<
BASIN TOPLANTISI - ETKİNLİK - KONFERANS
Basın Daveti Türkiye Kurumsal Yatırımcı Yöneticileri Derneği 06 Şubat 2020, 09:30

Türkiye Kurumsal Yatırımcı Yöneticileri Derneği (TKYD), 2019 yılında Emeklilik ve Yatırım Fonları performanslarını ve fonlara artan ilgiyi açıklıyor. 06 Şubat 2020...

Tüm Etkinlikleri Göster
BANKA HİSSELERİ
Hisse Fiyat Değişim(%) Piyasa Değeri

E-posta listemize kayıt olun, en son haberler adresinize gelsin.

Ana SayfaPara PiyasaSabancı uyardı!----

Sabancı uyardı!

Sabancı uyardı!
30 Aralık 2013 - 14:26 www.finansingundemi.com

Sabancı Holding Yönetim Kurulu Başkanı Güler Sabancı, Sabancı Topluluğu çalışanlarına yönelik olarak yeni yıl mesajı yayımladı

Güler Sabancı, son günlerdeki yolsuzluk operasyonu ile ilgili olarak, " Son günlerde gündeme gelen yolsuzluk ve rüşvet iddiaları ve bu iddialar sonucunda ortaya çıkan gelişmeleri endişeyle izliyoruz. Bu gelişmelerden Türkiye'nin olumsuz etkileneceği kaygısını taşıyoruz" dedi.
Sabancı, mesajında 2013 yılını değerlendirirken, 2014 yılına ilişkin olarak beklentilerini dile getirdi. Güler Sabancı'nın mesajı şöyle:

“Değerli Arkadaşlarım,

Geride bıraktığımız 2013 senesi hem dünyada hem de Türkiye’de ciddi sorunlarla karşı karşıya gelinen, zor bir yıl oldu. 

Yılın başında, dünyada;

Suriye’de iç savaş devam etti. İran’a da silahlı bir dış müdahale gündemdeydi.
Suriye krizi ile birlikte Arap Baharı durma noktasına geldi. Orta Doğu'da istikrarın sağlanması zorlaştı.
Ekonomik alanda Mayıs ayı sonunda Amerikan Merkez Bankası Başkanı’nın tahvil satın alma politikasından vazgeçebileceklerini açıklaması, finans piyasalarında ciddi bir sarsıntıya yol açtı.
AB’deki ekonomik kriz devam ederken, Çin’in büyüme hızının önemli ölçüde düşebileceği korkusu yaz mevsimine damgasını vurdu.
Bununla birlikte yıl sonuna yaklaşırken, hem bölgemizde hem de dünyada bazı umut veren gelişmelere tanık olduk.
Suriye’de kimyasal silahların imha süreci başladı. Suriye krizine diplomatik çözüm ve ülkede iç barış için adımların atılabileceği umudu doğdu,  diplomatik çözüme ilişkin Cenevre 2 Anlaşması önem kazandı.
İran’da ılımlı, yeni bir cumhurbaşkanının seçilmesiyle Batı ile İran arasında barış ve uzlaşma yolunu açan çok önemli bir ön anlaşma imzalanabildi. İran’ın yeniden dünya ve bölge siyaseti ve ekonomisine tam olarak katılabilmesi, Türkiye için de çok büyük bir ticaret ve yatırım potansiyelini beraberinde getirebilecektir.
Almanya’da, demokrasilerde uzlaşma kültürünün önemini örnekleyen Hristiyan Demokratlarla Sosyal Demokratlar arasında büyük ve güçlü bir koalisyon kuruldu. 
Böylece Avrupa Birliği Merkez Bankası, AB bankalarını daha rahat destekleyecek bir konuma gelmiş oldu. Özellikle Avrupa’da para birliğinin gerektirdiği kurumsal yapılanmanın artık daha fazla beklemeden hayata geçirilmesi gerekiyor. Bu gerçekleşebilirse, Türkiye’yi de çok olumlu yönde etkileyecektir.
ABD’de Kongre ve Başkan Obama, nihayet ülkenin bir bütçeye kavuşmasına müsaade edecek uzlaşmaya varabildiler. 
Çin’de yeni hükümetin, birçok reformun müjdesini veren açıklamalarından sonra, düşeceğinden korkulan büyüme hızı, yeniden yüzde 7.5’in üstüne çıkmakta.
18 Aralık’ta FED para politikasını ancak çok dikkatli küçük adımlarla değiştireceğini açıkladı ve bu sefer piyasalar bu kararı olumlu karşıladı. Gelişmekte olan ve yükselen ülkelerin çoğu için, zaman içinde küçük adımlarla likidite artışının yavaşlatılması ciddi bir sorun teşkil etmeyecektir. 
Ancak cari açıkları çok yüksek ülkeler için, finansman bulmak bir ölçüde zorlaşacaktır. 
2013 yılında dünyada yaşanan gelişmeler 2014 yılının ekonomide ve uluslararası ilişkilerde istikrar arayışları içinde geçeceğini bize söylüyor. Bu anlamda küresel siyasette istikrara dönük olumlu gelişmeleri bekleyebiliriz.

Ve Türkiye...

Türkiye’ye bakacak olursak, 2013 yılının hem olumlu gelişmelerin hem de gerilimlerin yaşandığı bir yıl olduğunu, yılı bitirirken de zor günlerden geçtiğimizi görüyoruz.
2013 yılının olumlu gelişmeleri ;
Türkiye'de büyümenin 2012’ye kıyasla, en az 1.5 puan daha yüksek düzeyde, yüzde 4’e yakın gerçekleşeceği görülüyor.
İç barışa dönük çözüm sürecinde önemli adımlar atıldı. Çözüm süreci yavaş da olsa devam edebildi. Terör kaynaklı can kaybı bitti. Barış sürecinin sağlıklı bir şekilde devam etmesi, bölgesel kalkınmışlık farklılıklarının giderilmesi yolunda da önemli bir adım oldu.
Mayıs sonunda başlayan Gezi olayları toplumda mevcut bazı gerilimlerin dışa vurumuna sahne oldu. Sonuna dogru istenmeyen olaylar olsa da, gençlerimizin barışçıl eylemleri, yaratıcılığı ve biraradalığı toplumumuzda demokratik bilincin ulaştığı boyutu gösterdi.
Yıl sonuna doğru yeterli sayıda olmasa da, kamu vicdanını rahatsız eden tutuklulukların bazılarına son verilmesi memnuniyet verici oldu.
Son günlerde gündeme gelen yolsuzluk ve rüşvet iddiaları ve bu iddialar sonucunda ortaya çıkan gelişmeleri endişe ile izliyoruz. Bu gelişmelerden Türkiye'nin olumsuz etkileneceği kaygısını taşıyoruz. Bununla birlikte Türkiye'nin bu sorunlardan demokrasisini güçlendirerek çıkacağına inanıyoruz. 
Yargının bağımsızlığına ve şeffaflığına özen gösterilmesini ve yargılamanın hukukun üstünlüğüne olan güvenimizi destekleyecek şekilde gerçekleşmesini bekliyoruz.
Demokrasilerde bazı zor anları ve çıkmazları aşmanın yolu, özgürlük ve güvenlik içinde yapılan seçimlerdir. Ülkemiz için 2014'ün, yapılacak seçimlerin katkısıyla, istikrar ve toplumsal barışa ulaşacağımız bir GEÇİŞ YILI olmasını diliyorum. 
 
Seçimler sürecinin  yaşadığımız sorunlara da somut çözüm önerileri getirecek, karşılıklı saygı ve hoşgörü içinde, çağdaş bir demokrasi özlemine uygun biçimde seyretmesini diliyoruz.
Son günlerde canlanmaya başlayan Türkiye’nin AB’ye tam üyeliği için gerekli çalışmaların yapılmasını çok önemsiyoruz. Çünkü ülkemizin evrensel değerlerle gelişmiş  demokrasiyi hakettiğine inanıyoruz. 
Toplumsal barış ve hoşgörünün sağlayacağı güven ortamının, Türkiye’nin iç tasarruf oranını artıracağı, yatırımlarımızı güçlendireceği, milli gelir ve istihdamda büyümenin aşırı bir cari açık oluşmadan hızlanmasını sağlayacağı kanaatindeyiz.
Böylece Türkiyemiz için 2014 yılının, daha hızlı ve sürdürülebilir biçimde büyüyen bir ekonomiye ve daha mutlu bir topluma giden yolda, 2023 hedefine kararlı yürüyüşümüze de güç katmasını temenni ediyoruz. 
Değerli Arkadaşlarım,
Sabancı Topluluğu olarak, uzun yıllardır Türkiye'nin en itibarlı ve Türk ekonomisinin en önemli temel taşlarından biriyiz. 2005'ten beri vizyonumuz; farklılıklar yaratarak kalıcı üstünlükler sağlamak. Geride bıraktığımız 2013 senesi, içinde bulunduğumuz tüm sektörlerde planladıklarımızı gerçekleştirdiğimiz ve karlılığımızı artırarak büyüdüğümüz bir yıl oldu.
Yeni dönemde bölgesel bir güç haline gelmeyi hedefleyen Enerjisa, dünyanın en büyük elektrik ve doğal gaz şirketlerinden biri olan E.ON ile ortaklık sürecini tamamladı. Enerjisa, 2013 yılında Toroslar ve Ayedaş elektrik dağıtım şirketlerini de satın alarak elektrik dağıtımında 9 milyon aboneye ulaştı. 
Yine Enerjisa 2013 yılında devreye giren 7 tane hidroelektrik santralinin yanı sıra, Türkiye’nin en büyüğü olan, 143 mw kurulu güce sahip Balıkesir RES rüzgar santralini açtı. Bu gelişmelerle Enerjisa, kurulu güç bakımından Türkiye’nin lider özel elektrik üreticisi oldu. 
17 yıldır devam eden Carrefoursa ortalıklığımızı yeniden yapılandırdık. Carrefoursa’da çoğunluk hisseyi ve yönetim kontrolüne sahip olduk.
Brisa, 25. kuruluş yıldönümünde 300 milyon dolarlık yeni yatırım kararı aldı ve Aksaray’da yıllık üretim kapasitesi 4.2 milyon adet olacak ikinci fabrikasının kurulması için çalışmalar başladı.
İçinde bulunduğumuz tüm diğer işlerimizde çok başarılı sonuçlar elde ettik. Ayrıca toplumsal değişim ve gelişim için Sabancı Vakfımız, Sabancı Üniversitemiz ve müzelerimizle gerçekten fark yaratan çalışmalar yaptık. 
2014 yılında da, güçlü ve sağlam yapımız ve siz değerli arkadaşlarımın özverili ve etkin çalışmaları sonucunda, Türkiye'nin Sabancı'sı olarak sorumluluklarımızın bilinciyle, ülkemize ve tüm paydaşlarımıza değer yaratmaya devam edeceğimize inanıyorum ve size güveniyorum.
YORUMLAR (2)
:) :( ;) :D :O (6) (A) :'( :| :o) 8-) :-* (M)
  • Borsacı31 Aralık 2013 13:19

    Sabancı nispeten Anadolu'dan gelme, yer sofrasında mantı yiyen insanlar. Her durumda ayakda kalırlar. Diğer beyaz Türkler Erdoğan'ın elini öper ise sorunlar çözülür.

  • Can30 Aralık 2013 22:58

    Ne oldu bize atlar koçu bırakırda diye ses mi çıkaralım dediniz bence iyi yapıyor yıllardır yeter kese doldurunz Ülker vb şirketler olacak piyasada