Merkez bankaları borsada oynuyor

Çin’de dahil olmak üzere dünyanın merkez bankaları, düşük faiz oranları gelirlerini vurdukça, kararlı bir şekilde varlık piyasalarına yatırım yapmaya kayıyorlar. 400 kamu kuruluşu dahil edilerek yapılan küresel bir araştırmaya göre, dünyanın 11 trilyon dolarlık döviz rezervine gardiyanlık yapan ve riskten kaçınmak isteyen merkez bankaları yüklü hisse satın alıyor. Off icial Monetary and Financial Institutions Forum’un (Omfif) raporuna göre 162 ülkedeki 400 kamu kuruluşu toplam 29.1 trilyon dolarlık piyasa alımı gerçekleştirdi. Bunun sonucunda hisse fiyatlarının yükselmiş olabileceği belirtiliyor.

Dünya'da yer alan habere göre, Bir grup merkez bankası yatırımcısı dünya varlık piyasalarındaki ana oyuncular haline geldi. Rapora 157 merkez bankasının, 156 emeklilik fonunun ve 87 hükümet fonunun dahil edildiği belirtildi. Financial Times’da yer alan habere göre Çin’in Devlet Döviz Yönetimi (Safe) dünyanın en büyük varlık sahibi kamu kuruluşu haline geldi. Raporda yer alan “bu eğilim çok ısınmış varlık fiyatlarına sebep olabilir” ifadeleri, eğilimin hisse piyasalarındaki fiyatları yükseltebileceğinin altını çiziyor. Safe adlı yatırım fonu Çin Merkez Bankası’nın (PBoC) bir parçası ve 3.9 trilyon dolarlık bir varlık yönetiyor. Hatta PBoC’nin son dönemde önemli Avrupalı şirketlerde azınlık hisseleri aldığı belirtiliyor. İsviçre ve Danimarka merkez bankalarının da varlık yatırımına kaydığı belirtilen habere göre İsviçre Merkez Bankası’nın varlık oranının yüzde 15, Danimarka Merkez Bankası’nın portfolyosunun ise 2013 sonunda 500 milyon dolar civarında olduğu belirtiliyor. Norveç hükümet fonunun yüzde 60’ından fazlasının varlıklara yatırılmış olmasının ise en bilindik örnek olduğu ifade ediliyor. Norveç ve Çin’in ardından ise Japonya’nın 1.3 trilyon dolarlık Hükümet Emeklilik Yatırım Fonu geliyor.

‘Bu da bir parasal genişleme yöntemidir’

Zero hedge adlı web sitesine konuyla ilgili ‘bir grup merkez bankası varlık piyasalarına gizlice 29.1 trilyon dolar akıttı’ başlıklı bir makale kaleme alan Tyler Durden ise merkez bankaları tarafından varlık piyasalarna aktarılan bu sessiz paranın aslında bir çeşit parasal genişleme olarak yorumlanabileceğini ifade ediyor.