Rusya krizinin tarıma faturası ağır oldu
Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Faruk Çelik, Akra Barut Otel’deki Tarım Konseyi toplantısına katıldı.
Toplantı öncesi açıklama yapan ATB Başkanı Ali Çandır, Türkiye’ye model olacak bir konsey oluşturduklarını belirterek, karşılaşacakları muhtemel sorunlara çözüm önerileri hazırladıklarını, iki başlık altındaki önerileri Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Faruk Çelik’e sunacaklarını söyledi.
ÖRTÜALTI ÜRETİMİN YARISI ANTALYA’DAN
Antalya dendiği zaman turizmin yanında tarımın akla geldiğini belirten Bakan Faruk Çelik, ülke genelinde 176 çeşit bitkisel ürün üretildiğini söyledi. Üretimin 2014 yılına göre yüzde 7’lik bir artışla 106 milyon tondan 114 milyon tona ulaştığını hatırlatan Bakan Çelik, geçen yılın rakamlarına göre 6.5 milyon tonun Antalya’ya ait olduğunu ifade etti. Türkiye’de örtüaltı üretimin yarısının Antalya’da olduğuna işaret eden Bakan Çelik, "Yalnızca 2 milyon 200 bin Antalyalıyı değil, ülkemizin birçok sofrasını ve 12 milyon da turisti doyuran önemli bir şehrimiz. Antalya’ya tarımsal destekler çerçevesinde 2015 yılında 93 milyon lira destek sağladığımızı belirtmek istiyorum. Kırsal kalkınma çerçevesinde 2007-2015 yılları arasında 7 milyon 600 bin lira hibe desteğimizin oldu" dedi.
GÜBRE VE YEMDE KDV’NİN KALDIRILMASI İÇİN ÇALIŞMA
Hükümet programında 5 dekardan küçük alanlarda meyve, sebze ve süs bitkilerine dekar başına 100 lira desteğin yürürlüğe girdiğini ve seracılara sıfır faizli modernizasyon kredi düzenlemesinin gerçekleştiğini dile getiren Bakan Faruk Çelik, gübre ve yemde KDV’nin kaldırılmasıyla ilgili düzenleme ve genç işçilere 30 bin liralık hibenin verilmesiyle ilgili çalışmalarının sürdüğünü aktardı.
RUSYA CİDDİ TİCARİ PARTNERİMİZ
Konunun Antalya ve tarım olması nedeniyle Rusya ile yaşanan uçak krizine değinmenin kaçınılmaz olduğunu belirten Bakan Çelik şunları söyledi: "Bu uçak düşürme krizinin Rus ve Türk çiftçisine yansıtılması gerçekten kabul edilebilir bir durum değil. Toplumların en zor, alın teriyle geçinen bu kesimlerin ürünlerine dönük ambargoya dönüşmesi kabul edilir bir durum değil. Bundan yalnız bizim üreticimiz değil Rus üreticisi de çok ciddi şekilde zarar görmektedir. Rusya bizim dost ülkemiz. Rusya ciddi bir ticari partnerimiz. 31 milyar dolarlık bir ticaret hacmimiz var. Bunun 6 milyar doları ihracat, 25 milyar dolar ise ithalat. Dolayısıyla Rusya’nın tarımsal ihracatta 3’üncü sırada ithalatta ise 1’inci sırada yer aldığını dikkate aldığımızda bu uygulamaların öncelikli olarak Rus çiftçisine darbe vurduğunu görmek mümkün. Çünkü 1.3 milyar dolarlık bir ihracatımız var ama 3 milyar dolara yakında ithalat söz konusu. Burada akli selimin hakim olmasını, sağduyulu davranılması gerektiğini bir kez daha vurgulamak istiyorum.
Ocak’ta yürürlüğe girecek olan kararlar dikkate alınırsa 15 Ocak’a kadar olumlu bir beklenti söz konusu olmayacak diye bir beklenti görülüyor. 15 Ocak’tan sonra diliyoruz ki, işler en azından tarım alanında normale döner."
RUSYA KRİZİNİN TARIMA ANLIK FATURASI 65 MİLYON DOLAR
Rusya’nın kısıtladığı 17 kalem ürünü başka bir ülkeden temin etmesinin mümkün olmadığını vurgulayan Bakan Çelik, buna karşın Türkiye’nin özellikle buğday ve yağlı tohumlarla ilgili yaptığı ithalatı başka ülkelerden temin etmesinin ya da üretmesinin mümkün olduğunu söyledi. Bakanlar ve başbakanın katıldığı toplantılarda üreticilerin ve ihracatçıların darboğaza girmemeleriyle ilgili değerlendirmelerde bulunduklarını belirten Bakan Çelik, ocak ayında da ticari müşavirlerle yapacakları toplantılarla pazar çeşitliliği konusunun görüşüleceğini anlattı. Bakan Çelik, bir soru üzerine ise Rusya ile yaşanan krizin ardından geri dönen tarımsal ürünlerin 65 milyon dolar civarında bir rakama tekamül ettiğini sözlerine ekledi.