfi Elvan gibi reform yanlısı isimlerin kabinede olduğuna dikkat çekti. Ayrıca geçen ay göreve gelen Merkez Bankası Başkanı Murat Çetinkaya'ya şans verilmesi gerektiğini söyledi.
"Erdoğan hala yönetimde daha ortodoks isimlere yer vermesi gerektiğini anlıyor" diyen stratejist, cumhurbaşkanının makul kamu maliyesinin önemli olduğunu anladığını ve yabancı yatırıma değer verdiğini söyledi.

Ash'e göre, yapısal reform ajandası yavaşlasa da makul finansallar, güçlü bankalar, demografik özellikler, büyüme dinamizmi ve çeşitlendirilmiş ticaret yapısı gibi kredi açısından olumlu göstergeler hala mevcut.

'RİSK PRİMİ ARTABİLİR'

Berenberg'den Wolf-Fabian, Şimşek'in görevlerinin bir kısmını devralan Canikli'nin de finansal düzenlemeler konusunda deneyimi olduğunu, ancak Şimşek'in özel sektör açısından sahip olduğu kredibiliteye sahip olmadığını söyledi.

Wolf-Fabian, "Bu durum hala büyük oranda yabancı sermayeye bağlı olan bir ekonomi için önemli. Türkiye ekonomisi için yatırımcı algısı önemli olduğundan banka düzenlemeleri ve parayı bu ülkeye yönlendirmek hassas bir konu" dedi.

Ekonomist, Merkez Bankası ve kamu bankalarına ilişkin düzenleme yetkisinin bankaları ve sermaye piyasalarını düzenleme yetkisinden ayırmanın makroihtiyatipolitikaları karmaşıklaştırabileceğine de dikkat çekti.

Ayrca bankaların ve finansal piyasaların önümüzdeki dönemde nasıl kontrol edileceğini tahmin etmesinin zorlaşmasının, "en azından Canikli'nin ajandasının ve Merkez Bankası'yla ilişkisinin Şimşek'in olduğu kadar profesyonel olup olmayacağı" belli olana kadar Türk varlıklarını fiyatlamayı zorlaştırabileceğini ve risk primini artırabileceğini söyledi.