Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Türkiye'nin elinde çok ciddi termik santral kapasitesi bulunduğunu, bu santrallerde özel sektörün dinamizmini kullanmak istediklerini bildirdi.
Bakan Şimşek, Kangal Termik Santrali'nin Rixos Otel'de düzenlenen devir sözleşmesi imza töreninde yaptığı konuşmada, şu ana kadar yapılan devir teslim törenleri içerisinde kendisini en mutlu edenin bu tören olduğunu, bunun nedeninin ise sermayenin en fazla tabana yayıldığı özelleştirmenin Kangal Termik Santrali özelleştirmesi olduğunu belirtti.
Konya Şeker'in daha önceki özelleştirmelerde devir aldığı işletmelerdeki başarısının, ürettiği katma değerin ortada olduğunu anlatan Şimşek, "Gübreyi almışlar kapasiteyi 28 kat artırmışlar, sütü almışlar kapasiteyi bin kat artırmışlar. Oldukça büyük denilebilecek şekeri almışlar kapasiteyi 2 kat artırmışlar. Çalışan sayısını bin 500'den 5 bin kişiye çıkarmışlar. Özelleştirmeyi hala eleştirenlere, dogmatik şekilde özelleştirmeye yaklaşanlara çok önemli bir örnek oluyor bu" diye konuştu.
Bakan Şimşek, Rusya'da, Doğu Avrupa'da ve bir çok ülkedeki özelleştirme uygulamalarını yakından takip ettiğini ifade ederek, Türkiye'deki özelleştirmelerin diğer ülkelerdekilere benzemediğini, çok daha şeffaf, rekabetçi ve adil gerçekleştirildiğini söyledi.
Şimşek, Konya Şeker'in, Kangal Termik Santralinin kapasitesini de artıracağını inandığını belirterek, "Bu, Türkiye'nin en temel yapısal sorunlarından birinin çözümü için önemli bir adım" dedi.
Türkiye'de enerjide dışa bağımlılığın, dış dengeye de yansıdığına vurgu yapan Şimşek, 2002 yılında 9 milyar dolar olan enerji ithalat faturasının geçen yıl itibariyle 60 milyar dolara ulaştığını anımsattı. Bu yapısal sorunu çözmek için Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığının önemli çalışmaları olduğuna işaret eden Şimşek, ancak bunların zaman aldığını, bir nükleer santralin, hidrolektrik santrallerin devreye girmesinin uzun yılları bulduğunu kaydetti. Buna karşılık Türkiye'nin elinde çok ciddi termik santral kapasitesi bulunduğuna dikkati çeken Şimşek, bu santrallerde de özel sektörün dinamizmini kullanmak istediklerini dile getirdi.
"Özel sektör daha verimli işletiyor"
Özel sektörün, işletmeleri, devlete göre çok daha verimli işlettiğini anlatan Şimşek, "Bizim 10 fabrikada ürettiğimizi Konya Şeker 2 fabrikada, dünya standartlarında ve dünya maliyetlerinin altında üretiyor" diye konuştu.
Şimşek, özel sektörün enerji yatırımlarına girmesi ve kapasiteleri artırmaları halinde Türkiye'nin enerjide dışa bağımlığınının aynı oranda azalacağını söyledi.
Özelleştirmelerin devlete ve vatandaşlara büyük katkı sağladığını vurgulayan Şimşek, bu sayede devletin finansman yükünün azaldığını, buraya ayrılacak kaynağın da eğitime aktarıldığını ifade etti. Bunun yanı sıra özelleştirmelerden gelen gelirin de bütçe açığını, borçlanma yükünü,
faiz yükünü azalttığını dile getiren Şimşek, "Nereden bakarsanız bakın devlet kazanıyor, millet kazanıyor. Ama ben inanıyorum ki Konya Şeker de kazanacak. Çünkü başarılı bir şirket" diye konuştu.
Konya Şeker'in buradan elde ettiği deneyimi ileride bölgesel ölçeğe taşıyabileceğini düşündüğünü belirten Şimşek, "Bizim farkımız, vizyonumuz, yaklaşımımız bu. Türkiye özelleştirmelerden çok ciddi kazançlar elde etmeye devam edecektir" şeklinde konuştu.
Özel sektör yatırımları son 10 yılda arttı
Türkiye'de son 10 yılda özel sektör yatırımlarının önemli ölçüde arttığına dikkati çeken Şimkşek, son 5 yılda krize rağmen 5 milyon kişiye ilave istihdam sağlandığını, kamuya bu kadar personel alma imkanı olmadığını, bunun özel sektör eliyle gerçekleştirildiğini kaydetti.
Hükümet olarak yatırım iklimini iyileştirmeye, öngörülebilirliği arttırmaya, finansal yükü de aşağıya çekmeye çalıştıklarını belirten Şimşek, bu stratejinin önemli bir unsurunun özelleştirmeler olduğunu söyledi. Özelleştirmelerin ülkedeki rekabet ortamını artırdığını, bunun olmadığı yerde verimliliğin olmayacağını ve ortamın statükoculara kalacağını anlatan Şimşek, şöyle konuştu:
"Eğer biz yeni enerji kaynağı bulmasak dahi, bu rekabet şartlarını oluşturursak, kurumların kapasitesini, kalitesini artırırsak, Türkiye katma değer zirvesinde yukarı çıkar, enerji de çok anlamlı bir girdi olmaz. Bunun yolu da rekabetçi olmak, inovasyona yatırım yapmak ve eğitime ağırlık vermektir. Türkiye altyapıda açığını gidermiştir. Eğitime yatırım yapmaktadır. Kurumların kapasitesini ve kalitesini yükseltmektedir. Özelleştirme bu süreçte önemli bir yapısal reformdur. Son dönemde özelleştirmelere dışarıdan ilgi kısıtlı ama bizim şirketler buraları alıp verimliliği yükselttikçe dışarıdan ortaklık alanında ilgi çok daha fazla olacaktır."
Bakan Şimşek, başta Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız olmak üzere emeği geçen herkese teşekkür etti.
Konuşmaların ardından Bakan Şimşek, Bakan Yıldız, Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Özelleştirme İdaresi Başkan Vekili Ahmet Aksu, EPDK Başkanı Hasan Köktaş, PANKOBİRLİK Başkanı Recep Konuk'un katılımıyla devir sözleşmesi imzalandı.