Milyonerler özel tahvile yöneliyor

Piyasalarda dalgalanmaların arttığı, döviz kurlarına yönelimin yükseldiği dönemde milyoner yatırımcılar özel sektör tahvillerine yöneldi. Parası 1 milyon TL’nin üzerindeki 3.168 olan yatırımcı sayısı 3.510’a çıkarken bu yatırımcıların portföy değeri de 62 milyar TL’den 69 milyar TL’ye yükseldi.

Nisan 2018’de 75.552 yatırımcının özel sektör tahvili bulunuyor ve bu yatırımcıların portföy büyüklüğü 76 milyar 670 milyon TL düzeyinde. Özel sektör tahvillerinde söz konusu yatırımcıdan 18 bininin portföy dilimi 20 bin ile 50 bin TL arasında. 14 bin yatırımcının portföy dilimi 50 bin ile 100 bin TL arasında olurken 12 bin yatırımcınınki ise 100 bin ile 250 bin arasında.

75.552 kişinin elinde bulunan özel sektör tahvilinin 69 milyar 505 milyon TL’si 3.510 yatırımcının elinde bulunuyor. Yani tüm özel sektör tahvillerinin yüzde 90’ı, toplam yatırımcılar içerisinde payı yüzde 4 olan “milyoner” yatırımcıların elinde bulunuyor.

Özel sektör tahvillerinde portföy dilimi 100 binin üzerinde olan yatırımcıların sayısında artış gözlenirken 100 bin diliminin altında olanların sayısı azaldı. Dolayısı ile toplam yatırımcı sayısı ocak-nisan döneminde 83.729 kişiden 75.552 kişiye geriledi. 

Vatandaş döviz alıyor

Yabancı mayıs ayında 1 milyar 147 milyon dolarlık satış yaptı. Hisse senetlerinde 104 milyon dolar, tahvilde ise 1 milyar 43 milyon dolarlık satış gerçekleşti. Son 5 ayda ise 624 milyon dolarlık sıcak para çıkışı gerçekleştiren yabancılar para piyasalarında da sert dalgalanmalara neden oldu.

Vatandaşın döviz talebi devam ediyor. Dolar/TL’nin 4,92’leri test ettiği 25 Mayıs haftasında yurtiçi yerleşiklerin bankalardaki döviz mevduatı 163 milyar dolardan yeniden 166 milyar dolara yükseldi. Dövizdeki yüksek beklenti, korku ve panik, kurun düşüşünü engelliyor. Kurun düşeceğine olan inanç artmadıkça döviz talebi devam edecektir. Teknik olarak dolar/TL’de bir yukarı hareket daha gözleniyor. Böylesi bir durumda test edilecek zirve, uzun vadeli direnç seviyesi olacaktır. Bu bağlamda 7 Haziran PPK toplantısı önemli. Toplantıda verilecek mesajlar ve alınacak önlemler piyasaların yönünü de belirleyecek.

Kur krizi ve not kriziyle büyüyen dalgalanmalar belirsizliklerden besleniyor. Zamanında alınmayan kararlar, piyasa ve yatırımcılarla etkili kurulmayan diyaloglar, önce para piyasalarında sonra reel sektörde ciddi hasarların oluşmasına neden oluyor. Kur ve faiz şoku asıl şirket bilançolarına yansımaya başladığında olumsuzlukların etkilerini somut olarak görmeye başlayacağız. Bu bağlamda TCMB’nin yeni ek tedbirler alması ve müdahalede bulunması önemli olacak.

Altın-dolar ikilisi kafa kafaya gidiyor

Yılın ilk beş ayında en fazla altın ve dolar kazandırdı. Beş ayda altının ons fiyatındaki artış sadece yüzde 0,52 olmasına rağmen dolar/TL’nin yüzde 19,20 değer kazanması, dolarla değerlenen Cumhuriyet altınının da yüzde 19,20 değerlenmesine yol açtı. Dolar/TL kuru son dört aydır üst üste yükseliyor.

Son açıklanan verilere baktığımızda ABD Tarım Dışı İstihdam verisi beklentilerin üzerinde geldi. ABD’de mayıs ayında Tarım Dışı İstihdam 190 beklenirken 223 seviyesinde gerçekleşti. ABD Çalışma Bakanlığı raporuna göre, ülkede tarım harici sektörler, mayısta 223 bin kişiye istihdam sağladı. İşsizlik oranı ise 2000’den sonraki en düşük seviyelere geriledi ve yüzde 3,8 olarak açıklandı. Bu durum dolardaki yükselişi destekliyor. Güçlü gelen veri, Fed’in 12-13 Haziran’daki toplantısında faiz artıracağı beklentilerini güçlendirdi. FED, haziran politika açıklamasında daha şahin bir mesaj verebilir.

Enflasyon geliyor

İki gün boyunca Fitch’in bazı Türk bankalarını negatif izlemeye aldığı yönündeki haberler bankacılık sektör endeksinin iki günde yüzde 10 değer kaybetmesine neden oldu. Fitch’den açıklama ise piyasalar kapandıktan sonra geldi. Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Fitch’in internet sitesinden açıkladığı bilgilere göre, 25 Türk Bankası negatif izlemeye alındı. Yapılan açıklamada, “Negatif İzlemeye alınan Türk Bankaları’nın finansal kapasiteleri; performansları, varlık değerleri, karlılık ve pek çok durumda likidite ve fonlama profilleri artan riski yansıtıyor.” Kurum, negatif izlemeyi 6 ay içerisinde ortadan kaldırmayı beklediklerini belirtti.

Pazartesi günü açıklanacak enflasyon verisinin son 14 yılın zirvesine yaklaşması bekleniyor. Bu nedenle haziran ayının ilk gününde satışların yaşandığı görüldü. BIST 100 Endeksi 97.990 seviyesine kadar gerilerken dolar/TL kuru 4,6469’a kadar yükseldi. 

Borsa yatırımcıya kaybettirdi

Yılın ilk beş ayının kaybettireni borsa oldu. BIST 100 Endeksi yıla 115.333 puandan başlamıştı. Mayıs ayını ise 100.652 puandan tamamladı. Endeksteki düşüş yüzde 12,73 seviyesinde gerçekleşti. Sıcak paranın çekilmeye başlamasıyla birlikte hisse senetlerinde değer kayıpları derinleşti. Döviz şoku ile birlikte yaşanan yüksek kayıplar hisse senetlerinde satışları güçlendirdi. Borsada yabancı çıkışı sürerken kredi kuruluşlarının olumsuz değerlendirmeleri sürüyor. Seçime doğru yaklaşıldıkça spekülasyonlar artabilir. BIST 100’de kısa vadeli teknik göstergeler aşağı yönde sinyal veriyor. BIST 100 Endeksi’nde 98.000 seviyesi önemli. Aşağı kırılması halinde 95.000’li seviyeler test edilebilir. Endeks 99.171 seviyesinde. Psikolojik direnç ise 100 bin seviyesi. Aşılırsa alımların güçlendiğini görebiliriz.