Türkiye Kurumsal Yatırımcı Yöneticileri Derneği (TKYD), 2019 yılında Emeklilik ve Yatırım Fonları performanslarını ve fonlara artan ilgiyi açıklıyor. 06 Şubat 2020...
Hisse | Fiyat | Değişim(%) | Piyasa Değeri |
---|
E-posta listemize kayıt olun, en son haberler adresinize gelsin.
Merkez Bankası (MB) Eski Başkan Yardımcısı ve TOBB Ekonomi ve Teknoloji Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Fatih Özatay, MB'nin karmaşık mekanizmalar yerine tek bir faizden piyasayı fonlaması gerektiğini belirterek, “Enflasyonla mücadelede samimi olunduğu gösterilmeli” dedi. Hızlı kredi artışının yarattığı risklere değinen Özatay, “Tüm bankalarda artacak geri dönmeyen kredi probleminin çözümü için şimdiden kolları sıvamalı” uyarısında bulundu. Prof. Dr. Fatih Özatay, Türkiye'yi krizden çıkaracağını savunduğu ekonomik programı detaylarıyla anlattı.
DÖNÜŞ KALICI MI?
Yabancıların TL'ye erişimini kısıtlayan swap düzenlemesinde esneme, döviz ve altın alım işlemlerinde uygulanan vergide indirim gibi normalleşme hamleleri bir geri adımı mı yansıtıyor, devamı gelir mi?
Bir dönüş olduğu açık. Daha önemlisi şu: Bu kalıcı bir dönüş mü değil mi? Bunun yanıtını bilmememiz ne yazık ki Türkiye'nin riskini yükselten bir olgu. Yatırımcıyı yeniden kazanmak ancak düzgün bir ekonomik programla olur.
Nasıl bir program ekonomiyi düze çıkarır?
"Öncelikle, enflasyonla mücadelede samimi olunduğu gösterilmeli. Bu çerçevede, gerektiğinde faizin artırılmasından kaçınıldığı algısı ortadan kaldırılmalı. TCMB, karmaşık mekanizmalar yerine tek bir faizden piyasayı fonlamalı.
Hızlı kredi artışı finansal sistemin sağlığı açısından önemli bir risk. Dünya finans sisteminin sağlığı hakkında otorite olan BIS'in bu konuda hem araştırmaları hem de düzenlemeleri var. Nisan-Ağustos döneminde kamu bankaları çok hızlı kredi artışına gittiler. Aynı süreçte özel bankalar kredi artışına gitmeye zorlandılar ve piyasa dengelerini bozan ve finans sisteminin sağlığı açısından iyi olmayan “aktif rasyosu” denilen uygulama başlatıldı. Şu sıralar kredi artış oranı düştü ama hala yüksek düzeyde. Ayrıca, aktif rasyosu (oranı) uygulaması yakın zamanlarda bir miktar gevşetildi. Bu uygulamalardan tümüyle vazgeçmek gerekiyor."
Bütçe açığı pandemi nedeniyle alınan önlemlere bağlı olarak arttı. Önümüzdeki dönemde, faiz harcamaları dışındaki harcamalarımızı bütçe gelirlerinin altında tutmamız gerekiyor. Hazine'nin borcunun yarısı döviz cinsinden. Özellikle kendi vatandaşlarımızdan bu tür borçlanmaya son vermeliyiz."
TL'deki değer kaybını önlemek için sizce ne yapılmalı?
Düzgün bir ekonomik programla. Nasıl bir program uygulanması gerektiğini madde madde açayım:
"Döviz rezervlerini eriten kura müdahale politikası terk edilmeli. Ekonomisinde kırılganlıklar varsa, faizi enflasyonun altında tutarken, bol bol kredi açılmasını özendirirken/zorlarken, döviz kurunu sabite yakın bir düzeyde tutmayı bugüne kadar hiçbir ülke başaramadı, başaramaz. Rezervi yükseltecek ve azımsanmayacak bir dönem için döviz temin edilmesini sağlayacak uluslararası anlaşmalar için görüşmelere başlandığı duyurulmalı.
TCMB ve BDDK bağımsız olmalı. Kamu bankalarının sermayeleri güçlendirilmeli. Tüm bankalarda artacak geri dönmeyen kredi probleminin çözümü için şimdiden kolları sıvamalı. Hazine, koşullu gelir ve borçlanma garantilerinden bütçeye gelebilecek yük hakkında şeffaf olmalı. Tüm bu adımlar, Türkiye'ye ilişkin risk algılamasını azalacaktır."
KADERİMİZ KÜRESEL FİNANS SİSTEMİNİN ‘İNSAFINA’ KALIR
Kısa çalışma ödeneği uygulamasının sona ermesiyle işten çıkarmaların artacağı ve iflasların çoğalacağı öngörülüyor. Kış aylarında ekonomide ne olacak?
Ana hatlarını belirttiğim programa benzer bir program uygulanmazsa en olası senaryo şudur: Patinaj yapan bir Türkiye ekonomisi: Küresel finansal sistemde risk alma iştahı yüksekken büyürüz ve istihdam yaratırız. Bu iştah ortadan kalkarsa ya da Türkiye'ye özgü nedenlerle bize yönelik risk algılaması yükselirse ekonomimiz daralır, istihdam azalır. Türkçesi, kaderimiz büyük ölçüde küresel Finans sisteminin ‘insafına' kalır.
Rekabetçi kur söylemini nasıl değerlendiriyorsunuz?
Sağlam bir ekonomik program olmadıkça tek başına rekabetçi kur bir şey ifade etmez; havada kalır.
(Mehtap Özcan Ertürk /Sözcü)
Finansingundemi.com’da yer alan bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır. Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir. Burada yer alan bilgiler, güvenilir olduğuna inanılan halka açık kaynaklardan elde edilmiş olup bu kaynaklardaki bilgilerin hata ve eksikliğinden ve ticari amaçlı işlemlerde kullanılmasından doğabilecek zararlardan www.finansingundemi.com ve yöneticileri hiçbir şekilde sorumluluk kabul etmemektedir. Burada yer alan görüş ve düşüncelerin www.finansingundemi.com ve yönetimi için hiçbir bağlayıcılığı yoktur. BİST isim ve logosu “koruma marka belgesi” altında korunmakta olup izinsiz kullanılamaz, iktibas edilemez, değiştirilemez. BİST ismi altında açıklanan tüm bilgilerin telif hakları tamamen BİST’e ait olup, tekrar yayınlanamaz.