Merkel iyi yüzünü gösterdi

Almanya Şansölyesi Angela Merkel çarşamba günü, Almanya'nın genç nüfustaki işsizlik krizinin çözümüne verdiği önemi göstermek üzere 18 Avrupa lideri ve 28 çalışma bakanını Berlin'deki zirvede bir araya getirdi.
Financial Times gazetesinin haberine göre zirve, Avrupa'nın çevre ekonomileri tarafından, Euro Bölgesi ülkelerini resesyonun derinliğine iten kemer sıkma programlarının mimarı olarak görülen Merkel'in daha yumuşak ve toplumsal bilinci yüksek tarafını gösterme çabasını ortaya koymak üzere tasarlanmıştı.
Merkel, Almanya'daki siyasi rakipleri tarafından sürekli olarak önümüzdeki seçimlerde avantaj kazanmaya ve Yunanistan ve İspanya gibi ülkelerin ekonomik krizden çıkmalarına yardımcı olamadığı yönündeki eleştirileri bertaraf etmeye çalışmakla suçlandı.
Şansölye'nin ofisinin dışında bir araya gelen yüzlerde genç sendikacı, siyasilere "Tartışmayı bırakıp, harekete geçme" çağrısında bulunurken, Merkeş işsizliğin çözümü için istihdam yaratımına daha fazla para akıtmanın çözüm olmayacağına konusunda ısrarlı davrandı.
Merkel, büyük beklenti yaratıldığını, ancak bu sorunun bir günde çözülemeyeceğini söyledi.
AB bütçesinden 8 milyar euronun genç nüfus işsizliğinin çözümüne ayrılacağını ve daha fazla kaynağın da Avrupa Kalkınma Bankası ve AB yapısal fonlarından geleceğini anlatan Merkel, yine de kendi ülkesinde yeteri kadar "eli açık" olmamakla itham edildi.
Merkel'in genel seçimlerdeki Sosyal Demokrat rakibi Peer Steinbrück, bahsedilen miktarın çok düşük olduğunu vurgulayarak, genç nüfus istihdamının desteklenmesi için en az 20-21 milyar euronun gerektiğini söyledi.
SPD'nin ulusal başkanı Sigmar Gabriel ise Merkel'in Avrupalı gençlerin geleceğini çalan bir hırsız olduğunu ileri sürdü.
Almanya Çalışma Bakanı Ursula von der Leyen, zirvenin amacının genç nüfus işsizliğine pratik yanıtlar aramak ve üretmek olduğunu söyledi. Leyen, çözümlerde önceliğin gençlere çalışmak istedikleri alanlarda deneyim imkanı tanımak, ikincil olarak Avrupa'nın güneyindeki ufak ölçekli şirketlerin kredi maliyetlerini düşürmek ve üçüncü olarak da güney Avrupa'da iş arayan genç işsizler ile Almanya'daki istihdam açıklarını eşleştirmek şeklinde belirlendiğini anlattı.