<
BASIN TOPLANTISI - ETKİNLİK - KONFERANS
Basın Daveti Türkiye Kurumsal Yatırımcı Yöneticileri Derneği 06 Şubat 2020, 09:30

Türkiye Kurumsal Yatırımcı Yöneticileri Derneği (TKYD), 2019 yılında Emeklilik ve Yatırım Fonları performanslarını ve fonlara artan ilgiyi açıklıyor. 06 Şubat 2020...

Tüm Etkinlikleri Göster
BANKA HİSSELERİ
Hisse Fiyat Değişim(%) Piyasa Değeri

E-posta listemize kayıt olun, en son haberler adresinize gelsin.

Ana SayfaEmlakNeden bankaya, borsaya değil de konuta?----

Neden bankaya, borsaya değil de konuta?

Neden bankaya, borsaya değil de konuta?
25 Ocak 2016 - 07:34 www.finansingundemi.com

TÜİK endekslerine göre, 2015 yılında enflasyon artışı yüzde 7.58, bina inşaat maliyetlerindeki artış yüzde 5.87 oranında

2015 yılında konut piyasasının büyüklüğünün 250 milyar TL dolayında olduğu varsayılabilir. Peki halk neden parasını bankaya borsaya değil de konuta yatırıyor. Milliyet yazarı Güngör Uras bugünkü köşesinde bu sorunun yanıını verdi. İşte Uras'ın o yazısı;

Konut yapıyoruz, alıyoruz, satıyoruz. Halkımız paracıklarını konuta harcarken, Devlet Babamız da boş durmuyor. Vergi gelirlerini özel projeler için harcıyor.

Konut kötü mü? Kamunun özel projeleri kötü mü? Onlar kötü değil. Kötü olan ülkenin kıt kaynaklarının, üretim artıracak, gelir ve döviz yaratacak fabrikalar için değil, inşaat için kullanılması.

Milli gelirin yüzde 20.2’si, 2015 yılının ilk 9 ayında, yatırımlara gitti. Kamu ve özel sektör inşaat yatırım harcamalarının  milli gelirdeki payı yüzde 9.3 oldu. 2014 yılının tamamında inşaat yatırımlarının ağırlığı da yüzde 9.3 idi.

Konut piyasasının büyüklüğünü rakama dökmek zor. Büyüğü ile küçüğü ile ortalama olarak (en az) konut başına 200 bin TL ödendiği var sayılsa, 2015 yılında konut piyasasının büyüklüğünün 250 milyar TL dolayında olduğu varsayılabilir.

Yeni konut satışı ile ikinci el konut satışı farklıdır.

İkinci el konut satışında, kâğıt (tapu) ve para el değiştirir. Yeni konut satışında ise ödenen para malzeme, işçilik ücreti, kâr olarak konut yapımına katkıda bulunanlar arasında dağılır.

Sadece yeni konut satışları için 2015 yılında halkın cebinden çıkan paranın en az 120 milyar TL olduğu tahmin ediliyor.

Kazandırıyor...

Devlet Baba’nın özel inşaat projeleri bir yana... Acaba halkımız neden konut sevdasına tutuldu? Acaba neden girişimciler sanayiden çıkıp, inşaat işine giriyor? Acaba neden halkımız paralarını bankaya, borsaya yatıracak yerde konuta bağlıyor?

Tek bir nedeni var: Konut kazandırıyor. Konut yapan da kazanıyor, alan da kazanıyor. Merkez Bankası’nın konut fiyat endeksine göre, Türkiye genelinde konut fiyatları 2014 yılında yüzde 15.9 artmıştı. 2015 yılında yüzde 18.7 arttı.

TÜİK endekslerine göre, 2015 yılında enflasyon artışı yüzde 7.58, bina inşaat maliyetlerindeki artış yüzde 5.87 oranında.

Konut yapanlar fiyatları maliyetlerin üzerinde artırabildiklerini görünce daha çok konut yapıyorlar. Tasarruf sahipleri  konut fiyatlarının enflasyonun üzerinde arttığını görünce daha çok konut alıyorlar.

Yapanlar, satın alanlar memnun. Olan ekonomiye oluyor. Ülke tasarrufları inşaata gidince, üretime dönük yatırımlar yapılamıyor. Üretim artmayınca ülke büyüyemiyor. Yeni iş imkânları yaratılamıyor.

5 YILDA SATIŞ KATLANDI

2015 yılında 1 milyon 289 bin konut satıldı. 5 yıl önce 2011 yılında konut satış rakamı 708 bin idi. Nerede ise 5 yılda konut satışları katlanmış durumda. Ülke nüfusunun yaklaşık beşte biri İstanbul’da yaşıyor. İstanbul, en fazla göç alan illerimizden biri. 2015 yılında satılan konutların yüzde 18.5’i, yeni konutların yüzde 18.7’si İstanbul’da satıldı. İstanbul’da satılan toplam konut sayısı 239 bin, bunun 112 bini yeni konut. İstanbul’dan sonra en fazla konut satılan iller sırasıyla Ankara, İzmir, Antalya, Bursa, Kocaeli ve Mersin. İstanbul’un nüfusu 15 milyon, yeni konut satısı 112 bin. Ankaranın nüfusu 5 milyon, yeni konut satışı 61 bin. Görülüyor ki, Ankara’da nüfusa göre yeni konut talebi İstanbul’un çok üzerinde.

Aslan payı peşin paranın

2015 yılında satılan konutların 598 bini yeni, 690 bini ikinci el konut. Görülüyor ki yeni konut piyasasının canlılığı yanında, ikinci el konut piyasasında da büyük hareket var. Satılan konutların 854 bini peşin para ile 434 bini kredili satılan konutlar.

İpotekli olarak konut alanların bir bölümü krediyi bankalardan temin ediyorlar. Bir bölümüne ise satıcılar kredi imkânı sağlıyor.

Kredili (ipotekli) satış rakamı 2013 yılında 480 bin idi. 2014 yılında 389 bine gerilemişti. 2015 yılında kredi ile satılan konutların 192 bini ilk el, 242 bini ikinci el konutlar. 2015 yılında satılan yeni konut sayısı 598 bin olduğuna göre yeni konut satışlarının üçte biri ipotekli, kredili satış, üçte ikisi peşin satış olmuştur. İlk el satışlarda peşin satışların ağırlık taşıması, ihtiyaçtan öte, yatırım amacıyla yeni konut talebinin büyüklüğünü gösteriyor.

Yabancılara 22.991 konut satıldı

2015 yılında yabancılara 22.991 konut satıldı. Yabancılara satılan konut sayılarının toplam konut satışı içindeki payı yüzde 2’nin altında. Yeni konut satışlarının yüzde 4’ünün altında.

2013 yılında 12 bin, 2014 yılında 18 bin konut yabancılar tarafından satın alınmıştı. 2015 yılında yabancı satışlarında Irak vatandaşlarının satın aldıkları konut 4.228. İkinci sırada 2.704 konutla S.Arabistan, 2.130 satışla Kuveyt vatandaşları yer alıyor. Rusların satın aldıkları konut sayısı 2.036 oldu. 2015 yılında yabancılar İstanbul’dan 5.580, Antalya’dan 6.542 konut satın aldılar.

Konut satışlarının önemli döviz getirisi var. Yabancılara satılan konutların döviz getirisi 2010 yılından bu yana 18.5 milyar dolara ulaştı. Doğrudan sermaye girişi toplamı olan 79.2 milyar doların dörtte birini gayrimenkul satış gelirleri oluşturdu.

2014 yılında gayrimenkul alımı için döviz girişi 4.3 milyar dolardı. 2015 yılının ilk 11 ayında 4.0 milyar dolar oldu.
ETİKETLER :
YORUMLAR (4)
:) :( ;) :D :O (6) (A) :'( :| :o) 8-) :-* (M)
  • emekli25 Ocak 2016 19:27

    sezginler vardı battı ismini değiştirdiler personel aynı olan ky emekli parasına oldu haram olsun aracılık edenlere

  • borsaya niye gelsinler ki??25 Ocak 2016 15:13

    Borsada Bilançolara inanmak imkansız. Aklın mantığın almayacağı rakamlar bildiriliyor. Bir turizm firmasının 1500 yatak kapasitesi var. Mayıs-Haziran-Temmuz-Ağustos-Eylül-Ekim ayları tam kapasite çalıştı. Gecelik yatak fiyatı veya oda fiyatı çeşitli turizm acentaları tarafından birçok belge ile ispatlanmış. Dolu olduğu da ispatlanmış. Toplu iskontolu fiyatlar bile uygulansa, bu şirketin en az 50 milyon TL satış beyan etmesi lazım. Adamlar 35 milyon gelir açıklamışlar. Üstelik Satılan malın maliyeti bir önceki yıla çok ciddi arttırılmış.. Kar diye bir şey kalmamış. Bunu hangi Bağımsız denetici, hangi meslek ilkelerine göre denetleyip, nasıl onay verecek?. Bu ülkede denetim mekanizması gerçekten kokuşmuş. Devlet Yetkililerinden konuya acil müdahale etmelerini bekliyoruz. SPK bu denetim işine yetişemiyor.. Spk nın memurları Master-Doktora yapıp, akademik kariyer yapmakla meşgul. Halk ise acil çözüm istiyor. Devletin vergi kaybının önlenmesi gerekli. Malesef bu işi çevirenler her türlü otoriteyi özel diyaloğla bağlıyor.. Mülkiyet haklarının adil, dürüst şekilde korunmasını istiyor. Lütfen bu konuyu inceleyin.BORSADA DANDİK HİSSELERİ SATMA YÖNTEMİ ŞUDUR. ÇETE, BORSADA 3 LİRADAN HALKA ARZ EDİLEN HİSSELERİ GERÇEKTE 1.50 LİRADAN TOPLU ALIR. SONRA PATRONLA GİZLİ ANLAŞMANIN GEREĞİ UÇACAK-KAÇACAK-ENERJİ ÜRETECEK-PETROL FIŞKIRTACAK-YABANCI FONA SATILACAK GİBİ MİLLETİN KANACAĞI HABER POMPALATTIRIR. ELİNDEKİ MALI KÜÇÜKLERİ KANDIRARAK YIKAR. KUCAKDAN KUCAĞA DOLAŞAN MALI BAŞKA ÇETEYE PASLAR. O ÇETE DE “AMUDA KALKAN ENERJİ HOLDİNG” DİYE SADECE TABELAYI DEĞİŞTİRİR. 1.5 LİRADAN ALDIĞI SENEDİ 20 LİRAYA ÇIKARIR. ÇIKARIR ÇÜNKÜ, GERİ DÖNÜŞTE 3-4-5-6 LİRALI RAKAMLARA GELDİĞİNDE, “””ABİ ÇOK DÜŞMÜŞ BURDAN GİREYİM, KESİN KAZANIRIM” DİYEN ARMUTLARI AVLAMAKTIR. YORUM SİTELERİNE SÜREKLİ GÜNCEL MESAJLAR YAZDIRILARAK ÇETE, AHA DÖNDÜ, ARTIK TEPKİ VERECEK YAZILARI YAZDIRMAYI DA İHMAL ETMEZ Kİ, SAZANLAR ÜRKMESİN. BU PAÇOZ DOLANDIRICILIKLAR BİTSİN VE HUKUKUMUZDAKİ CEZALARINI ÇEKSİNLER İSTİTORSANIZ, SAVCILIĞA SUÇ DUYURUSU YAPIN.

  • halka arzlar.....25 Ocak 2016 10:38

    ülkede tasarruflar şirketlere akmıyor. üretime akmıyor. çünkü tasarruflar aldatılıyor. kandırılıyor.Halka arzlarda çok büyük hileler dönüyor.Halka arzlarla ilgili sayın bakanımızın acil tedbirler alması gerekiyor. Sahte analizlerle 1 liralık şirket farazi varsayımlarla, rapor hilesi ile, kasten yanlış çarpanlar kullanılarak 5-6 lira eder fiyat çıkartılıyor. tabi hisse satacak şirkete kıyak olsun diye.. ama hak etmeyen fiyatla satılan hisseler borsada düşünce yatırımcı kaybediyor. bu işin tadına varan şirket patronları devamında sahte haberlerle, özel durum açıklamaları ile, tüm hisseleri halka satıyor. Sonra bilanço açıklamıyor. Şirketin tahtası kapanıyor ve batıyor.. Son 4-5 yıldaki 70 halka arz edilen firmadan 20 tanesi batmış. Üstelik halkdan ciddi nakit topladığı halde batmış. Batma sebebi tamamen nitelikli dolandırıcılık mahiyetinde halka açık şirketlerin kötü niyetli olarak içlerinin boşaltılması. Bu suçların cezası çok çok ağır.. Dolandırılan her bir yatırımcı için 3-5 yıl arası hapis. Binlerce kişi dolandırıldığı düşünülürse, binlerce yıl hapis.. sahte fiyatı belirleyen aracı kurum raportörü de, hisse ihraç edip, sonra şirketi batıran kötü niyetli patronlar da.. ARTOG, ÇLKHO, ERICO, EKIZ, MANGO, RANLO, EKİZ, UTPYA,PLASP,ATAÇ,AKPAZ... ve onlarcası.. Bu şirketleri kim ne gerekçe ile halka açtırdı ve neden o sahte fiyatları denetlemedi.. neden içinin boşaltılıp millete B grubu imtiyazssız hisseler satışı bitine kadar tedbir almadı.. HESABINI VEREMEZ. ÇOK CİDDİ TEMİZLİK GEREKLİ. VE BU TEMİZLİK MUTLAKA OLACAK. SUÇLUYU SİNSİCE KORUYAN KURUMLARDAKİ GÖREVİ KÖTÜYE KULLANANLAR DA AĞIR HAPİS CEZALARINA ÇARPITILACAK.Sayın bakanımız MEHMET ŞİMŞEK bu hırsızlık düzenine asla müsade etmez. Etmeyecektir..Saygılarımla.

  • ketenoğlu25 Ocak 2016 10:36

    borsaya yatırsın da parası 2 günde yarıya mı düşşün borsa yakında müşteri bulamayacak.Kendileri çalıp kendileri oynayacak borsacılar