Mücevher pazarında alarm: Hedefe kota darbesi!

Dünya mücevher pazarının 125 milyar dolara ulaştığını belirten Mücevher İhracatçı­ları Birliği Başkan Vekili Ayhan Güner, Türkiye’nin bu pastadan aldığı payı 2023 yılında %7,55’e çıkardığını ancak 2024’te bu oranın %6’ya gerileme riski taşıdığını ifade etti. Güner, “Hedefimiz 2025 yılına kadar %10 pay almakken, kota uygulamaları bizi geriye götürüyor” dedi.

İHRACAT DÜŞÜYOR, İTHALAT ARTIYOR

Dünya'dan Ferit Parlak'ın haberine göre; 2024 yılının Kasım ayı itibarıyla mücevher ihracatının geçen yılın aynı dönemine göre %44 oranında düşerek 941 milyon dolardan 525 milyon dolara gerilediğini açıklayan Güner, altın takı ithalatında ise rekor bir artış yaşandığını vurguladı.

“Altın ithalatındaki kısıtlamalar nedeniyle 4 milyar dolarlık altın takı ithalatı yaptık. Özellikle İtalya’dan yapılan ithalat, geçen yılın aynı dönemine göre %560 oranında artarak 3,5 milyar dolara ulaştı” diyen Güner, üretimin Türkiye yerine İtalya gibi ülkelere kaydığına dikkat çekti.

İSTİHDAM VE YATIRIMLAR TEHLİKEDE

Mücevher sektöründe 250 binin üzerinde nitelikli personelin istihdam edildiğini hatırlatan Güner, kotaların sürmesi durumunda atölyelerin kapanmaya devam edeceğini söyledi.

Bazı Türk firmalarının, işçilik maliyetlerinin daha düşük olduğu Mısır’a yöneldiğini belirten Güner, “Türkiye’den alınan siparişler artık İtalya gibi rakip ülkelerde karşılanıyor. Emekliye ayrılmış İtalyan ustalar dahi Türkiye’den gelen talepleri karşılamak için tekrar çalışmaya başladı” dedi.

DOLAYLI İHRACAT VE TURİST SATIŞLARI AZALIYOR

Bavul ticareti ve turistlere yapılan satışlar da sektörün dolaylı ihracat rakamlarına önemli katkı sağlıyordu. Ancak Güner, bu alandaki 10 milyar dolarlık hacmin tehlikede olduğuna dikkat çekti:
“Turistlere yapılan satışlar, mikro ihracat ve bavul ticaretiyle aslında ihracatımız çok daha yüksekti. Ancak mevcut durumda bu rakamlar da düşüşte.”

"ALTIN KOTASININ KALDIRILMASI ŞART"

Sektörün yeniden ihracatçı bir konuma gelmesi için altın ithalatındaki kısıtlamaların kaldırılması gerektiğini savunan Güner, şu önerilerde bulundu:

- Altın ithalatı üzerindeki kotaların kaldırılması
- Üreticilerin hammaddeye kolay erişiminin sağlanması
- Rekabet gücünü artıracak teşvikler verilmesi

“Altın bir emtia ve üretimin temel hammaddesidir. Üreticinin rekabet edebilmesi için buna erişimi kolay olmalıdır” diyen Güner, Dubai ve İtalya gibi ülkelerin altın ticaretindeki avantajlarına işaret etti.

SEKTÖRÜN GELECEĞİ İÇİN ALARM ZİLLERİ ÇALIYOR

Hammadde ithalatındaki kısıtlamalar nedeniyle Türkiye, ihracatçı konumunu kaybederek ithalatçı bir ülkeye dönüşme riskiyle karşı karşıya. Eğer önlemler alınmazsa, mücevher sektörü hem ekonomik hem de istihdam açısından ciddi kayıplarla karşılaşabilir.

Mücevher sektörünün ihracatı "göz kamaştırdı"

İstanbul'da mücevher şov! 11.5 milyon liralık altın elbise satıldı

Altının kilogram fiyatında son durum

Altında rüzgar yön değiştirdi