<
BASIN TOPLANTISI - ETKİNLİK - KONFERANS
Basın Daveti Türkiye Kurumsal Yatırımcı Yöneticileri Derneği 06 Şubat 2020, 09:30

Türkiye Kurumsal Yatırımcı Yöneticileri Derneği (TKYD), 2019 yılında Emeklilik ve Yatırım Fonları performanslarını ve fonlara artan ilgiyi açıklıyor. 06 Şubat 2020...

Tüm Etkinlikleri Göster
BANKA HİSSELERİ
Hisse Fiyat Değişim(%) Piyasa Değeri

E-posta listemize kayıt olun, en son haberler adresinize gelsin.

Ana SayfaPara PiyasaPiyasaların gözü Türkiye-ABD ilişkisinde----

Piyasaların gözü Türkiye-ABD ilişkisinde

Piyasaların gözü Türkiye-ABD ilişkisinde
05 Ağustos 2018 - 08:20 www.finansingundemi.com

İçinde Türkiye’nin de yer aldığı gelişen ülkeler için dış ekonomik konjonktürde aleyhte bir değişim var. Bu ülkelerde sermaye çıkışları yaşanırken, dış kaynak bulmak da zor ve pahalı.

Haftaya piyasaların izleyeceği konuların başında Türkiye-ABD ilişkileri geliyor. Hürriyet Ekonomi Yazarı Zeynel Balcı, hassas bir konu üzerinden piyasaları yazdı. İşte o yazı...

Türkiye-ABD ilişkilerindeki gerginlik piyasalar üzerindeki baskıyı artırdı. Cari açık, enflasyon, yabancı çıkışları gibi sorunların üzerine Türkiye-ABD arasında gerginlik de eklendi. ABD’nin yaptırımları Türkiye İçişleri ve Adalet bakanları ile F35 uçakları ile ilgili kararlarıyla resmiyet kazandı. Hizipleşmenin temelinde Türkiye’nin son yıllarda batıdan yönünü doğuya yani Rusya, Çin, İran blokuna çevirmesinin etkisinin olduğunu tahmin etmek zor değil.

Karşılıklı hamleler ile gerilim daha da tırmanırsa doğal olarak piyasalara olumsuz yansımaları devam eder. Ancak devamı gelmez ve yumuşama olursa etkileri zayıflayacaktır. Piyasaların gözü önümüzdeki hafta yine Türkiye-ABD ilişkilerinde olacak. Dış ekonomik konjonktürün Türkiye’nin de yer aldığı gelişen ülkeler aleyhine değiştiği, dış kaynağın daha zor ve pahalı olduğu ve gelişen ülkelerden sermaye çıkışlarının yaşandığı bir dönemden geçiyoruz. Piyasaların Türkiye-ABD ilişkilerine bu derece hassas olmasının en önemli nedenlerinden biri bu. Ama devletler arası ilişkilerde tek kriterin ekonomi olmadığı da malum.

İYİMSERLİĞE İZİN VERMİYOR

Piyasalar bu sıralar duyarsız kalsa da başka mecralarda hayat devam ediyor. Temmuz enflasyonunun beklentilerin altında gelmesi olumlu algılandı. Ancak TÜFE ve ÜFE arasındaki on puanlık fark ve döviz kurlarındaki yükseliş bu yönde çok fazla iyimserliğe izin vermiyor. Talep canlandığı takdirde yüzde 25 seviyelerinde seyreden ÜFE (üretici fiyat endeksi) TÜFE’ye yani tüketim fiyatlarına yansıması olasıdır. Ayrıca Botaş’ın doğalgaza yaptığı yüksek zam ve buna bağlı olarak elektrik fiyatlarına yapılan zamlar maliyet enflasyonu açısından önemli. Belirsizliği ve projeksiyon yapmanın zorluğunu göstermesi açısından dikkate değer bir konu, merkez bankası 2018 enflasyon tahminini 5 puan artırıp üçüncü defa revize ederek yüzde 13.4 seviyesine çekti. Son dönemde ithalattaki daralma ile başta konut ve otomotiv gibi lokomotif sektörlerdeki durgunluk ile ekonomide soğuma emareleri ortaya çıkmaya başladı.

TALEP DARALTICI ADIM

Ayrıca BDDK’nın (Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu) kredi kartlarında taksit ve vade kısıtlaması yönündeki hazırlıkları ekonomideki soğumanın devamına yönelik talep daraltıcı adımlar. Bu uygulamaların hayata geçmesi durumunda cari açık ve enflasyon üzerinde olumlu etkileri görülebilir. Ancak yüksek işsizlik ve vergi gelirlerinin düşmesi gibi sonuçlara da hazırlıklı olmak gerekecek. Gerçi imar affı ve bedelli askerlik bütçe açığını bu yıl hafifletebilecek adımlar. Yüksek borç taşıyan özel sektör ekonomideki yavaşlamayı hoş karşılamayacaktır. Hatırlanırsa 2011 yılında cari açık 75 milyar dolara ulaşmış, büyüme yüzde 8, enflasyon da yüzde 10’u geçmişti. Türkiye cari açık sıralamasında dünyada ilk üçe yerleşince BDDK benzer uygulamalarla ekonomideki soğumaya katkı yapmıştı. 2012 yılında önlemler sonuç verdi ve cari açık 47 milyar dolara, büyüme yüzde 2.2, enflasyon da 6.20 seviyelerine çekildi. Bu açıdan BDDK doğru bir işe imza atmış oluyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın cuma günü açıkladığı 100 günlük programın ekonomi bölümünde Çin piyasasından Yuan cinsinden tahvil borçlanması ile dış ticarette Rusya, Hindistan ve Çin’e yönelim en önemli vurgulardan biri oldu. Ekonomi dışı gelişmelerin etkisindeki piyasalarda temkinli görünümün devamıyla dalgalı bir seyir bizi bekliyor.

DOLAR/TL KURUNDA 5 TL SINIRI GEÇİLDİ

Dolar/TL kurunda yükseliş hareketi vites büyüterek ivme kazandı ve 5.00 seviyesindeki teknik ve psikolojik sınır geçildi. 5.00 seviyesini artık destek olarak görmek gerekecek. Bu seviyenin üzerinde çıkış hareketinin devamı beklenebilir. Sonraki destekler 4.93-4.90 seviyelerinde. Çıkışın devamı halinde 5.12 ve 5.20-25 sonraki direnç noktaları. 5.20-5.25 daha önemli. 5.00 seviyesinin üzerinde çıkış hareketi gücünü koruyabilir.

BORSA TREND DİRENCİNDEN DÖNDÜ

Borsada tepki çıkışı düşüş trend direncini geçemedi ve satışla karşılaştı. Düşüş trendi korunuyor. İlk destek 94.000’de görülürken sonraki destek noktaları 92.000 ve 90.000 seviyelerinde. İlk direnç ise 97.400 seviyesinde. Çıkışın devamı ve düşüş trendinin kırılması için 97.400 seviyesinin geçilmesi gerekecek. Sonraki dirençler 100.000-101.000 seviyelerinde bulunuyor. Geri çekilmelerde tepki alımları görülebilir. Ancak direnç seviyelerinde satışla karşılaşma olasılığı yüksek.

Sayfada yer alan bilgiler tavsiye niteliği taşımayıp yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırımcı profilinize uymayabilir.

YORUMLAR (4)
:) :( ;) :D :O (6) (A) :'( :| :o) 8-) :-* (M)
  • Kuddusi05 Ağustos 2018 20:36

    Türkiye dış politika konusunda taviz vermeden yumuşama trendine yönelmelidir.Asarım keserim le olmuyor işte yani 5 çayına davet etmek lazım , partilere katılmak lazım batılılar böyle yani.İkram da berekt vardır derler.Yani çikolata kolonyaikram etmessen olmaz bu işler.Putine av tüfeği hediye edicen , Trumpa golf oynamyı teklif edicen vs....Zor ama dış politika böyle şeyleri kapasamalı.

  • varandaş05 Ağustos 2018 13:40

    barter ticaretini asya ve afrika ülkeleriyle geliştirmek, solara bağımlılıpı ciddi şekilde azaltır

  • kerim05 Ağustos 2018 12:52

    Forex piyasalarininda incelenmesi lazim forex piyasi acaba ne kadar dogru calisiyor.bencede orada buyuk sahtekarliklar yolsuzluklar oluyor oradaki fiyatlar tum dunyada gecerli kabul ediliyor..sorusturulmasi lazim

  • KILIÇ05 Ağustos 2018 09:00

    TEK ÇÖZÜM DOLARIN KULLANIMINDAN UZAKLAŞMAK YADA DÜNYA GENELİNDE DOLARIN DİGER HALKLARI BİTİRMEK ABD YE EKENOMİK GÜÇ OLDUGUNU ANLATMAKDIR DÜNYAYLA BİRLİKTE DOLARIN KULLANIMINDAN UZAKLAŞMAKDIR. 8-)