Nuruosmaniye Cami Mahzeni görücüye çıktı

Sergiler, Cumhurbaşkanlığı himayelerinde, Fatih Belediyesi ve Klasik Türk Sanatları Vakfı (KTSV) iş birliğiyle, Anadolu Ajansı'nın Global iletişim ortaklığında düzenlenen bienal kapsamında Nuruosmaniye Cami Mahzeni'nde açıldı.

Bu yıl "Ehl-i Hiref" temasıyla gerçekleştirilen Bienalin küratörü Serhat Kula, bienal kapsamında Nuruosmaniye Mahzeni'nin ilk kez bir sergiye ev sahipliği yaptığını belirterek, mekanın özellikleri itibariyle sergide ağırlıklı olarak enstalasyon çalışmalarına yer verdiklerini söyledi.

Kula, mahzenin uzun yıllar boyunca su deposu olarak kullanıldığına işaret ederek, "100 yıl kadar da atıl olarak kalmış bu mekanı, uzun bir süreç boyunca bir sergi alanına dönüştürmek için çalıştık. Bir kısmını olduğu gibi bıraktık. Çünkü o sarnıçların havasını korumasını istedik. Tarihi dokuyu bozmadan seyircilerin ortamı hissetmesini istedik." ifadelerini kullandı.

Sergideki eserlerde hat, ebru, çini, tezhip gibi sanat dallarının farklı biçimlerde ele alındığına vurgu yapan Kula, aynı zamanda seyircinin de katılabileceği interaktif işlerin de sergide yer aldığını belirtti.Kula, karma çini sergisine ilişkin ise şu bilgileri verdi: 

"Mekanın tarihi yapısı ve dokusu çinilerle çok güzel bir kontrast oluşturdu. Dolayısıyla burada hem çağdaş hem de Selçuklu'dan Osmanlı'ya kadar ilerleyen çini kültürümüzü Anadolu'daki farklı bölgelere ait İznik, Kütahya gibi çini kültürünü oluşturan örnekleri bir arada derledik." 

"Ebrularla gezegenleri canlandırmaya çalıştım" 
"Mekandan Taşanlar" sergisine "Gezegenler" adlı eseriyle katılan, "Barut Ebrusu"nun mucidi Hikmet Barutçugil de bienal için ebruyu kullanarak farklı bir iş yapmak istediğini ve bu manada gezegen olarak nitelendirdiği küreleri barut ebrusuyla boyadığını anlattı.

Barutçugil, barut ebrusunun uzaydaki görüntülerin bir şekilde yansıması olduğu yorumunda bulunarak, şunları söyledi: 

"Aslında ebru makro ve mikro kozmos arasındaki sonsuzlukları bize gösteren bir desen zenginliğidir. Eserimde de o makro kozmostaki uzaydan gelen o fotoğraflardaki ebrularla gezegenleri canlandırmaya çalıştım. Bunlar tabii ki sembolik gezegenler. Mekana da yakıştı." 

"Farklı kompozisyonlar kurarak klasik sanatlardan kopmak istedim" 
Sergide "Sırrı Kadim" başlığı altında 8 farklı eserini sergileyen sanatçı Muhammed Türk, eserlerinde tuval üzerine akrilik boya kullandığını ifade ederek, "Uygulama olarak klasik sanatlarda görünmeyen bir teknik. Klasik çıkışlı çağdaş bir yorum diyebiliriz eserlere, tamamen bunu amaçladım. Farklı kompozisyonlar kurarak klasik sanatlardan kopmak istedim." diye konuştu.

Fatih Belediye Başkanı Mustafa Demir, Yeditepe Bienali'nin Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından açıldığını hatırlatarak, "Himayelerine almak suretiyle bizi cesaretlendirmiş, onurlandırmıştır ve yine himayeleri ile gerçekten bienal bizim beklentimizden daha iyi bir konuma geldi." dedi.

Demir, bienal üzerine 2 yıldır çalışma yaptıklarını aktararak, sözlerini şöyle sürdürdü:

"(Bienal) bir yılı aşkın Fatih Belediyesi ve Klasik Türk Sanatları Vakfı ile arkadaşlarımızın geceli gündüzlü çalıştıkları, olgunlaştırdıkları, ortaya koydukları bir çalışma. Bu bienalin diğer bienallerle mukayese edildiğinde farkı, eserler muazzam ama eserlerin sergilendiği yerler de muazzam. Eserler, 28 farklı tarihi mekanda sergileniyor. (Eserlere baktığımızda) bir geleneksel sanatlarımız var, geleneksel sanatlarımızın çağdaş yorumlamaları ve 3 boyutlu halleri ve çağdaş sanatın içindeki geleneksel çizgilerimiz var."

Dünyada ilk kez geleneksel sanatlar alanında bir bienalin gerçekleştildiğine de dikkati çeken Demir, Yeditepe Bienali kapsamında 600 sanatçının yaklaşık 3 bin eserinin, sanatseverlerin takdirine sunulduğunu dile getirdi.

"Mekandan Taşanlar" adlı sergi kapsamında ayrıca Kapalıçarşı Kalpakçılar Caddesi'nde sanatçı Yılmaz Eneş'in ebru desenli hazırladığı uçurtmalar da sanatseverlerin beğenisine sunuldu.

Karma çini ve Mekandan Taşanlar sergisi, Nuruosmaniye Mahzeni'nde 15 Mayıs'a kadar görülebilecek.