BASIN TOPLANTISI - ETKİNLİK - KONFERANS
Basın Daveti Türkiye Kurumsal Yatırımcı Yöneticileri Derneği 06 Şubat 2020, 09:30

Türkiye Kurumsal Yatırımcı Yöneticileri Derneği (TKYD), 2019 yılında Emeklilik ve Yatırım Fonları performanslarını ve fonlara artan ilgiyi açıklıyor. 06 Şubat 2020...

Tüm Etkinlikleri Göster
BANKA HİSSELERİ
Hisse Fiyat Değişim(%) Piyasa Değeri

E-posta listemize kayıt olun, en son haberler adresinize gelsin.

Ana SayfaFinans KulisSaruhan Doğan yuvaya geri dönüyor----

Saruhan Doğan yuvaya geri dönüyor

Saruhan Doğan yuvaya geri dönüyor
06 Ekim 2009 - 12:00 www.finansgundem.com

Deutche Bank Türkiye genel Müdür Yardımcısı Saruhan Doğan yuvaya geri dönüyor. Finans Gündem'e gelen haberlere göre anlaşma sağlandı.

Saruhan Doğan Finans sektörünün en ilginç yöneticilere arasında yer alır. Bankacıların aksine sürekli sakallıdır. 42 yaşında olan Doğan, şu anda Deitchu Bank genel Müdürn Yardımcısı olarak görev yapıyor. Finans çevrlerinde iyi eğitimli ve meşgul bir bankacı olarak bilir. Galatasaray Lisesi'nden mezun olduktan sonra İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi'ni bitirdi. London School of Economics'te ekonomi yüksek lisansı yaptı. Finansbank'ın Hazine Araştırma ve Pazarlama başkanlığı görevini yürürtü. Daha sonra Finansbank baş ekonomisti olarak görev yapan Doğan, 3 yıl önce DEtche Bank Türkiye'ye genel müdür yardımcısı olmuştu. Doğan'ın tekrar Finansbank'a döneceği konuşuluyor.Finans Gündem'e gelen hberlere göre Doğan eski bankası ile el sıkışmış. Eski bankasına ikinci dönüşünde genel müdür yardımcısı olacağı konuşluyor. Doğan, Finans çevrelerinde ilginç hobileri ile biliniyor. Hobisi sanat koleksiyonculuğu. Sıradışı bir koleksiyoner, çünkü elindekilerin üçte ikisi güncel sanat eserlerinden oluşuyor. Henüz Türkiye'de resim alma alışkanlığı dahi gelişmemişken o parasını enstelasyonlara, video ve dijital baskı eserlere yatırdığı söyleniyor. Video ve dijital eserlerin sanat olup olmadığı tartışmasını oldukça bayat buluyor, önümüzdeki 20 yıl içinde koleksiyonundaki eserlerin oldukça değerleneceğini düşünüyor. Peki Doğan'ın bu hobisi nereden geliyor? Saruhan Doğan, bundan yıllar önce Tüyap Kitap Fuarı'na gitmişti. Dolaştı, birkaç kitap aldı, sonra çıkışa doğru yöneldi. Onu dışarı çıkaracağını sandığı kapı, aslında hayatında yeni bir dönem başlatacak bir dünyaya açılıyordu. Doğan, kendini sanat fuarında buldu. Yanlışlıkla. Orada bir yağlıboya tabloya gözü takıldı, çok beğendi, kendi deyimiyle onunla oracıkta ‘aşk yaşadı.' Alıp eve getirdi. Borsacı Doğan'ın sanatla ilk tanışması böyle oldu. Yanlışlıkla ve tutkuyla. O günden sonra işler ilerledi tabii. Gördüğü tablolar hakkında daha çok şey öğrenmek istiyordu. Sanat tarihi kurslarına katıldı. Bir sürü kitap okudu. Yabancı yayınları takip etti. Akşam eve geldiğinde yabancı sanat dergilerinden başka bir şey okumaz olmuştu. Sonra yavaş yavaş kendi koleksiyonunu oluşturmaya başladı. Öyle çok parası olan bir insan değildi. Her ay aldığı bir maaşı vardı. Ama zaten sanat eseri almak için zengin olmak gerektiğine de inanmıyordu. İlk başta sadece yağlıboya eserler alıyordu. Ama sonra koleksiyonunun içeriği ve sınırları tamamen değişti. İKİ TEMALI KOLEKSİYON Saruhan Doğan, sanat hakkında okudukça asıl hoşlandığı ve sahip olmak istediği işlerin güncel sanat işleri olduğunu fark etti. Ve sınırlarını taze çizdiği koleksiyonunu oluşturmaya başladı. Belki düzenli çalışmaya alışkın bir ekonomist olduğundan, belki de takip ettiği yabancı yayınlarda gördüğü koleksiyonerlerin eser toplama yöntemini çözdüğünden koleksiyonuna iki başlık belirledi. Çağdaş Türk sanatçıları ve şehir-insan ilişkileri. Bu başlıklara oturan işler alacaktı. Mesela yabancı sanatçıların ya da bu sınırlar içinde olmayan Türk sanatçıların eserleri olmayacaktı. Dijital ve video sanat eserleri, bugün Doğan'ın 100 parçaya ulaşan koleksiyonunun en büyük bölümünü oluşturuyor. 2002 yılının Aralık ayında, yani yaklaşık 2 yıl önce başladığı koleksiyonculuk işinde özellikle genç Türk sanatçıların işlerini çok sıkı takip ediyor. Sergilerine gidiyor, kataloglarını alıyor, internetten izlerini sürüyor. İlk kişisel sergisini açan Ansen Atilla ile de böyle tanıştı. İnternette başka bir genç sanatçıyı araştırırken. Atilla'nın işlerine o kadar hayran oldu ki, sergisinden 4 tane dijital baskı satın aldı. ‘Bütçem el verdiğince Ansen'in işlerini alacağım. Çünkü biliyorum ki 20 sene sonra bir eseri için servet ödemek gerekecek' diyor. Doğan, koleksiyonuna en son bir de video-art kattı. Saruhan Doğan'ın koleksiyonundaki eserlerin boyutları oldukça büyük. Ama zaten o, onları duvara asmak için almıyor. Örneğin videoyu çok büyük bir ekrana yansıtmak gerekiyor. Gerçi şimdilik evinde öyle bir duvarı yok. Depo gibi kullandığı bir odada saklıyor eserleri. Saruhan Doğan, koleksiyonu ve aldığı sanat eserleri açısından sıradışı bir insan olduğunun farkında. Örneğin, koleksiyonunu sanatla ilgisi olmayan bir insana gösterse onun hafiften sıyırdığını, parasını çöpe attığını düşünebilir. Ama o yaptığı işten çok emin. Çünkü sanatın merkezi Londra ve New York'ta video-art'ın, dijital baskı eserlerin sanat olup olmadığı artık tartışılmıyor. Dünya bu merkezleri izliyor. Dolayısıyla ona göre Türkiye'de de bu tartışmalar bitecek. PARAM BOŞA GİTMİYOR ‘İnsanlar bu resim salonda çok güzel durur, koltuğa da rengi ne kadar uyar, gibi bir mantıkla resim almaya çıkabilir. Bugün güncel sanatta güzellik kavramına hiç yer yok. Yani eğer tabloyu büyüklüğü, renkleri, hoş bir manzara içeriyor olması gibi sebeplerle alıyorsanız, hemen orada durun. Yanlış bir iş yapıyorsunuz. Modern sanat hoşlukla, dekorasyonla ilgili bir şey değil' diyor. Not: Resim yıllar önce çekilmiş. Eski çalışma arkadaşlarıyla, bankada kalan yeni masei arkadaşları olacak
ETİKETLER :
YORUMLAR (0)
:) :( ;) :D :O (6) (A) :'( :| :o) 8-) :-* (M)