Türkiye Kurumsal Yatırımcı Yöneticileri Derneği (TKYD), 2019 yılında Emeklilik ve Yatırım Fonları performanslarını ve fonlara artan ilgiyi açıklıyor. 06 Şubat 2020...
Hisse | Fiyat | Değişim(%) | Piyasa Değeri |
---|
E-posta listemize kayıt olun, en son haberler adresinize gelsin.
Birleşmiş Milletler’e bağlı Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ), önlenebilir anne ölümlerinin sıfıra indirilmesi için küresel ölçekte kampanya yürüten kadın hakları örgütlerinin yoğun mücadeleleri sonucunda, 2018 yılında 11 Nisan’ı Anne Sağlığı ve Hakları Günü ilan etti. 2000 yılından bu yana çocuk ölümleri hemen hemen yarı yarıya, anne ölümleri ise yaklaşık üçte bir oranında azalsa da, bu ölümler halen yakıcı boyutlarda. DSÖ’nün 2020’de açıkladığı verilere göre, her yıl gebelik ve doğum sırasındaki komplikasyonlar yüzünden 295 bin anne yaşamını yitiriyor. Bu ölümlerin yüzde 86’sı gelişmekte olan ülkelerde meydana geliyor.
Kadınların sağlık hizmetlerine, doğum kontrol ve kürtaj olanaklarına erişimiyle önlenebilir olduğu belirtilen bu ölümlerin, dünyanın bir yılı aşkın süredir mücadele ettiği pandemi koşullarında daha da artmasından endişe ediliyor. CİSÜ Platformu sekretaryasını yürüten TAP Vakfı Genel Koordinatörü Nurcan Müftüoğlu, Uluslararası Anne Sağlığı ve Hakları Günü kapsamında yaptığı açıklamada, yaşanan bu sağlık krizinin kadın sağlığı üzerindeki etkilerine dikkat çekti.
“Pandemi süreci, üreme sağlığı ve haklarına erişimi olumsuz etkilemektedir. Daha fazla sayıda kadın; güvenli annelik, doğurganlığın düzenlenmesi ve gebelik sonlandırma hizmetlerine erişememe riskiyle karşı karşıya” ifadelerini kullanan Müftüoğlu, şunları kaydetti: “Pandemiyle mücadelenin ana gündem maddesine dönüşmesi olağan ancak bu mücadelenin, cinsel sağlık ve üreme sağlığı hizmetlerinde bu dönemde daha da aciliyet kazanan ihtiyaçları kapsayacak şekilde yürütülmesi gerek.”
DOĞUM SIRASINDA ANNE VE BEBEK ÖLÜMLERİ ÜÇ KATINA ÇIKTI
İngiltere merkezli Lancet dergisinde Mart 2021’de yayımlanan, aralarında Türkiye’nin de bulunduğu 17 ülkede yapılan araştırma, hamilelerin sağlık hizmetlerine erişiminin bu dönemde kısıtlandığını, doğum sırasında anne ve bebek ölümlerinin üç katına çıktığını ortaya koydu. Londra St. George Hastanesi tarafından yürütülen araştırmaya göre, bunda hem sağlık merkezlerindeki doluluk hem de hamile kadınların koronavirüs kapma korkusuyla hastanelere gitmemeyi tercih etmesi etkili oldu. Öte yandan, sağlıklı doğumlar sonrası meydana gelen doğum sonrası yani lohusalık depresyonu, anneliğe bağlı kaygı bozuklukları ve annelerin ruh sağlığında bozulma da büyük oranda arttı.
Finansingundemi.com’da yer alan bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır. Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir. Burada yer alan bilgiler, güvenilir olduğuna inanılan halka açık kaynaklardan elde edilmiş olup bu kaynaklardaki bilgilerin hata ve eksikliğinden ve ticari amaçlı işlemlerde kullanılmasından doğabilecek zararlardan www.finansingundemi.com ve yöneticileri hiçbir şekilde sorumluluk kabul etmemektedir. Burada yer alan görüş ve düşüncelerin www.finansingundemi.com ve yönetimi için hiçbir bağlayıcılığı yoktur. BİST isim ve logosu “koruma marka belgesi” altında korunmakta olup izinsiz kullanılamaz, iktibas edilemez, değiştirilemez. BİST ismi altında açıklanan tüm bilgilerin telif hakları tamamen BİST’e ait olup, tekrar yayınlanamaz.