Piyasalara rahat yok!
Rehine krizi çözülemeden piyasa rahat bir nefes alamayacak...
Piyasalar Irak'ta artan jeopolitik riski fiyatlıyor. IŞİD'in Türk konsolosluğuna düzenlediği baskından sonra piyasaların tek odaklandığı konu rehinelerin durumu oldu. Hala rehinelerin ne zaman bırakılacağına dair net bir açıklama yok. Bu açıklamanın gelmemesi de piyasaları bir türlü rahatlamıyor.
Vatan ekonomi yazarı Ali Ağaoğlu bugünkü köşesinde, rehinelerin bırakılmaması durumunda piyasalarda nelerin yaşanacağını ve dolardaki kritik noktayı kaleme aldı. İşte Ağaoğlu'nun yazısı;
Piyasaların tek gündemi var: IŞİD’in kaçırdığı vatandaşlarımızın durumu... Rehinelerin serbest bırakılması, hava saldırısının yapılması ve bundan ‘başarılı sayılabilecek’ bir sonuç alınması piyasaların en çok istediği seçenek.
Haftayı zor yapan bu kez finansal gelişmeler olmayacak. Irak’ta rehin tutulan vatandaşlarımızdan bu yazı yazıldığı sırada henüz daha sevindirici bir haber gelmemişti. Buna karşın IŞİD’in; Saddam’ın memleketi Tigrit’i ve Telafer havaalanını da ele geçirdiği haberleri geliyor. IŞİD’in ilerlemesine karşın ABD’nin uçak gemisi USS George H.W. Bush’un İran Körfezi’ne hareket ettiği ve bu hafta olası bir hava saldırısının gündeme geleceği konuşuluyor.
Bu hafta hem politikacıların hem de piyasaların gözü kulağı Türkiye’nin “Musul’daki konsolosluk görevlileri” ve TIR şoförlerinin akıbetinde, Obama’da ve 18 Haziran’da açıklanacak Fed kararında olacak! Kolayından başlayayım; Fed’den 10 milyar dolarlık alımların azaltılması kararı bekleniyor. 5 milyar dolarlık bir “küsurat” var ki, onun bu toplantıda “halledilmesi” pek beklenmiyor. Sanırım sona bırakılacak.
ABD’nin “tek bir Amerikan Askeri Irak’a ayak basmayacağı” prensibi doğrultusunda, bir hava harekâtına girişmesi ihtimali var. Ancak bu harekâtta; İncirlik üssünün kullanılmayacağı, sadece insansız hava araçları ile istihbaratın İncirlik’ten sağlanacağı, saldırının Türkiye’nin “rehine” hassasiyeti nedeniyle H.W.Bush gemisinden yapılacağı ihtimalinden söz ediliyor. Böylesi bir saldırının “kara hakimiyeti” ile desteklenmedikçe başarılı olma şansı düşük.
Peki, kara harekâtını kim yapacak, kim destekleyecek? IŞİD’e kısa süreli bir darbe vurulsa bile orta vadede etkisi ne kadar kalıcı olacak?
Gelelim “rehine” meselesine ki tüm ülke halkını üzen bu durumun nasıl sonuçlanacağı önemli. Cuma günü henüz daha 3. gündeyken yazdığım bir yazıda sorduğum sorular halen daha geçerliliğini koruyor:
IŞİD’in kendi insafıyla “rehineleri” bırakmayacağı varsayımıyla, “aşırı uçtan” 4 ayrı soru:
1- IŞİD’in elindeki konsolosluk görevlileri ve şoförler Peşmergeler tarafından kurtarılırsa ne olur?
2- İran veya Maliki tarafından bu kişiler kurtarılırsa ne olur?
3- Fidye veya bir “bedel” ödenerek bu canlar kurtarılırsa ne olur?
4- Konsolosluk görevlilerimiz ve kamyon şoförleri “kurtarılamaz” ise ne olur?
Hepimizin gönlünden geçen vatandaşlarımızın bir an evvel sağ, salim kurtarılması. Bu mutlu sona ulaşabilsek bile; zihinlerde bir çok soru kalacak ve bu sorular orta vadede bölgedeki güç dengelerinin yeniden tanımlandığı dönemde, önemli parametrelerden biri olarak karşımıza çıkacak!
Dolarda 2.1390 TL çok kritik bir eşik
Fed kararı hariç piyasalarda önemli bir gelişme beklenmiyor. Yurt dışında “yaz tatili” havası yavaş yavaş hakim olurken, bölgemizdeki gelişmeler; hele ki rehine krizi uzarsa; bizim piyasalarımızda oynaklığı artıracaktır. “Rehine krizinin” uzaması ve hava saldırılarının gecikmesi dolar/TL’deki gerilim artırabilir ki bu durumda 2.1390 önemli bir eşik olarak karşımıza çıkıyor.
Rehinelerin serbest bırakılması, hava saldırısının yapılması ve bundan “başarılı sayılabilecek” bir sonuç alınması durumunda ise yeniden 2.1050’ye doğru bir geri çekilme yaşanabilir.
Hava saldırısı petrol fiyatını nasıl etkiler?
Musul, Tikrit ile Bağdat’ya yakın diğer kentleri ele geçiren IŞİD, “Merkezi Irak Hükümeti’nin” zafiyetini ortaya koydu. Bundan en fazla K.Irak Kürt Yönetimi faydalanacağa benziyor. Sadece Kerkük’ü kontrol altına almalarıyla değil, Kürt petrolünü satma konusunda da elleri rahatlayacağa benziyor. Bir hava saldırısı petrol fiyatlarında kısa vadeli sıçramalara yol açabilir. Eğer Irak’ın petrol ihracatına bir darbe vurulmaz ise saldırı sonrasında petrol fiyatlarının gerilediğini bile görebiliriz. Ancak işler sarpa saracak olur ise bölgemizdeki gerilim petrol fiyatlarına da yansıyacaktır. Brent petrolü için 114.70 varil/dolar seviyesi önemli bir eşik.
Bu seviyenin aşılması; hele ki Brent-WTI arasındaki farkın da 10 dolara ve üzerine çıktığı bir durumda küresel piyasalar daha da tedirgin olacaktı.
Brent petrol fiyatı ve petroller arasındaki fark önümüzdeki günlerde piyasalara önemli ipuçları verecek.