Piyasaları nasıl bir hafta bekliyor
Piyasalar ABD ekonomisinden gelen olumsuz verilere seviniyor!
Piyasalara bir şeyler oluyor. Daha önce özellikle büyük ülke ekonomilerinde yaşanan olumsuz gelişmelerle tepetaklak olan dünya borsaları şimdi bu ülkelerde işlerin iyi gitmesinden olumsuz etkileniyor.
Geçtiğimiz aylarda ABD Merkez Bankası (FED) Başkanı Ben Bernanke’nin “Ekonomide işler rayına giriyor. Bu yılın sonunda ekonomiyi desteklemek için yapılan tahvil alımlarını kısabiliriz.” demesi bütün dünya piyasalarında çalkantılara sebep oldu. Geçtiğimiz hafta da benzer bir durum yaşandı. Hafta içinde beklentilerin üstünde büyüdüğü anlaşılan ABD ekonomisinin özel sektör istihdamındaki artış verisi, Türkiye ve diğer gelişmekte olan piyasalarda soğuk duş etkisi yapmıştı. Zira ABD tahvilleri zirve yaparak yüzde 2,75’e kadar tırmanmış, iç piyasada dolara olan talep pariteyi 1,95 liraya kadar yükseltmişti. Cuma günü piyasalarda özellikle bankacılık sektöründe devam eden yabancı satışlarıyla Borsa İstanbul (BIST) endeksi 73 bin sınırını aşağı zorlamaya başlamışken ABD’de açıklanan sürpriz tarım dışı istihdam verisindeki çarpıcı veriler (+180 bin beklenirken +162 bin istihdam artışı oldu) dışarıda öncelikle tahvil piyasalarında hızlı bir gerilemeye, içeride de doların hızla 1,92 seviyelerine doğru gerilemesine yol açtı. Borsa da cuma günü öğle saatlerine kadar devam eden satışlar öğleden sonra yerini alımlara bırakırken son verilerin gelişmekte olan piyasalara olumlu yansıma ihtimali kuvvetlendi. Bu gelişmeleri ve piyasalara etkilerin Zaman Gazetesi Yazarı Selim ışıklar kaleme aldı. İşte o yazı:
Geçen hafta da vurguladığımız gibi kötü gelecek veriler Türkiye piyasaları için oldukça önemli. Bir bakıma Türkiye piyasalarının rahat nefes alması için bir süre daha ABD ekonomisinden zayıf veri gelmesi en azından beklentilerin altında bir ekonomik aktivite yeniden kısa bir süreliğine Türkiye’ye yabancı yatırımcıyı çekebilir.
Bu gelişmelerin dışında şirketlerin ve bankaların bilançoları birbiri ardına ulaşmaya başladı. Sürpriz bir şekilde gelen kâr ve zararlar özellikle haziran ayında yaşanan kur yükselişlerinden kaynaklanıyor. Doların haziran sonunda 1,93’e dayanması şirketlerin döviz yükümlülüğü fazla olanlarını olumsuz etkileyecek. Tam tersi döviz fazlası olan şirketlerde ise olumlu etkiler yapacaktır. Bankalar ise tahvil fiyatlarındaki yükselişlerden ikinci çeyrek bilançolarında etkilenmedikleri için yine yüksek kârlar açıklayacaklar ve açıklıyorlar. Ancak eylül ayında, hem döviz hem de tahvil fiyatlarındaki olası yükselişler Türk borsası şirket ve bankaları için zararlara yol açabilir. Şirketlerin döviz açık pozisyonlarını gözden geçirmeleri için önümüzdeki ayları iyi değerlendirmeleri oldukça önemli.
Son veriler geçici bir iyileşme olabilir, ağustos ve eylül ayındaki ekonomik ve siyasi gelişmeler hem döviz hem de tahvil piyasalarındaki gelişmeler açısından son derece kritik. Pazartesi açıklanacak temmuz ayı enflasyon verileri dikkatle izlenmelidir.
Altın onsu için 1350 dolar önemli nokta
Hafta içinde açıklanan ABD istihdam verileri emtialar başta olmak üzere para piyasalarında baş döndürücü gelişmelerin yaşanmasına sebep oldu. Öncelikle çarşamba günü açıklanan ve beklentilerin bir hayli üstünde gelen özel sektör istihdam verisinin piyasalarda aşağı yönlü kırılmalara neden olacağı beklenirken FED’in tahvil alımlarına devam etmesi ve ardından cuma günü açıklanan tarım dışı istihdam verisi, beklentilerin altında kalması piyasaları rahatlatan bir gelişme oldu. Tahvil fiyatları yüzde 9’u aşmışken gelen veri ile 8,7 seviyelerine kadar geriledi. ABD Doları ise 1,95 liradan 1,926 TL’ye kadar geriledi. ABD 10 yıllık tahvil fiyatları ise 2,75 seviyesinden 2,61’e hızlı bir şekilde gerileme kaydetti. Ons’ta ise sabah saatlerinde 1282 dolara kadar devam eden gerileme açıklanan veriler sonrası yerini yükselişe bıraktı. Tahvil fonu Pimco yöneticisi, ABD Merkez Bankası FED’in kötü gelen veriler sonrasında tahvil alımlarına devam ederek eylül ayında da azaltmaya gitmeyeceğini vurgulaması önümüzdeki günlerde tahvil piyasalarında olduğu gibi altın piyasalarında da alımlar getirebilir. Altın ons fiyatı 1347 doları geçebilirse yükseliş 1400 dolara kadar devam edebilir. Bu gelişmeye rağmen baskıda kalarak 1320 doların altında hareket etmesi durumunda ise yeniden 1300 doların altına bir geri çekilme sürpriz olur.