'Maseratili polis' olayında yeni ayrıntı

Avukat Fatih Uzun, 22 Nisan'da ailesiyle Manisa'dan İstanbul'a dönerken birbirini sollayan iki aracın tehlikeli sürüşünden kaçmak için şerit değiştirmiş, bu araçlardan biri olan Maserati'yi kullanan Muğla'da görevli polis memuru Hüseyin Tayfun Üçgül, Fatih Uzun'un aracını sıkıştırmış, sonrasında ikili arasında yaşanan tehdit sözleriyle dolu kavga sırasında Fatih Uzun'un bacağı kırılmıştı.

Murat Şahin'in NTV'deki haberine göre, Fatih Uzun'un bacağının kırıldığı, olayla ilgili kamu davası açılmasına yeterli şüphe olduğu, Hüseyin Tayfun Üçgül'ün "alenen hakaret" ve "kasten yaralama" suçlarından yargılanması gerektiği iddianamede belirtildi. Dalaman İlçe Emniyet Müdürlüğü kadrosunda görevli polis olan Üçgül hakkında 6 yıl 10 ay hapis istendi.

Olayın ardından polis memuru Hüseyin Tayfun Üçgül hakkında İçişleri Bakanlığı'nca müfettiş görevlendirilerek, idari soruşturma başlatıldı. Soruşturma kapsamında polis memuru Üçgül'ün görev yeri değiştirildi.

AÇIĞA ALINDI

Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele (KOM) Şubesi'nde pasif bir birime alınan Üçgül, başlatılan soruşturma kapsamında açığa alındı. Müfettişin incelemesinin ardından düzenleyeceği rapora göre, Üçgül'ün göreve iade olup olmayacağı belli olacak.

8,5 MİLYONLUK ARAÇ GÜNDEM OLDU

Olayın ardından polis memurunun kullandığı 8,5 milyonluk Maserati marka otomobil Türkiye'nin gündemine oturdu. Zayıflama çayı satarak bu serveti elde ettiğini öne süren polis memurunun eşi Özlem Üçgül, 2016'da yaptığı ticaretin ardından üzerine kayıtlı 3 villa, 1 restoran, 1 işyeri 2 de otomobilinin olduğunu açıkladı.

Üçgül, internetten zayıflama çayı sattığını, 7 yıldır kendi işini yaptığını, yanında 15 sigortalı eleman çalıştırdığını belirterek, "Bütün mal varlığı şirketimin üzerinedir, şirket de bana aittir. Benim olan eşimindir. Eşimin olan da benimdir" dedi.

BAKANLIK ONAYI YALAN ÇIKTI

Sabah gazetesinden Dilhan Dumanoğlu'nun haberine göre, Üçgül'ün 'Bakanlık onaylı' diyerek, yağ yakma, tok tutma, iştah kesme, şeker hastalığına iyi gelme, kan şekerini düzenleme, ödem attırma, zayıflama gibi vaatlerle sattığı çaylara Ticaret ve Orman Bakanlığı tarafından 114 bin 326 TL para cezası ve reklamlarını durdurma cezası verildiği ortaya çıktı.

'Bakanlık onaylı' ifadesinin de tüketicileri aldatıcı ve yanıltıcı olduğu aktarıldı. Çayların, bazı hastalıklara veya sağlık sorunlarını iyileştirdiği, tedavi ettiği veya önlediği, kilo vermeyi sağladığı sanki bir ilaç veya beşeri tıbbi ürün gibi tanıtıldığı kaydedildi. Takviye edici gıdalarda bu tür sağlık beyanlarının kullanılmasının kesinlikle yasak olduğu belirtilen kararda, bu tür beyanlar için Sağlık Bakanlığı Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu tarafından izin alınması gerektiği belirtildi.