<
BASIN TOPLANTISI - ETKİNLİK - KONFERANS
Basın Daveti Türkiye Kurumsal Yatırımcı Yöneticileri Derneği 06 Şubat 2020, 09:30

Türkiye Kurumsal Yatırımcı Yöneticileri Derneği (TKYD), 2019 yılında Emeklilik ve Yatırım Fonları performanslarını ve fonlara artan ilgiyi açıklıyor. 06 Şubat 2020...

Tüm Etkinlikleri Göster
BANKA HİSSELERİ
Hisse Fiyat Değişim(%) Piyasa Değeri

E-posta listemize kayıt olun, en son haberler adresinize gelsin.

Ana SayfaGündemMorgan Stanley'den çarpıcı Türkiye analizi----

Morgan Stanley'den çarpıcı Türkiye analizi

Morgan Stanley'den çarpıcı Türkiye analizi
18 Kasım 2024 - 12:45 www.finansingundemi.com

Morgan Stanley, Türkiye'de enflasyonun gelecek sene yüzde 20'li seviyelere düşeceğini belirterek, faiz indirim döngüsünün önümüzdeki yıl başlayacağını kaydetti.

ABD merkezli yatırım bankası Morgan Stanley, 2025 yılına yönelik gelişmekte olan piyasalara ilişkin beklentilerini içeren raporunu yayınladı. Raporda Türkiye ekonomisiyle ilgili de önemli değerlendirmelere yer verildi.

Morgan Stanley, Türkiye’de daha sıkı bir makroekonomik politika duruşu benimsenerek makroekonomik dengesizliklerin azaltıldığını ve dışsal tamponların güçlendirildiğini vurguladı. Banka, temel senaryosunun ise Türkiye’de ılımlı bir büyüme ile birlikte enflasyonun yüzde 20 seviyelerinin ortalarına doğru gerilemesini öngördüğünü belirterek, bunun da önümüzdeki yıl için kademeli bir faiz indirimi sürecini başlatacağı tahmininde bulundu.

Bloomberg HT'nin haberine göre, Morgan Stanley "Daha güçlü dış tamponlar" alt başlığı ile "Mayıs 2023'ten bu yana yapılan politika değişikliği, parasal ve finansal koşullarda önemli bir sıkılaşma ve mali duruşta normalleşme getirdi, bu da makro dengesizlikleri azalttı ve hem yurtiçinde hem de yurtdışında güveni artırdı. Mevduat dolarizasyonu önemli ölçüde azaldı ve yabancı girişler (portföy ve dış borç) arttı. Merkez Bankası'nın bilançosunda koşullu bir yükümlülük olan döviz korumalı mevduatlar (KKM), geçen Ağustos ayındaki yaklaşık 140 milyar ABD doları zirvesinden şu anda 38 milyar ABD dolarına düştü. Bu arada, Türk lirası mevduatlarının toplamdaki payı yıl başından bu yana 13,6 puan artarak yüzde 56'ya ulaştı. Net portföy girişleri, geçen yılki 2 milyar ABD dolarına kıyasla yıl başından bu yana 17 milyar ABD dolarına ulaştı (Eylül itibarıyla) ve dış borç devralma oranları önemli ölçüde arttı. 12 aylık cari hesap açığının 3Ç24'te geçen yılki -yüzde 3,6'dan GSYİH'nin yüzde 0,8'ine belirgin bir şekilde düşmesiyle birlikte, bunlar brüt ve net döviz rezervlerinde dikkate değer bir artışa yol açtı" ifadelerini kullandı.

Artan dışsal dayanıklılığın bir kanıtı olarak, üç büyük derecelendirme kuruluşunun da bu yıl Türkiye'nin kredi notları için iki kademe not artışı sağladığı vurgulandı.

"Sanayi üretimi üst üste ikinci çeyrekte daraldı"

Raporun Türkiye bölümünde yurt içi talepteki kademeli yavaşlamaya dikkat çekilerek, "Reel GSYİH büyümesi bu yılın ilk çeyreğindeki yüzde 5,3'lük seviyeden ikinci çeyrekte yüzde 2,5'e geriledi ve bu da yurt içi talep ile net ihracat arasında daha dengeli bir kompozisyona işaret ediyor" denildi. Ekonomik faaliyetteki yavaşlamanın yılın üçüncü çeyreğinde de devam ettiğini hatırlatan Morgan Stanley, "Sanayi üretimi üst üste ikinci çeyrekte daraldı ve PMI'lar ekim ayı itibarıyla zayıf kaldı. Öte yandan, perakende satışlar üçüncü çeyrekte pozitif büyümeye geri döndü ve tüketici güveni bir miktar toparlandı, bu da yurt içi talepte dayanıklılığı gösteriyor" dedi.

Enflasyon analizi

Enflasyonda bir dönüm noktasına gelinmek üzere olunduğunu belirten Morgan Stanley çekirdek enflasyonun parasal sıkılaştırmaya iyi yanıt verdiğini ancak hizmet enflasyonunun sabit kaldığını belirtek kurum, "Hizmet enflasyonundaki ani artışlar kısmen bazı fiyat kontrollerinin (kira ve bazı eğitim hizmetlerinde) kaldırılmasından kaynaklandı, ancak yüksek enflasyon beklentileri ve dirençli iç talep de bir rol oynayarak hizmet sektörü firmalarının fiyat belirleme gücünü destekledi." vurgusunda bulundu.

Gerçek faiz oranlarının nispeten yüksek kalacağına dair kendi beklentisini temel alan kurum, liranın reel olarak değer kazanmasının devam etmesini (özellikle 2025 ilk çeyrekte) ve iç talepte ve enflasyon beklentilerinde kademeli bir yumuşamayı, Aralık 2024'teki yüzde 44,5'ten Aralık 2025'e kadar manşet enflasyonun yüzde 26'ya düşmesine yönelik temel senaryo tahminlerini destekleyen faktörler olarak hesaba kattığını dile getirdi. Bu tahminlerin, ocak ayından itibaren asgari ücrette yüzde 30'luk bir artış ve yeni yılda elektrik ve doğalgaz fiyatlarında yüzde 25'lik bir artış varsayımına dayandığı ifade edildi. Kademeli bir Faiz indirimi döngüsü geliyor.

2026 sonuna kadar yüzde 12 enflasyon

Bu veriler ışığında kademeli bir faiz indirimi döngüsüne yaklaşıldığını belirten Morgan Stanley, TCMB'nin, son enflasyon raporunda önemli yukarı yönlü revizyonlar yaptığını ve şimdi manşet enflasyonu 2025 sonuna kadar yüzde 21 ve 2026 sonuna kadar yüzde 12 olarak öngördüğünü hatırlattı.

TCMB'nin bu öngörüsünün kademeli bir faiz indirimi döngüsüne yaklaşıldığının bir işareti olarak değerlendiren kurum, Merkez Bankası'nın temel enflasyon eğilimindeki düşüşe paralel olarak faiz oranlarını düşürmeye başlamasıyla parasal duruşun sıkı kalacağını, makro ihtiyati tedbirlerin ise büyük ölçüde yürürlükte kalacağını ifade etti.
 

IMF'den Türkiye analiziIMF'den Türkiye analizi

 

Goldman ve Citi'den TCMB'nin raporu sonrası Türkiye analiziGoldman ve Citi'den TCMB'nin raporu sonrası Türkiye analizi

 

Scope Ratings'ten dikkat çeken Türkiye analiziScope Ratings'ten dikkat çeken Türkiye analizi

 

YORUMLAR (0)
:) :( ;) :D :O (6) (A) :'( :| :o) 8-) :-* (M)